Bugun...



Milas Salı Pazarındaki Bir Darp Olayı ve Hastanede Yaşanılan İlgisizlikler…

27 Ekim Salı günü Milas Salı pazarında bir esnaf tezgâhtan aldığı malı geri iade eden ve almayan kadın müşterisine ileri-geri konuştuğu ve buna tepki gösteren Halil Sarıyıldız isimli eşine yumrukla saldırdığı ve yaşlı kişinin yere düşerek başını çarptığı ve hastaneye kaldırıldığı haberi yerel basında yer aldı. Sarıyıldız'ın, hastanede yaşadıklarına ve ilgisiziklere damadı Gültekin Bilge isyan etti...

facebook-paylas
Güncelleme: 01-11-2020 20:53:30 Tarih: 31-10-2020 16:40

Milas Salı Pazarındaki Bir Darp Olayı ve Hastanede Yaşanılan İlgisizlikler…

NEVZAT ÇAĞLAR TÜFEKÇİ

27 Ekim Salı günü Milas Salı pazarında bir esnaf tezgâhtan aldığı malı geri iade eden ve almayan kadın müşterisine ileri-geri konuştuğu ve buna tepki gösteren Halil Sarıyıldız isimli eşine yumrukla saldırdığı ve yaşlı kişinin yere düşerek başını çarptığı ve hastaneye kaldırıldığı haberi yerel basında yer aldı. Darp mağduru Sarıyıldız’ın damadı ve aynı zamanda Milas Belediyesi çalışanı olan Gültekin Bilge, kayınpederinin hastaneye kaldırılması sonrasında yaşanılan ilgisizlik ve sorumsuzluklara tepki gösterdi. Bilge, yetkililere seslenerek,  kayınpederi ve kayın validesinin Milas Salı pazarında darp edilmesinden sonra, hastane ortamında yaşanılanları ve ağır bir hastanın hastane hastane dolaştırılmasının sorumsuzluk olduğunu ve bugün için kayınpederinin beyin ölümünün gerçekleştiğini belirterek, buna neden olanlardan hesap sorulmasını istedi.

SALI PAZARINDA DARP

Gültekin Bilge, “27 Ekim 2020 Salı günü Muğla - Milas’ta yaşanan bir olayı ve ihmallerle bir insanın nasıl hayatının sonlandığını anlatmaya çalışacağım,” diyerek, kayınvalidesiyle kayın pederinin başına gelenleri şöyle anlattı: “Sözkonusu tarihte kayınvalidem Raziye Sarıyıldız ve kayınpederim Halil Sarıyıldız Milas Salı pazarına alışveriş için gidiyorlar, pazarda bir tezgâhta pijama bakıyorlar. Kayınvalide beğenmeyip, geri tezgâha bırakıp yürürken, tezgâhtar esnaf hakaret edip küfür ediyor. Kayınpederim de duyuyor, uyarmaya çalışıyor, yaptığının esnaflığa yakışmadığını söyleyince; koşarak kayınpedere iki yumruk vurup, yere düşüp, kafasına yere vurarak bayılmasına ve bir daha ayılmamasına sebeb oluyor. Aynı kişi kayınvalideme de bir yumruk vurarak, dişini kırıyor. Görüntüleri güvenlik güçlerinde mevcut.”

İHMALLER ZİNCİRİ

“İhmaller bundan sonra başlıyor,” diye konuşan Bilge, olayın gelişimini şöyle anlatıyor:
“112 ambulans, bilinci kayıp yaralıyı baygın halde, en yakın özel İZAN hastanesine saat 11 gibi götürüyor, orada hemen Beyin tomografisi çekiliyor. Başka hiç bir müdahalede bulunulmuyor. Saat 16 gibi hastanın fakir yeşil kartlı olduğunu öğrendiklerinde, yapılacak bir durum olmadığını, hasta halen bilinci açılmamışken, alın evine götürün deyip, öylece bırakılıyor. Hasta baygın olduğundan eşim beni aradı. Belediyenin hasta nakil aracı istendi ve gelen araç personeli hemşire, bu vaziyette eve gidemeyeceğini söyleyerek, devlet hastanesine götürmeyi önerdi. Saat 17 gibi, kendi imkânlarımızla Milas devlet hastanesine naklettik. Orada da bir tomografi çekildi. O günkü acil servis hekimi, halen bilinci kapalı, baygın hastamızın hiç bir şeyi olmadığını, numaradan ajitasyon yaptığını, alıp evine götürmemizi istedi.

HASTAYI TOKATLAYARAK, AYILTMA YÖNTEMİ

Bilge, o anda Acil Servis hekiminin davranışını şöyle anlatıyor: “Hatta şimdi bak nasıl ayıltıyorum dedi ve hasta yakınlarını dışarı çıkarıp, hastamızı tokatlayarak uyandırmaya çalıştı. Baygın, bilinci olmayan bir insan nasıl götürülür dediğimizde, bana ne ayıltın götürün diyerek hastane koridoruna çıkartmış. Saatlerce orada hiç bir müdahalede bulunulmamıştır. Saat 23 dolaylarında tesadüfen koridordan geçmekte olan uzman Beyin Cerrahından bakması için rica ettik, tomografi ve fiziki muayeneden sonra bilincini kaybetmesinin üzerinden tam 12 saat sonra hastamızın numara yapmadığı, durumun ciddiyeti anlaşıldı. Beyin pıhtı attığı, felç geçirdiği anlaşıldı. Hiç anlayamadığımız bir şekilde saat 24'de Bodrum devlet hastanesine sevk edildi.”

MİLAS-BODRUM-KUŞADASI SEFERİ

Bilge, beyin travması geçiren yakının başına gelenleri anlatmaya devam ediyor: “Bodrum'daki tomografi ve muayenesinde, durumun çok daha ciddi olduğu, hayati tehlikenin devam ettiği, Muğla'da yoğun bakımların dolu olduğu, en yakın Kuşadası özel Gözde hastanesinde olduğu ve hastamız sabah 03'de Kuşadası’na sevk edildi.”

Bilge, hastalarının son durumunu şöyle açıkladı: “Hastamızın dün gece solunumunun durduğunu, cihaza bağlandığını, beyin ölümünün gerçekleştiğini; dua etmek ve beklemekten başka bir şey kalmadığını söyledi doktoru.”

DAMATTAN, YETKİLİLERE SESLENİŞ

Damat Gültekin Bilge, kayınpederi Halil Sarıyıldız’a darp edenle, hastane sürecinde gerekli müdahaleleri yapmayarak bir ihmaller zincirinin sorumlularına tepki göstererek, yetkililere şöyle seslendi: “Sayın yetkilim, bu hasta 12 saat boyunca koridorlarda bekletilmeyip, fakirsin, yeşil kartlı diye hor görülüp, götürün evinize denmeyip, devlet hastanesi acil doktoru, numara yapıyor ajitasyon peşinde deyip, önyargılı davranmasaydı yaşayacaktı bu insan... Kayınpederime müdahalede geciken sağlık görevlileri; İlk yumruğu atan, yakınım kişinin bilincini kaybetmesine sebeb olan ve şu an dışarıda elini kolunu sallayarak gezen şahıs kadar suçlu değiller mi sizlerce de...

TEPKİLER

Milas Pazar yerinde Sarıyıldız çiftine pazarcı esnafın yaptığı saldırıyla hastane ortamında hastanın yaşadıkları Milaslılar’ın tepkisine neden oldu. Tepkiler şöyle:

HÜSEYİN YORULMAZ: Çok üzüldüm. Milas ta Salı pazarında, bir hemşehrimizin başına, böyle bir olay gelmesi ve sonrasında yaşanan sağlık skandalları inanılır gibi değil. Sorumlular hemen hesap vermelidir. Bu yazı doğrudan açık bir suç duyurusudur. İlgili makamlar derhal gereğini yapmalıdır.

ÇİĞDEM ALPAYDIN: Üzgünüm gerçekten derhal gerekli mercilere başvuru yap bu böyle kalmamalı gereken cezayı almaları konusunda elimizden ne geliyorsa peşini bırakma inşallah tez zamanda sağlığına kavuşur.

GÜLDEN SÖKELİOĞLU: Çok acı bir durum. Allah, Gültekin'in kayınpederine şifa versin. Suçluların hak ettiği cezayı bulması gerekiyor. Gültekin ve ailesine geçmiş olsun.

İSMAİL ZORLU: Bazıları eski günleri eleştirerek paylaşım yapanlar gelinen bu günlerde eski günlerden daha kötü paran var ise tedavi var işte örneği yakın tarihte yaşanmıştır kimse bahane çıkarmasın durum vahim.

ARAP HÜSEYİN: Çok geçmiş olsun. İnşallah hak yerini bulur. Bu olayın üstü kapatılamaz

EBRU KILIÇ: İlk yumruğu atandan derhal şikayetçi olun bence.

SAADET CAKIROĞLU: Gültekin cok geçmiş olsun kardeşim. Duyarsızlık diz boyu.

MÜNEVVER MAT: İnanılır gibi değil, hem olay hem de sonrasında yaşananlar. Müşterisine tahammülü olmayan esnaf mı, baygın adam uyanmıyor diye ağzına eter tıkayan mı ararsın, bu adam uyuyor eve götürün diyen mi daha neler neler... Canım ülkemdeki insana verilen değerin kanıtıdır bu olay.

MEHMET KARA: İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı, hele hele her iki hastanede başına gelen ihmaller zinciri, asla kabul edilebilir gibi değil.

HARUN EROL: Emekli bir öğretmenim ve aynı zamanda ömrümün yarısı (ki abartmıyorum) kabzımal çocuğu olduğum için kapalı ve açık pazar yerinde geçti. Şu anki pazar yeri esnafının müşteriye yaklaşımı gerçekten hiç hoş değil, aksine itici, neredeyse almıyorsan defol git havası, edası içinde… Son nokta ise bir vatandaşımızın, ölümle pençeleşmesi. Şahsen bir alıcı olarak, bu tür olumsuz davranışlarla karşılaştım. Biz büyüklerimizden şunu öğrendik: ”Müşteri Veli Nimettir, Müşteri Daima Haklıdır”. Bu anlayıştan nerelere geldik.

ZÜLFER ÇALIŞ: Her şey özelleşti, adalet bile! Aynı yumruk, iktidardan birine atılsa, neler olurdu? Yaşlı adama şiddet boyutu, tahammülsüzlük, vicdanları sızlatan, kabul edilemez olay...

SERDAR MURAT SARI: Maalesef çok üzgünüm. Gücü gücüne yetenin galip geldiği zalim bir dünyadayız. 

MEHMET ALİ ŞİMŞEK: Ben de o gün Milas Devlet Hastanesi acilindeydim. Yaşananlara bizzat şahidim. Numara yapıyor, uyandırın hastanızı diyorlardı. Yazıklar olsun.

HANİFE KELES: Çok acı. İnsanlarda hoşgörü kalmamış. Herkes kafayı yemis...

BAKİ KAYA: Olay her yönüyle çok üzücü.

MEHMET RAHMİ UYSAL: Gerçekten inanılacak gibi değil.

ERGÜL BİLGE: Geldiğimiz durum vahim, nereden bakarsan.

HÜLYA SCOBİE: Ne çok duyuyoruz bu tür olayları. Yine de her seferinde şok oluyorum; alışmak mümkün değil…  Bu olayın üstüne gidilmeli, yumruk atandan, görevi ihmal edenlere kadar herkes çekmeli cezasını.

AYŞE ANIL: Bu nasıl aymazlık?

SÜLEYMAN SAĞLAM: Övündükleri sağlık reformu, işte bu!

SÜREYYA GÜRGÜN: Bu nasıl bir vahşet.. Toplum olarak cinnet mi geçiriyoruz.. Bu olayı başlatan pazarcı kadar hasta parasız olduğu için bakmayan hastane, hastanın numara yaptığına karar veren ve onu tokatlayan doktor hepsi suçlu. Çok yazık.

ALİ YAVAŞ: O esnafın ifşa edilip, bir daha kimsenin alış-veriş yapmaması sağlanmalıdır.

İRFAN ÖZER: Suçluların gerekli cezayı almasını temenni ederim.

FATMA AYDIN: Geçmiş olsun ama gücü yeten yetene ne nezaket var ne hoşgörü. Herkes bir üstünlük havasında. Çok üzüldüm sağlıklı bir insanın bu hale gelmesine.

NAİL KİRMASTİLİ: Çok geçmiş olsun, nasıl böyle kalitesiz-niteliksiz koşullara düştü bu toplumsal hayat, bir nevi cinayet!

GÜNER ŞAHİN: İnsanlar; insanlıklarının utancı ile yaşayacaklar demek ki! Son derece üzgünüz.

AYSUN ARCA: Çok üzücü bir olay. Bu duruma getirenler cezalarını çeksinler inşallah.

ATA BAYIR: Sistem belli bir yaşın üzerindeki insanları istemiyor. Bunu da kurumlarda çalışanlara empoze etmede hızlı bir gidişat var. Pandemi bahane edilerek kurumlar hizmeti %50 askıya da almış durumdadır.

REŞAT KAYAŞ: Yazık gerçekten çok yazık.

SEMA ÖZKAN: Yazıklar olsun...

KAYA TÜMER: Gültekin çok geçmiş olsun, inşallah kayınpederin şifa bulur. İnsanlık her geçen gün kan kaybediyor. Kalitesiz bir toplum olma yolunda yokuş aşağı yuvarlanıyoruz maalesef. Pek çok değerimizi yitirdik maalesef. Acillerdeki durumu uzun süredir iyi görmüyorum. Allah hiç birimizi muhtaç etmesin.

MEHMET GÜNLÜK: Çok üzüldüm. Geçmiş olsun. Acil şifalar dilerim. Olayda ihmali bulunanların gerekli cezayı almalarını umuyorum.

KASIM ÖZKAN: Geçmiş olsun. Yazıklar olsun. Suçluların hak ettiği cezayı alması gerektiğini düşünüyorum. Adalet halen varsa. Acil şifalar diliyorum.

HASAN AKALIN: Kardeşim çok geçmiş olsun. Ben de geçenlerde Ankara'nın bir semtinde pazardaydım. Satıcı yüksek sesle bağırıyor, müşteriye ters davranıyor diye, hemen zabıta ekibi geldi, pazarcı ruhsatını iptal etti. Bir daha pazarda satış yapamayacak.

CENGİZ DEMİRKARA: Geçmiş olsun, acil şifalar diliyoruz ama şifayı nereden bekliycez, onu bilmiyorum. Sağlık kurumları ticarethaneye dönmüş, paran varsa yaşa yoksa öl, kimsenin umurunda değil. Pazarcının da ruhsatlarının bir daha verilmemek üzere iptal edin bakalım, bir daha böyle şeyler yaşanıyor mu? Hani bize hep eğitim şart diyenler? Aslında doğru dürüst yönetim şart bence. Umarım gereği yapılır. Çok üzüldüm, tekrarı yaşanmaz umarım.

MEHMET ERGİN: Bu olay Bodrum’da olsaydı, tezgâhı iptal olur, bir daha pazar yerine giremezdi o kişi. Acaba Milas belediyesi ne karar alacak? Toplumun huzurunu kimse bozamaz, geçmiş olsun Halil kardeşime.

FİLİZ TOK KİREMİTÇİ: Bu nasıl bir sorumsuzluk?  Mutlaka sorumlular, cezalarını çekmeli. Eskiden müşteri velinimet olarak bilinirdi. Nasıl bu seviyeye düştük? Çok üzücü...

 




Bu haber 3944 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER SAĞLIK Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI