Bugun...



Kent İzlenimleri…

Evlerin bahçelerinden yola doğru taşan zakkum çiçekleri ve yeşillikler, sokağa doğal güzellik veriyordu. Şehirlerin eski yerleşim alanları mimari özellikleriyle bir kültür ve sanat bileşimidir; resim ve edebiyat ise kentleri ölümsüz hale getirir, onları yaşatır... Evleri içindeki insanlar yaşatır; kentleri ise kültür ve sanat…

facebook-paylas
Güncelleme: 04-07-2020 12:05:12 Tarih: 04-07-2020 11:54

Kent İzlenimleri…

Nevzat Çağlar Tüfekçi

■ Sanat ve edebiyat, kentleri yaşatır...

Akşamüzeri Hoca Bedrettin Mahallesindeki annemi ziyaret ettikten sonra Salı Pazarına uğramak için evden çıktım. Evden verilen küçük siparişler vardı, onları alacaktım. Şehir hamamının bulunduğu sokaktaki annemin evinden çıktıktan sonra, Saatçi Dündar’ın dükkânının bulunduğu yöne doğru yürüdüm. Şehir hamamından sonra iki köşe döndükten sonra Mantocu İsmail’in evinin bulunduğu Karacahisarlı sokağa girdim. Evlerin bahçelerinden yola doğru taşan zakkum çiçekleri ve yeşillikler, sokağa doğal güzellik veriyordu. Sonra yola doğru çıkıntı yapan eski evlerin cumbalarıysa yoldan geçenlere selam duruyordu, tüm görkemleriyle…

SOKAKLARIN DİLİ VE KÜLTÜRÜ

Karacahisarlı Sokaktaki duvar resimleri, sokak kültürüne ayrı bir anlam kazandırmıştı. Bu duvar resimleri, cumbalı ahşap Milas evlerinin bulunduğu sokağa sanatsal bir güzellik ve yaratıcılık veriyordu… Sokak içinde insan, zaman ve mekândan bağımsız olarak kendisini bir kültürel enginlik içinde hissediyordu.

Buradan, Hekatomnos anıtının bulunduğu Tabakhane Caddesine çıkmadan, Nazlı-Mehmet Aydoğan’ların evinin bulunduğu Esnaf Sanatkârlar Odasının arkasındaki sokak içine girdim. Bu sokağa girdiğinizde, sokağın diğer ucunda, restore edilmiş sarı boyasıyla güzel bir Milas evi karşınıza çıkar. Bu ev, geleneksel mimari özelliklere sahip evlerin restore edilince ne kadar güzelleştiğinin somut bir örneğidir.

Eski kent dokusunun bulunduğu ara sokaklardan gezine gezine ve bayan escort çevredeki kültürel miraslarımızı gözlemleyerek Salı Pazarına uğradım. Salı pazarında, Cuma günü kurulan pazara Cuma pazarı deniyordu.

Pazardan aldıklarımla Menteşe Caddesi üzerinden 1. Gümüşkesen Camisine doğru yürümeye başladım.

Yolda yürürken araştırmacı bir gözle çevreyi gözlemliyorum; haber konusu olabilecek, paylaşılabilecek bir şey var mı diye...

BAHÇE DUVARINDAKİ ŞİİR

1. Gümüşkesen Camisinin olduğu yerde, parka doğru uzanan Müştakbey Caddesine çıktım ve park yönüne doğru yürümeye başladım. 15-20 metre sonra bahçe duvarının üzerinde küçük bir levha üzerine yazılmış, Melih Cevdet Anday'ın 'çok güzel şey' başlıklı şiirini gördüm. Hoşuma gitti, durdum okudum ve yürüdüm. 'Bu güzel şiirin fotoğrafını çekmeli ve bunu sosyal medya âlemi için paylaşmalısın' dedi iç sesim...

Döndüm, bahçede bir kadın vardı. Şiirin fotoğrafını çekeceğim dedim. Çek der gibicesine başını salladı. Şiirin fotoğraflarını çektim.

Bu şiiri oraya koyan, gelen geçen okusun, yaşama dair umutlarını korusun diyen kimse o kişiyi kutluyorum.

RESİM VE EDEBİYAT, KENTLERİ YAŞATIR

Burada anlattığım iki örnek; bir kentin resim, şiir gibi sanatın her dalıyla bütünleştirilmesi ve kimlik sahibi olması sonucu nasıl güzelleştiğinin somut göstergesi...

Şehirlerin eski yerleşim alanları mimari özellikleriyle bir kültür ve sanat bileşimidir; resim ve edebiyat ise kentleri ölümsüz hale getirir, onları yaşatır...

Evleri içindeki insanlar yaşatır; kentleri ise kültür ve sanat…

 




Bu haber 652 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÜLTÜR-SANAT Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI