Rivayet o ki tertemiz bir genç, bir güzel gelecek için Anadolu’nun ?irin kasabalar?ndan birine gelip, tekkenin birine misafir olmu?.

Dervi?ler, çok sevmi?ler onu.

Bir zaman yemi?, içmi?; itibar da görmü?.

Gelin görün ki günlerden bir gün tekkenin piri, genci yan?na ça??r?p, "evlat” demi?, “?u tekkenin dibinde, kö?esinde çerçöp birikmi?; biz d??ardayken temizleyiver”.

O andan itibaren genci gören olmam??.

Tekkenin piri, sessizli?e bürünmü? ama müritlerin sözleri neredeyse buradan ar?a yol olurmu?. Kimisi hizmet etmemek, kimisi de beceriksizli?inin aç??a ç?kmamas? için kaçt???n? söylenip durmu?.

Derken bir gün ona kasaban?n çar??s?nda rast gelip, sitem etmi?ler:

“Yahu” demi?, içlerinden en ya?l?s?; “bizim tekkemizde hizmet Hak için yap?l?r. Sen tekkeden kaçarak, Hakka hizmet etmekten kaç?nd?n; iyi bir ?ey yapmad?n”.

Gencin iki gözü, iki çe?me a?larken ?öyle demi?:

"Ey can?m?n içi, güzel dostum. Ben de bilirim, hizmetin Hak için yap?ld???n?; bu nedenle tekkeyi temizlemek için gitti?imde ne toz gördüm ne de çerçöp. Her taraf, p?r?l p?r?ld?. Anlad?m ki oradaki tek çöp bendim; ben de kendimi d??ar? att?m. Çünkü ben gidince tekke de temizlenmi? olacakt?.”

ET TEKRÂRÛ AHSEN…

Ne güzel de?il mi?

“Git” diyen yok ama o alm?? hissesini; geride kalanlar?n kendi hakk?nda ne dü?üneceklerini hiç dert etmeden dü?mü? yollara. Zira gene bu topraklar?n gelene?idir; “iyilik yap, at denize; bal?k bilmezse halik bilir”.

Örnekten de anla??laca?? üzere derin toplumsal ba?lar? olan güçlü bir kültürel gelene?e sahibiz. Mesellerin, masallar?n diyar?d?r buralar; uzun k?? gecelerinde ermi?lerimizin anlat?p, hamlar?m?z?n olgunla?mak için dikkatle dinledi?i pek çok k?ssam?z var.

Yeter ki pay?m?za dü?en hisseleri almas?n? bilelim.

Derler ki “et-tekrârü ahsen velev kâne yüz seksen”; yani, yüz seksen kez olsa da tekrar iyidir.

O nedenle tekrar hat?rlatmak isterim; 14-28 May?s seçimlerinden sonra pek çok kez ?unlar? yazm??t?m:

“Partilileri vareste tutarak yaz?yorum; oy veren milyonlarca insan özellikle de gençler, büyük bir hayal k?r?kl??? ya??yor. Kimdir bunun müsebbibi?

Akla ilk olarak K?l?çdaro?lu geliyor. ?a??lacak bir taraf? var m?? Elbette yok; nihayetinde ittifak?n Cumhurba?kan? aday?yd? ve CHP’deki “tek yetkili” konumunda oldu?u da aç?kt?. Kampanyan?n stratejisinin olu?turulmas?nda etkisi büyük oldu?u gibi seçim kampanyas? boyunca tak?nd??? tutumu, izledi?i yöntemi ve nihayetinde Ümit Özda? ba?ta olmak üzere “di?erleri”ne gösterdi?i ilgiyi de eklersek ya?anan yenilgiden K?l?çdaro?lu’nu vareste tutmak olmaz.

“Millet ?ttifak?n?n Mimar?” ve “muhalefetin amiral gemisinin kaptan?” oldu?una göre o da kendisini masum görmüyordur. Bu nedenle üzerine dü?en sorumluluktan kaçaca??n? sanmam.”

K???LER? ÖRGÜTLER SEMBOLLE?T?R?R…

Seçimi hepimiz kaybetmi?tik ama simgesel anlam? olan isimlerin o gün bulunduklar? makamlar? terk etmeleri ??k olurdu ama olmad?.

Araya giren “zoom” toplant?s? da örgütlü kesimlerdeki “istifa beklentisi”nin tavsamas?na yol açt?. Oysa seçim sonuçlar?, at?lmas? gereken ad?m? i?aret etmi?ti; ikinci yüzy?lda Cumhuriyeti demokrasiyle taçland?rmak gerekti?ine dü?ünen muhalif kitleyle iç içe ya?ad???n? bildi?imiz CHP delegeleri de karar?n? verip, partinin genel ba?kan?n? de?i?tirdi.

Daha önce de dile getirmi?tim; derler ki “küçük insanlar ki?ileri, ortalama insanlar olaylar?, büyük insanlar ise fikirleri tart???rlar”.

Habire “ki?ileri” tart???yoruz; Ki?iler de önemlidir ama ben olaylar ve olgular aras?ndaki illiyet ba??n? sorgulamay? ve do?ru sonuçlar ç?kart?lmas?n? önemserim. 24 saat çal??an bir genel ba?kan? vard? CHP’nin; kurultay, onun yerine, 15 Temmuz darbesinde, hemen meclise ko?an ve darbecilere kar?? “millet iradesi”ni savunarak yak?n tarihimize iz b?rakan, çal??kanl??? ve tutarl?l???yla bilinen Özgür Özel’i genel ba?kan seçti.

Öte yandan Türkiye toplumunda, siyasetin profesyonellerin i?i oldu?una ili?kin yanl?? bir alg? var. San?l?yor ki genel ba?kan de?i?ince her ?ey de?i?ecek. Genel ba?kanl?k makam?nda dokununca her ?eyi güllük-gülistanl?k yapan sihirli bir çubuk yok. Her ne olacaksa toplumun en ücra noktas?nda bulunan?n iradesinin de kat?laca?? bir süreçtir de?i?im.

Hafta içinde, i?-güç sahibi, say?sal olarak az ama önemli bir topluluk taraf?ndan, “ileti?imin gücü ve yerel seçimler” konulu bir konferansa davet edilmi?tim. Hissettim ki iyi yeti?mi? pek çok insan, i? siyasete gelince üzerindeki sorumlulu?u ba?kalar?n?n üzerine atmakta hiç tereddüt etmiyor. Oysa istenilen toplumsal ve siyasal de?i?imse herkes gücü oran?nda elini ta??n alt?na koymal? ve sorumluluk almal?d?r.

Tarafs?zl?k diye bir ?ey yoktur; gerçe?i oldu?u gibi anlatmak bir insanl?k görevidir ama gerçekle?en olay?n do?ru sonuçlar üretmesi hepimizin sorumlulu?undad?r. Bundan sonras? yaln?zca Özgür Özel’in sorumlulu?unda de?il; hepimiz ayn? gemideyiz çünkü…

O halde geriye tek bir yol kal?yor; o da örgütlü çal??mak. Üstelik yüzde 48 gibi her ?eye ra?men mevcut iktidar?n de?i?mesinden yana irade gösteren güçlü bir muhalif kitle var ve e?er CHP’nin yeni genel ba?kan? partili-partisiz herkesi sürece katabilecek bir mekanizma bulabilirse 31 Mart 2024 seçimleri, beklenenden daha iyi sonuçlar üretebilir.

Yaz?m?z?, Attila ?lhan’dan bir “nefes” alarak bitirelim:

“(…)

demiri tav?nda dövmeli

emekten ürünü sa?mal?

yar?n? bugünden giymeli

yar?yolda durmak olmaz.”