Milas Halk Eğitim Merkezi'nde, çeşitli sanat kurslarında eğitim gören arkadaşlarla birlikte bu sene, Milas Şehit Murat İnci Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin düzenlediği bir etkinliğe katıldık.

     Şehit Murat İnci Anadolu İmam Hatip Lisesi'ndeki etkinlikte çeşitli konuşmalar ve görsel sunumlar yapıldı. Daha sonra tüm konuklar olarak okulun öğrencileri ve öğretmenleriyle birlikte yemekhanede öğlen yemeği yedik.        Anımsadığım kadarıyla o günkü mönüde nohutlu et  yemeği, keşkek ve salata vardı. Herkes lezzetli yemekleri yediği için çok mutluydu.

     *
          Hayat pahalılığı nedeniyle aileler, çocuklarının beslenme çantasına yemek, peynir, süt, yumurta, meyve koyamıyor.

     Geçen gün izlediğim bir haberden çok etkilendim...
Bir öğretmen, beslenme saatinde bir ilkokul öğrencisinin ağladığını, niye ağlıyorsun? diye sorduğunda; çocuğun, beslenme çantasındaki 3-4 tane zeytini göstererek, "ben, zeytin yemek istemiyorum" dediğini, çocuğu teselli etmek için yemek ısmarladığını belirtti.
     
     Ana sınıfı, ilkokul, ortaokul ve liselerde okuyan tüm öğrencilere devlet tarafından ücretsiz bir öğün yemek verilmelidir. Hatta, köylerden çoğu öğrenci taşımalı eğitimle erken saatlerde şehir merkezine geldiğinden sabah kahvaltısı da verilmelidir.

     İmam Hatip öğrencilerine sağlanan tüm imkanlar, devlet okullarında okuyan tüm öğrencilere de tanınmalı; öğrenciler arasında ayrım yapılmadan hepsine ücretsiz yemek hizmeti verilmelidir.

     *

Milli Eğitim Bakanlığı'nın bütçe görüşmeleri sırasında, İYİ Parti milletvekilleri;  yetersiz beslenmenin çocukların sağlığını ve gelişimini tehdit ettiği gerekçesiyle  öğrencilere kahvaltı ve yemek verilmesi teklifini sundu. Ancak önerge, AKP ve MHP vekilleri tarafından reddedildi.
     
     2021- 2022 Eğitim- Öğretim yılında, okul öncesi eğitim, ilkokul, ortaokul ve liselerde 16 milyon çocuğun olduğu belirtilen teklifte;
61 milyar 125 milyon TL çocukların beslenmesini ve sağlıkla büyümesini sağlayacaktır, denmiştir.(*)
Ancak Milli Eğitim Bakanlığı tarafından maliyet hesabı yapılmış ve önerge kabul edilmemiştir.

     Çocuklarımızın sağlıklı bir geleceği söz konusu olduğunda maliyet hesabı yapılmamalıdır.

     Oysa, geleceğimizin güvencesi olan çocuklarımıza yapılacak her iyilik, onların sağlıklı ve iyi yetişmesi için çok değerlidir.
 
     *

     Suriye'deki savaş nedeniyle ülkemize göç eden ve sayıları 10 milyona yaklaşan Suriyelilere devletimiz tarafından
gıda, barınma, sağlık ve eğitim hakları verilirken;
Suriyeli öğrencilere ücretsiz eğitim verilirken;
kendi çocuklarımız da aynı haklardan yararlanmalıdır.
  
     Çocuklarımız, aç midelerinin zil sesini değil, okullarının zil sesini duymalıdır.

     *

     Japonya'nın kalkınmasının temelinde eğitim yatar.

     Japon eğitim anlayışına göre çocuklar, ahlâklı ve erdemli bireyler olarak yetiştirilmelidir.
     Bu durum, bilgi ve beceri kazandırılmasından çok daha önemlidir. 
Yaparak öğrenme eğitim sisteminin temel ilkesidir.

     Japonya'da örgün eğitim; 6 yıl ilkokul, 3 yıl ortaokul, 3 yıl lise, 4 yıl üniversite şeklindedir. İlkokul ve ortaokul zorunlu eğitimi 9 yıldır. Ana okullarına 3 yaştan itibaren öğrenci kabul edilir. 

     Japonya'da okullarda herkes aynı yemeği yiyor, okulda çıkan yemeği çoğu okulda öğrenciler diğer sınıf arkadaşlarına dağıtıyor. Hepsi öğretmenlerin gözetmenliğinde oluyor. Okulda yemekhane yoksa  da herkes evden kendi yemeğini listeye göre getiriyor. Ayrıca öğretmenler de muhakkak öğrencilerle beraber aynı yerde yemek yiyor.(**)

     *
          Bu vatanın öz çocukları, bir Japon ve Avrupalı çocuklar kadar eşit imkanlara sahip olursa; geleceğimiz daha aydınlık ve güzel olur.

"Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da bir milleti esaret ve sefalete terk eder(1925)"(*)

Kaynak:

(*) Cumhuriyet.com.tr

(**)14 Soruda Japon Eğitim Sistemi- abdulkadir Özbek.com.tr

(*) 'Fikrimizin Rehberi' kitabı- Erol Mütercimler