Bugun...


KADIN KOOPERATİFLERİ
Tarih: 09-03-2021 21:22:21 Güncelleme: 09-03-2021 21:27:21 + -


Kırsal bölgede yaşayanlar arasında gelir adaletsizliğinden en fazla etkilenen işgücü kadınlardır. Kadın emeğinin değerlendirilmesinde, kadının toplumsal yaşama katılımının yolunu da açması bakımından kooperatifçilik örgütlenmesinden yararlanılması çok önemli bir unsurdur.

facebook-paylas
Tarih: 09-03-2021 21:22

KADIN KOOPERATİFLERİ

Eşber KAYA

İnsanlar, insanlık tarihi boyunca her alanda çeşitli zorluklarla karşılaşmış, bu zorlukları aşarken çeşitli deneyimleri de edinerek günümüze kadar varlıklarını sürdürebilmişlerdir. Bu deneyimlerin en kayda değeri ise örgütlenme bilincidir. İnsanlar hayatlarının her alanında karşılaştıkları ya da maruz bırakıldıkları zorluklar karşısında birlikte durabildikleri ölçüde direngen ve kazanım elde eden bir yerde bulunabilmişlerdir. Bu karşı çıkışın bir boyutu da kooperatiflerdir.

Kooperatifleri; ortaklarının ihtiyaçlarını karşılıklı yardım, dayanışma suretiyle sağlayıp korumak amacıyla kurulan, kar değil kamusal yarar amacıyla çalışan, değişir ortaklı ve değişir sermayeli ortaklıklar olarak kısaca tanımlamamız mümkün.

Kooperatifler, toplumun daha az güçlü üyelerinin çıkarlarını korumak için kullanışlı bir demokratik model olmalarından dolayı kadın kooperatiflerinin varlığı da hem dayanışma duygusu hem de işlevsellik anlamında oldukça önemlidir.

Türkiye’de kadınlar toplum nüfusunun yarısını oluşturmalarına karşın, toplumsal yaşamda ve kayıtlı işgücü olarak istihdamı aynı oransal düzeyde değildir. Kentsel alanlarda yoğunlaşan nüfusa karşın kırsal alanların nüfus kaybetmesi aynı zamanda nitelikli işgücü kaybetmesi anlamına da gelmektedir. Kırsal bölgelerde yaşayan halkın, sanayileşmeye dayanmayan üretim yapısı ile yeterli kalkınma düzeyine ulaşmış olması mümkün değildir. Çalışma yaşındaki erkek işgücünün iş bulamamaları nedeniyle kentlere göçmesi, kırsal bölgelerde var olan geri kalmışlığa daha da artırmaktadır.

Kırsal bölgede yaşayanlar arasında gelir adaletsizliğinden en fazla etkilenen işgücü kadınlardır. Kadın emeğinin değerlendirilmesinde, kadının toplumsal yaşama katılımının yolunu da açması bakımından kooperatifçilik örgütlenmesinden yararlanılması çok önemli bir unsurdur (1).

Kooperatif örgütlenmeleri içinde kadın kooperatifleri çok önemli bir yer tutuyor. Her ne kadar neoliberal küreselleşme öncesinde de kadın kooperatiflerinden söz edilse de bugün, özellikle Türkiye gibi kadınların kalkınma sürecinden dışlandığı ülkelerde, eskisinden çok daha etkin, çok farklı kesimleri kapsıyor ve çok farklı işlevlere hizmet ediyor. Başlangıçta kadınların hane içindeki işlevlerinden ve hane üretimindeki becerilerinden yola çıkarak örgütlenen kadın kooperatifleri ağırlıklı olarak gıda üretimi, hediyelik eşya ve basit tekstil üretimi ile varlık gösterdi. Gerek ürün çeşitliliğinin azlığı gerekse üretim miktarının pazarlanabilir ölçüde olmaması kadın kooperatiflerine yönelik “kermesçi kadınlar” algısına neden oldu. Bugün piyasaya yönelik üretim yapan, markalaşma aşamasına gelmiş ve ürün çeşitliliğini artırmış birçok kooperatiften söz etmek mümkün. Dolayısıyla kadın kooperatiflerinin en önemli meselelerinden biri geleneksel dayanışma anlayışından kaynaklanan “kermesçi kadın” algısını kırıp, piyasada rekabet gücü olan, kooperatif prensiplerini kullanarak örgütsel özerklikle ekonomik özgürlüğü elde etmeye çalışan “gerçek üreticiler” olarak tanınmak (2).

Neoliberal zorbalığın yarattığı bu duruma karşı kadınlar da güçlerini kooperatifler etrafında örgütlüyorlar. Kadınlar kurdukları kooperatifler ile sistemin dayatmalarına karşı dururken aynı zamanda da ekonomik bağımsızlıklarını kazanıyorlar. Bunu bir sonraki aşamaya taşımak için; kooperatiflerin yarattığı ve kadınların sosyal ve ekonomik alanda güçlenmelerini politik bir dönüşüme sevk etmek de kooperatifler vasıtası ile mümkün olabilecektir.

Son sözü konunun birincil muhatabı kadınlara bırakmak gerekir. ‘’ Kooperatifleşme yahut doğru ifade ile komünal ekonomi kadınların ve halklarının direniş ögeleridir. Bugün kooperatif kurmak devletlerin yasal düzenlemelerine, vergi sistemlerine bağlıdır ve bu nedenle dünyada kooperatifçilik dar ve parçalı kalmaktadır. Her biri kendi yerelinde dayanışmacı, topluluk ihtiyacına, karşılıklı yardımlaşmaya dayanan, kendi kendine yeterli bir ekonomi için mücadele etse de sadece tekil tekil yerel örgütlenmelerin her yere ve her ilişkiye sızan kapitalizm karşısında direnme sansı sınırlıdır (3).’’

(1) ŞENGÜN, H. (2019). “Kırsal Kalkınma Ve Kadın Kooperatiflerinin Önemi: Artvin Kadın Girişimciler Turizm Geliştirme Kooperatifi”

(2) https://www.gazeteduvar.com.tr/kadin/2019/06/20/kadin-emeginin-yenilenen-yuzu-kadin-kooperatiflerinin-donusumu

(3)https://www.academia.edu/44318427/Ya%C5%9Fam%C4%B1n_%C3%96rg%C3%BCtlenmesinde_Kad%C4%B1nlar%C4%B1n_Kom%C3%BCnal_Ekonomi_Aray%C4%B1%C5%9Flar%C4%B1




Bu haber 749 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KONUK YAZAR Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI