Rivayet odur ki Allah, Adem’e can verdikten sonra Cebrail’i gönderip, üç tekliften birini seçmesini istemi?.

Cebrail’in teklifi ?öyleymi?:

“Yüce Allah sana ak?l, edep ve inanç gönderdi ama bir ?art? var.”

“Nedir” demi? Adem.

“Bu üçünden sadece birini seçebileceksin” demi? Cebrail.

“O zaman” demi? Adem, “akl? seçiyorum”.

Cebrail, edep ve inanca dönüp, “siz gidebilirsiniz” deyince onlar, “hay?r biz gitmiyoruz. Çünkü ak?l neredeyse bizim de yerimiz oras?” diye cevap vermi?ler.

Zaten bu yüzdendir ki “ak?l ve edep, birbirinden hiç ayr?lmayan iki k?z karde? gibi” tan?mlan?r.

Denir ki, “içlerinden birisi ortadan kayboldu?unda di?erinin de izine rastlanmaz."

Sokrates de, "Akl? gözle görülür biçimde betimlemek gerekirse; gece onunla ayd?nlan?r. Cehaleti betimlemek gerekirse; gün onunla karanl??a gömülür" demektedir.

TEK T?P ?NSAN HEVES?!

Bahçeli esip gürlüyor.

HDP’ye, CHP’ye, ?Y? Parti’ye kar?? olmas? anla??labilir.

Malum, herkesin kendine has bir yo?urt yemesi var.

Daha önce TMMOB’a, Barolara, Türk Tabipler Birli?ine kar?? oldu?unu; kapat?lmalar? gerekti?ini dile getirmi?ti.

H?z?n? alamam??; ?imdi de Anayasa Mahkemesi’ne kar?? oldu?unu ve kapat?lmas? gerekti?ini aç?klam??.

Siyasetin evrensel dili taraf?ndan “?rkç?-?oven” olarak tan?mlanan dünya görü?üne sahip Bahçeli’nin, “denge-denetim” ili?kisi içinde yürütmeyi “kontrol mekanizmas?” görevini gören Anayasa Mahkemesine kar?? olmas? da ?a??rt?c? de?il; ancak demokrasiyi içselle?tirmi? bir ülke aç?s?ndan kabul edilemez.

Biliyoruz; Onun dünya görü?ü, “tek tip insan” yaratmak heveslisidir ama kabul etmek gerekir ki dünyan?n binbir rengi var ve atalar?m?zdan biliriz ki “tek çiçekle yaz gelmez”.

12 Eylül ko?ullar?nda, “dava arkada?lar?”n?n hemen ço?u, hak edip etmediklerini bir yana b?rakal?m, pat?r pat?r cezaevine girmi?lerken, Onun, “cam fanus” içinde korunup doktoras?n? tamamlamas? ve sonras?nda üniversiteye yerle?tirilmesi nedense sorgulanm?yor.

Ülkücüler aras?nda efsane olarak tan?nan Yaz?c?o?lu gibi biri bile MHP’de bar?namazken, Bahçeli, tesadüfe bak?n ki Türke? sonras?nda Genel Ba?kan olmu?tu.

“Bu kadar tesadüf ancak planlanabilir” derler; muhtemelen öyledir.

“Tek adam rejimi”nin ilk ad?m? olan 16 Nisan Referandumuna giden yolu da Bahçeli’nin açt??? unutulmas?n.

Bugün i?lemedi?i aç?k olan o sistemi, canh?ra? savunan tek ki?inin Bahçeli olmas? manidar!

GAZETEC?LER? HEDEF GÖSTERMEK!

Önüne gelene “yal?nk?l?ç” sald?ran i?te O Bahçeli, h?z?n? alamay?p, sistemi ele?tiren gazetecilerin adlar?n? vererek, hedef göstermi? oldu.

Kim o gazeteciler?

Emektar Orhan Bursal? onlardan biri.

Yaz?lar?n? düzenli olarak okudu?um Bursal?’dan çok faydaland???m? belirtmek isterim.

 Yazd?klar?na kat?l?rs?n?z, kat?lmazs?n?z ama kabul etmek gerekir ki iç tutarl?l??a sahip oldu?u tart??ma götürmez.

Okunmas?n? tavsiye ederim.

Hakan Bayrakç? ve Sevilay Y?lman’? tan?mam; i?in do?rusu görü?leriyle görü?lerim aras?nda bir ko?utluk da yok ama onlar?n da kendilerini ifade etmesini sonuna kadar savunmakt?r bize dü?en.

Necdet Saraç, ?aban Sevinç ve Dr. Ali Haydar F?rat ise bizzat tan?d???m arkada?lar?m.

Her ne kadar tart??ma programlar?nda biz izleyicilerin diline kadar gelenleri, dile getirmekte ço?u zaman imtina ettiklerini dü?ünsem de, ne söylediklerinin anlamlar?n? biliyorlar!

GAZETEC?L?K SUSTURULAMAZ!

Be?enirsiniz, be?enmezsiniz; görü? onlar?n ama d??ar?dan bak?ld???nda dahi çok büyük bir bask? alt?nda olduklar? anla??l?yor.

F?rat’?n sitesinde uzun süre yazd?m; virgülüne bile dokunma ihtiyac? duymayan, herkesin görü? ve dü?üncesine sonuna kadar sayg?l? bir isim; Onu susturmak, vicdanlar? susturmakt?r.

Necdet Saraç ile ortak bir tarihimiz var; henüz delifi?ek ça?lar?ndan ba?layarak 12 Eylül’e kar?? ç?km??, bedelini ödemi? bir arkada??m.

Yani do?ru bildi?i yolda her ?eyi göze alabilen bir tarihi oldu?unu da hat?rlatay?m.

“Demirden korksa trene binmez” denenlerden…

Biz, bizi yeterince ifade edip etmediklerini tart??adural?m; Bahçeli, o kadar?na dahi tahammül edemedi?ini “ba??rarak” ifade etmi?. Dolay?s?yla daha aç?k ve anla??l?r bir biçimde resmedilmemiz gerekti?ine ili?kin kanaatlerimiz sakl? kalmak kayd?yla alt?n? çizerek söylemek isterim ki ad? geçen gazetecilere herhangi bir ?ey olursa sorumlusu, hedef gösterendir.

Gazetecilik susturulamaz!

Görü? ve dü?üncelerine kat?lm?yor olabiliriz ama dü?ünce ve ifade özgürlü?ünü sonuna kadar savunmak, insanl???n evrensel demokrasi kültürünü savunmakt?r.

Onlar?n susturulmas?na sessiz kalmak, insanl???m?za yap?lan sald?r?ya boyun e?mektir.

?nsanl?k bugüne ula?t?ysa tehditlere boyun e?medi?i içindir.

Durdu?umuz yer bilinsin isterim!