NEVZAT ÇAĞLAR TÜFEKÇİ

Akbelen’de 5 yıldır, Akbelen ormanlarının kesilmemesi için sürdürülen bir mücadele var. İkizköylüler, Jandarma destekli YK Enerji’ye karşı zor koşullarda mücadele ettiler, yeri geldi gözlerine biber gazı, yeri geldi üzerlerine tazyikli su sıkıldı, gözaltına alındılar, yerlerde sürüklendiler ama mücadelelerini sürdürüyorlar. “Biz bitti demeden bu iş bitmez!” diyorlar.

YK Enerji, iktidar destekli Akbelen ormanlarını katlederken, içeriden gelen sesler ise Termik Santralın içinde işçilerin zor koşullarda çalıştırıldığı, iş güvenliği önlemlerinin yeterince alınmadığı, basit nedenlerle çalışanların istifaya zorlandığı, sık sık işçi çıkarımı olduğu ifade ediliyor.  İşyerinde tehdit ve baskının olduğu dile getiriliyor.

Son olarak işten çıkarılanlardan bir işçi, bize gelerek, YK Enerji işyerlerine yaşanılanları anlattı. Çalışanın ismi bizde saklı. Çalışanın bize anlattıklarını aynı şekilde yayınlıyoruz. Dileriz ilgililer bu konuda gereğini yaparlar.

İŞTEN ÇIKARILAN İŞÇİNİN ANLATTIKLARI:

Doğa, İnsan ve Çalışan Katlinin Adıdır: İçtaş – Limak. Bu ifadenin sorumluları Muğla Milas Örendeki kömür çıkarma sahası olan Akbelen’deki işten anlamaz kendi çıkarları dışında hiçbir şey düşünmeyen mühendis baş şoförlerdir...

SSK giriş ve çıkışlarına bakılırsa Türkiye'de en çok çalışanın; idarecilerin kaprisli davranışları yüzünden İçtaş-Limak’tan  işten çıkarıldıkları resmi kayıtlarla da ortaya çıkacaktır.

Ölümlü kaza…

Birçok borçlu çalışanın işten atılma korkusuyla çalıştığı bir ortamda, aşağı yukarı  her gün kazalar olmaktadır, en sonunda da geçen hafta ölümlü bir kaza yaşanmıştır.

Bu kazayı da yine o basiretsiz mühendisin organizatörlüğünde başşoförlerin uyguladığı çalışma düzeniyle bir insan hayatı daha yok olmuştur. Ölen şahıs trafik kurallarına göre hatalı olsa da önünde kamyonu yığdırıp aniden duran şahıs ta ölen kadar suçludur.

Ölen arkadaşımız,  şirkete ait içinde hiç bir donanımı olmayan hasta nakil aracıyla; şahıs olay yerinde ölmesine rağmen iş durmasın diye alel acele götürdüler. Bu yaptıkları da donanımsız hasta nakil aracı olması nedeniyle bir suç işlediler diye düşünüyorum.

İnsan hayatının ve çalışanların ne iş güvenliği ne çalışma ne de ekonomik anlamda bir gelecek güvenliği bulunmaktadır. Defalarca söylenmesine rağmen emniyet kemer boyunluğu alınmadığı için, kemersiz tonaj üstü kamyonlar kullanıldığı, yine buradaki basiretsiz yöneticiler tarafından çalışan hayatının hiçe sayıldığı iyi bir inceleme sonunda açık açık ortaya çıkacaktır.

Basit nedenlerle işten çıkarmalar

Bu basiretsiz yöneticilerin yoktan sebeplerle işten attıkları, zorlayarak istifa ettirdikleri yüzlerce Şoför ve operatörlerden sadece bir kaçını anlatayım...

31 mart seçimlerinde sandık görevlisi olduğu için işe gelemeyen bir şoförü, tehdit ederek istifa ettirip iş bıraktırmışlardır.

Engelli kızının hastane randevusu için bir gün izin isteyen şoförü tehdit ederek, istifa ettirip iş  bıraktırmışlardır.

Bir gecede iki lastik yardırıp, bir makas kırarak şirketi 60 bin lira zarara uğratanı adamcılık yapıp çıkarmayıp; gece karanlığında 5 bin  liralık karter kapağını çamura saplanarak, çatlatan şoförü tehditle istifa ettirmişlerdir.

Ehliyeti alınan şoförbaşı…

Burada çalışırken, mesai harici alkollü araç kullanırken yakalanan şoför, arkadaşların anında iş akitleri feshedilirken, şoför başı İsa da alkol yüzünden ehliyetine 6 ay el konulduğu halde, bundan yöneticilerin de bilgisi varken, sürekli bindiği pikap türü araçla 350 kamyonun arasında gece gündüz ehliyetsiz ve tehlikeli şekilde cirit atıp durmuştur...

Çalışma saatlerinin ağırlığı

Çalışma saatleri o kadar ağır ki geceleri sekiz saat çalışılması gerekirken, yasada belirtilen tonajın çok çok üstünde yüklerle 10 saat çalışılan gece vardiyalarında, kazalar kaçınılmaz oluyor. Nitekim en sonunda ölümlü bir kazamızda oldu. Bu kazalarda araç kullanan arkadaşlarımızın bir çoğu, tehditle tazminat vermemek için istifa ettirildiler.

Daha yazacak o kadar çok örnek var ki en küçük eleştiride, en küçük tepkilerde, Şoför başlarına yapılan en küçük itirazlarda ve bunun gibi yoktan sebeplerle yüzlerce Şoför ve operatör ekmeğinden edilip atılmıştır.

İşçiye nohut pilav; idarecilere ızgara

Yönetici olarak kendilerini işçilerden şoförlerden operatörlerden o kadar yukarıda görüyorlar ki  İşçiler bir altta yemekhanede nohut-pilav-kuru soğan yerken; idare takımı da yukarıda işçilere kokuta  kokuta mangal partisi yapması, utanmazlığın zirvesi oldu...   

Öğle yemek saatiyle her gün oynayan, vardiya değişim saatlerini bile  yıllardır ayarlayamayan vardiya şefi Gökhan ve şoförlere karşı saygısızca davranışlar içinde olan şoför başları Fırat ve İsa yüzünden  şirket, ilerleyen günlerde çalıştıracak Şoför ve operatör bulmakta çok zorlanacak…