Bugun...



İYİ Partli Ergun'dan Dönmez ve pakdemirli Hakkında Soru Önergeleri

İYİ Parti muğla Milletvekili Metin Ergun, Zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasıyla ilgili yayınlanan yönetmelik maddesi için Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatif Dönmez ile Tarım ve Orman bakanı Bekir Pakdemirli hakkında soru önergeleri verdi.

facebook-paylas
Tarih: 02-03-2022 22:45

İYİ Partli Ergun'dan Dönmez ve pakdemirli Hakkında Soru Önergeleri

ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI FATİH DÖNMEZ’E, ZEYTİNLİK ALANLARIN MADEN İŞLETME ÇALIŞMALARINA AÇILMASIYLA İLGİLİ SORU ÖNERGESİ VE SORULAR

01/03/2022 Tarihli ve 31765 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ve Maden Yönetmeliği’nin 115. maddesinde yapılan değişiklikle, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlarda elektrik ihtiyacını karşılamak amaçlı madencilik faaliyetlerinin gerçekleştirilebilmesinin önü açılmıştır. Bu değişiklik, “Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun”da öngörülmeyen bir şekilde yönetmelik düzenlemesi ile hayata geçirilmiştir, bundan dolayı normlar hiyerarşisine aykırı bir düzenlemedir. Kaldı ki Danıştay, 20/06/2013 tarihli ve 2013/157 sayılı kararıyla, daha önce benzer bir düzenlemenin yürütmesini, bu Yönetmelik’in temel aldığı kanun hükümlerini aşması ve Kanun'un gözettiği koruma amacına aykırı hükümler içermesi gerekçesiyle durdurmuştur.

Yapılan bu değişiklikte, sahayı işletecek maden firmasının madencilik faaliyetinin bitiminde, zeytin alanlarını yeniden rehabilite etmesi ve Tarım ve Orman Bakanlığınca uygun görülecek alanlarda dikim normlarına uygun şekilde madenciliğe açılan sahanın büyüklüğü ile aynı büyüklükte zeytin bahçesi tesis edeceğini taahhüt etmesi şartıyla bu izinlerin verilebileceği belirtilmektedir. İzin verilirken de içeriği tam olarak net olmayan “kamu yararı” kriterleri dikkate alınarak bu izinlerin verileceği ifade edilmektedir. Söz konusu projelerin zeytinlik sahalarında hayata geçirilmesi konusunda baz alınan kamu yararı ibaresi oldukça müphemdir ve açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Zira, insan sağlığına yönelik risklerin azaltılmasında, doğaya ve ekosisteme verilen zararların önlenmesinde de kamu yararı vardır.

Bilindiği gibi fosil yakıtlara dayalı enerji üretimi ekonomik olarak son derece verimsizdir. Doğaya, insan sağlığına ve ekosisteme telafisi mümkün olmayan zararlar vermektedir. Küresel ısınmayı ve iklim krizini hızlandırmaktadır. Böyle olumsuzlukları bulunan fosil yakıtlara dayalı enerji üretiminin, iklim krizi gibi ülkemizi ve tüm dünyayı derinden etkileyen bir çevresel kriz yaşanırken teşvik ediliyor olması, ülkemizin çevresel ve ekonomik geleceği açısından ciddi riskler oluşturmaktadır.

Bu bilgiler çerçevesinde;

1-Zikredilen yönetmelik değişikliği, 2013 yılında Danıştay’ın verdiği yürütmeyi durdurma kararı ortada iken ve normlar hiyerarşisine açıkça aykırılık teşkil ederken bu düzenlemenin hukuki dayanağı nedir?

2-Söz konusu yönetmeliğin baz aldığı kamu yararı nedir? Hangi kriterlere göre zeytinliklerin madencilik faaliyetlerine açılmasına izin verilecektir?

3-Bu izinler verilirken ve zeytin alanlarında madencilik faaliyetleri gerçekleştirilirken ÇED raporları dikkate alınacak mıdır?

4-Bu yönetmelik değişikliğinin, Muğla ilimizin İkizköy mahallesindeki Akbelen mevkiinde yapılmak istenen madencilik faaliyetleri ile ilgili olarak devam eden davanın bilirkişi keşfinden gerçekleştirildiği iddia edilmektedir. Yönetmelik değişikliğinin, Akbelen mevkiindeki madencilik faaliyetlerinin önündeki hukuki engelleri aşmak için yapıldığı iddiası doğru mudur?

xxx

TARIM VE ORMAN BAKANI BEKİR PAKDEMİRLİ İÇİN, ZEYTİNLİK ALANLARDA YAPILACAK MADEN İŞELTMECİLİĞİNİN TARIMA VERECEĞİ ZARARLARLA İLGİLİ VERİLEN SORU ÖNERGESİ VE SORULAR

01/03/2022 Tarihli ve 31765 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan ve Maden Yönetmeliği’nin 115. maddesinde yapılan değişiklikle, tapuda zeytinlik olarak kayıtlı olan alanlarda elektrik ihtiyacını karşılamak amaçlı madencilik faaliyetlerinin gerçekleştirilebilmesinin önü açılmıştır. İlgili düzenlemede, “zeytin sahasının taşınmasının mümkün olmadığı durumlarda sahada madencilik faaliyetleri yürütülmesine ve bu faaliyetlere ilişkin geçici tesisler inşa edilmesine kamu yararı dikkate alınarak Bakanlıkça izin verilebilmesi için madencilik faaliyeti yürütecek kişinin madencilik faaliyetleri bitiminde sahayı rehabilite ederek eski hale getireceğini ve Tarım ve Orman Bakanlığınca uygun görülecek alanda dikim normlarına uygun, faaliyet yürütülecek saha ile eşdeğer büyüklükte zeytin bahçesi tesis edeceğini taahhüt etmesi zorunludur. Bu fıkra kapsamında zeytin sahasının taşınmasına ilişkin tüm masraflardan ve zeytin sahasının taşınmasından kaynaklanan tüm taleplerden madencilik faaliyeti yürütmesi yönünde lehine karar verilen kişi sorumludur. Bu fıkra kapsamında zeytin sahasının taşınmasına ilişkin usul ve esaslar Tarım ve Orman Bakanlığının uygun görüşü alınarak Bakanlıkça, zeytin bahçesi tesis edilmesine ilişkin usul ve esaslar Tarım ve Orman Bakanlığınca belirlenir” denilmiştir. Bu değişiklik, “Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun”da öngörülmeyen bir şekilde yönetmelik düzenlemesi ile hayata geçirilmiştir, bundan dolayı normlar hiyerarşisine aykırı bir düzenlemedir. Kaldı ki Danıştay, 20/06/2013 tarihli ve 2013/157 sayılı kararıyla, daha önce benzer bir düzenlemenin yürütmesini, bu Yönetmelik’in temel aldığı kanun hükümlerini aşması ve Kanun'un gözettiği koruma amacına aykırı hükümler içermesi gerekçesiyle durdurmuştur.

Ayrıca bu düzenlemede, içeriği tam olarak net olmayan “kamu yararı” kriterleri dikkate alınarak bu izinlerin verileceği ifade edilmektedir. Söz konusu projelerin zeytinlik sahalarında hayata geçirilmesi konusunda baz alınan kamu yararı ibaresi oldukça belirsizdir ve açıklığa kavuşturulması gerekmektedir. Zira, insan sağlığına yönelik risklerin azaltılmasında, doğaya, ekosisteme ve tarımsal üretime verilen zararların önlenmesinde de kamu yararı vardır. Bu haliyle yapılan değişiklik, zeytinciliğin adeta idam fermanı olarak değerlendirilebilecek mahiyette bir düzenlemedir. Bilindiği gibi, fosil yakıtlara dayalı enerji üretimi ekonomik olarak son derece verimsizdir. Doğaya, insan sağlığına, ekosisteme ve tarıma telafisi mümkün olmayan zararlar vermektedir. Küresel ısınmayı ve iklim krizini hızlandırmaktadır. Böyle olumsuzlukları bulunan fosil yakıtlara dayalı enerji üretiminin, iklim krizi gibi ülkemizi ve tüm dünyayı derinden etkileyen bir çevresel kriz yaşanırken teşvik ediliyor olması, ülkemizin çevresel ve ekonomik geleceği açısından ciddi riskler oluşturmaktadır. Tüm bu bilgiler dikkate alındığında, Bakanlığınızın bu düzenlemeye yönelik görüşü önem arz etmektedir.

Bu kapsamda;

1-Tarım ve Orman Bakanlığı’nın ilgili yönetmelik değişikliğine ilişkin resmi görüşü nedir?

2-Bakanlığınız, böyle bir değişikliğin hayata geçmesi durumunda hem zeytinliklerin, hem de zeytinliklerin bulunduğu ormanlık alanlar konusunda karşılaşılacak risklerle ilgili olarak herhangi bir etki analizi yapmış mıdır? Böyle bir etki analizi yapıldıysa hangi bulgulara ulaşılmıştır.

3-Düzenlemede Bakanlığınızın sorumluluğuna bırakılan ve “zeytin sahasının taşınmasına ilişkin usul ve esaslar ile zeytin bahçesi tesis edilmesine ilişkin usul ve esaslar” belirlenirken, Bakanlığınız daha önce bu konuda verilen yargı kararlarına uygun hareket edecek midir?

4-Düzenlemede Bakanlığınızın sorumluluğuna bırakılan ve “zeytin sahasının taşınmasına ilişkin usul ve esaslar ile zeytin bahçesi tesis edilmesine ilişkin usul ve esaslar” belirlenirken, Bakanlığınız madencilik faaliyetine açılacak alanlarla ilgili olarak ÇED raporlarını dikkate alacak mıdır veya bu doğrultuda bir ÇED zorunluluğu talep edecek midir?

 

 

 

 

 

 

 




Bu haber 373 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER SİYASET Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI