Bugun...


GÜLDEN SÖKELİOĞLU

facebook-paylas
TERÖR!..
Tarih: 17-11-2022 09:45:00 Güncelleme: 17-11-2022 09:45:00


     Terör örgütleri, yaptıkları kanlı eylemlerle topluma korku yaymak isterler.

     Hayatta kalmak amacıyla insanlar da evden dışarı çıkmazsa o zaman terör amacına ulaşmış olur.

     Hepimiz, geçmişte yaşanan acı olayların etkisiyle kalabalık yerlerde, çarşı pazarda o korkuyu zaman zaman yaşadık.

     Devlet, aldığı tedbirlerle vatandaşlarının can, mal, namus güvenliğini sağlamak, terörü önlemek, huzur ve güveni sağlamakla görevlidir.

     İstanbul'un kalbi olan Beyoğlu - Taksim'de,

13 Kasım Pazar günü gerçekleşen kanlı eylemi yapan kadın teröristin hemen yakalanması emniyet ve devlet açısından büyük bir başarıdır. Emniyet yetkililerini kutluyorum.

     Ancak Suriye uyruklu kadın teröristin Suriye-Afrin'den sınırımızı geçerek İstanbul'a 4 ay önce gelmesi, bir evde yaşaması ve tekstil atölyesinde kayıt dışı çalışması zihinlerde soru işaretleri oluşturuyor.

     Kaçak yollarla ülkemize giren Suriyeli ve Afganlılar ülkemizin ve toplumun güvenliği açısından tehdit oluşturuyor.

     Ev satın alan Suriyeli ve Afganlılara ailesiyle birlikte T. C Devleti vatandaşlığı verilmesi, bunun her geçen gün artması, İstanbul'da ve Türkiye'nin pek çok şehrinde Afganlı ve Suriyeli mahallelerin kurulması ülkemiz için tehdit oluşturmaktadır.

     Bazı şehirlerde(Hatay- Antakya) Suriyelilerin Türk nüfusundan fazla olması; ilerde yerel yönetimlerin ve mülki idarelerin Suriyelilere geçmesine, özerkliğe ve dolayısıyla Türkiye'den ayrılma tehlikesine neden olacaktır.

     Gençlerimiz işsiz iken Suriyeli ve Afganlıların ucuz işgücü olarak kayıtdışı çalıştırılmaları hem ülke ekonomisine zarar veriyor, hem de ıssız gençlerimize büyük bir haksızlık.

     Kültürü, gelenekleri bizim toplumdan çok farklı olan kaçak göçmenler, sığınmacılar hiçbir eğitime tabi tutulmadan doğrudan Türk toplumu içine karıştığı için kötü olaylarla karşılaşılmaktadır...

            Cinayetler, hırsızlık, gasp, tecavüz olayları yaşanıyor ve bazen bu olaylar linçle sonuçlanabiliyor...

Geçen gün bir evde beş Afganlının cesetleri bulundu.

     İran, Irak, Suriye sınırımızda güvenlik tedbirleri arttırılmalı ve kaçak geçişler önlenmelidir.

     Aksi takdirde kaçak olarak yurdumuza girenlerin içinde bulunan her bir teröristin yapacağı terör eylemi, Taksim-İstiklal Caddesi'nde yaşanan, daha önce de IŞİD'li ve PKK'lı canlı bombaların yaptığı kanlı eylemlerde olduğu gibi olan masum insanlara oluyor...

     Güzel gülüşlü masum çocuklarımız, gençlerimiz ve insanlarımız teröre kurban gidiyor...

     Geride ise acılı aileler, kan ve gözyaşı kalıyor...

     Toplum olarak terörden kaynaklanan bu acıları yaklaşık kırk yıldan beri yaşıyoruz...

      Nice canlarımız, sevdiklerimiz, askerlerimiz ve polislerimiz teröre kurban gittiler...

     Her terör saldırısından sonra yürekler yandı, evlere ateş düştü...

     Artık, teröre kurban vermeler sona ersin.

     Devlet, tüm vatandaşlarına başta yaşama olmak üzere, barınma, eğitim, sağlık hakkını, seyahat, din ve vicdan özgürlüğü, diğer hak ve özgürlükleri sağlamak zorundadır.

     Bu güzel vatanda barış, huzur, mutluluk ve refah içinde, insan onuruna uygun bir şekilde yaşamak hepimizin hakkıdır.

     Yaşanacak çok güzel yılları varken teröre kurban giden Minik Ecrin ile babasını, Arzu öğretmen ve kızı Yağmur'u, çocukları yetim ve öksüz kalan Mukaddes-Adem Topkara çiftini, daha önceki hain saldırılarda hayatları yarım kalan nice şehitlerimizi saygı ve rahmetle anıyorum...

     Minik Ecrin'in annesi Mevlüde Meydan'ın dediği gibi, " Kızım çok saf ve temiz bir çocuktu. Pırıl pırıl yetiştirdim onu. Ve avucunda gitti. Ben terör ya da patlama ne demek algılayamadım bile. Onları gördüğümde yerdelerdi. Çok kötüydü, çok dehşet bir görüntüydü. Hiç unutmayacağım.

     Benim çocuğum bir bebekti. Korktuğunda elini ağzına götürürdü. O gün bunu yapacak vakti kalmamıştı. İpek gibi saçları vardı.  Yeter artık bu kan dursun. Başka çocuklarımız da ölmesin. Analar Ağlamasın." (*)

     Yaşadığımız acılardan ders alarak;  kin, nefret, ayrılık tohumları ekmek isteyenlere karşı birlik ve beraberliğimizi korumalıyız...

      Teröre karşı tek yürek olmalıyız.

(*)16 Kasım Tarihli Sözcü Gazetesi.



Bu yazı 2786 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI