SÖYLEŞİ: MEHMET ERDAL

Mazbatayı almadan önce “İlk söyleşi yapacağım kişi sensin.” demiştim. Mazbatasını aldı. Kutlama için açık çağrı yaptı. Katılamadım. Bugün saat 11.00'de seçim sürecinde seçim ofisi olarak da kullandıkları yerde buluştuk. Yer, PTT'nin arka taraflarında eski pazar sokağı olarak da bilinen Vatan Caddesi üzerinde No: 14/C idi.

 MUTLUYUM. EMEĞİMİN KARŞILIĞINI ALDIM.

Meriç, ikinci kez aday olduğunda muhtarlığı kazandığın İskele Mahallesi Datça'nın en büyük mahallesidir. Öyle ki Datça'nın yarısı İskele Mahallesi'nde diğer yarısı da diğer 11 mahallesinde yaşıyor denilebilir. Şu anki duyguların nasıl?

“Mutluyum. Emeğimin karşılığını aldığımı düşünüyorum. 2019 yılında 300 oy gibi bir farkla kaybettim ama bu dönem 3000 farkla kazandım. Gerçekten, bu gurur verici. Beni destekleyen, inanan İskele Mahallesi sakinlerine, gencinden yaşlısına herkese çok çok teşekkür ediyorum. Onların bu desteklerinin karşılığını boşa çıkarmayacağıma söz veriyorum.

Geldiğinde sana gösterdiğim gibi burada bir düzen kurmaya çalışıyoruz. Bu konuda biraz zorlanıyoruz. Çünkü burası tadilat yapılmamıştı, sıfırdan başlayarak bu tadilatı yaptırmaya çalışıyoruz.”

Bundan sonra burası İskele Mahallesi Muhtarlık bürosu mu olacak?

“Şu an muhtarlık bürosu ama şöyle söyleyeyim: Burası bize ait bir yer. Normal şartlarda burası İskele Mahallesi Muhtarlık Bürosu olarak kullanılacak. Ekonomik anlamda gerçekten çok sıkışırsam mecburen burasını kiraya vermek durumunda kalabilirim. Şu anki tadilat işlerini kendimiz yaptırtıyoruz. Burası Datça'nın tam merkezinde ve kolayca ulaşılabilir bir yerde. Şimdiden mahallemizden yardımlar gelmeye başladı. Yardım olarak nakdi yardımları kabul etmiyoruz, iaşe yardımları alıyoruz. İmece usulü çalışıyoruz.”

 İMECE USULÜ ÇALIŞIYORUZ

Bu gelen yardımları İskele Mahallesi'nde yaşayan ve ihtiyacı olanlara dağıtmayı mı düşünüyorsunuz?

“Aynen.”

İhtiyacı olan bu kişileri nasıl tespit edeceksiniz?

“Şöyle: Yıllardan beri bu mahallede yaşadığım için kimin nasıl yaşadığını, ne durumda olduğunu az çok biliyorum. Yardım istemeye gelen kişiyi gördüğümde bunu anlayabilirim. Gerekirse üşenmeyiz, gideriz yaşadığı yere, bakarız nasıl geçiniyor, nasıl yaşıyor diye. Örneğin: Maaşı var mı? Sigortası var mı?.. Sonuçta bir muhtar olarak yardım yapacağım kişinin bu durumunu sorup öğrenmek benim en doğal hakkım diye düşünüyorum.”

Muhtarlığın yürüteceği bu yardım faaliyetleri içerisinde ya da diğer faaliyetlerinizde azalarınız da aktif olarak yer alacak mı? Bu konuları konuşuyor musunuz?

“Normal şartlarda muhtarlığın 4 asil, 4 yedek azası vardır. Benim için listemdeki 8 kişi de asildir. Ben öyle düşünüyorum. Bütün aza arkadaşlarım aktif rol oynuyorlar. Her konuda danışacağım ve bana yardımcı olacak aza arkadaşlarım var. Biz birlik ve beraberlik içerisinde çalışıyoruz. Mahallemizde birlik ve beraberliği sağlamayı amaçlıyoruz. Dün toplantımız vardı. Hepimiz bir aradaydık. Oturduk. Konuştuk. Notlarımızı aldık. Şimdi yavaş yavaş yola koyulacağız.

İlk iş olarak liman bölgesinde, Balçıkhisar, hani şu insanların gezdiği caddede esnaf ile konuştuk. Eksiklikleri tespit ettik. Bayramdan sonra bu eksikliklerimizin giderilmesine dair dilekçelerimizi yazarak belediyeye başvuruda bulunacağız.”

 BELEDİYE-MUHTARLIK KOORDİNASYONU ŞART

Bu son söylediklerinden yola çıkarak soruyorum: Belediye, örneğin, İskele Mahallesi hudutları içerisinde bazı işler yapmayı ve bazı projeleri hayata geçirmeyi düşündüğünde bu konularda İskele Mahallesi Muhtarı olarak sizinle iletişim içerisinde olmalı mı?

“Böyle olursa elbette çok iyi olur. Sonuçta her şeyi imece ile dayanışarak, iletişim içerisinde olarak yapmalıyız. Muhtar ilk etapta mahallesinin sorunlarını yazılı olarak belediyeye, gerekirse kaymakamlığa bildirir. Ondan sonra da o işin takibini yapmalı.”

Şunu netleştirmeye çalışıyorum: Seçimle başa gelen yalnızca belediye başkanı değildir. Muhtarlar da seçimle o koltuğa oturuyorlar. Bu anlamda ikisi arasında hiçbir fark yoktur. Bu nedenle belediye bir mahallede, örneğin İskele Mahallesinde bir hizmeti hayata geçirirken size gelip “Muhtarım sizin mahallede şunları şunları yapmak istiyoruz. Sizin önerileriniz nelerdir?” diye sormalı mı?

“Kesinlikle. Sonuçta belediye başkanı da muhtarlar da seçimle iş başına gelmişlerdir. Birisi mahallenin, diğeri ise ilçenin yönetiminde görevlidirler. Bu nedenle ikisinin koordineli çalışması şarttır. Dün örneğin belediye meclis toplantısına gittim, dinledim, notlarımı aldım. Mahallemizde yapılacak bir işte belediyemizin ya da kaymakamlığımızın muhtarlık ile koordineli çalışması şarttır. Muhtar mahallesinde her şeyi bilir, belediye ise her şeyi bir muhtar kadar bilemeyebilir. Muhtar her an mahalleli ile temas halindedir. Belediye başkanı hem makam hem da alan anlamında mahalledeki eksiklikleri tam olarak tespit edemeyebilir.”

 BAZI ÖN YARGILARI AŞTIK

Şöyle bir sorum var: Hani “Yöneticiler seçildikleri yerin profiline uygun özelliklere sahip olmalı” gibi yaygın bir kanı var ya bir turizm kenti olan Datça'nın merkez mahalle konumundaki İskele Mahallesi için senin bu beklentileri karşılayan çok uygun bir muhtar olduğunu düşünüyorum. Turizmcisin, üniversite mezunusun. İki yabancı dil biliyorsun. Gençsin. Giyim kuşam olarak da resmi hiç değilsin, aksine çok özgürsün. Datça'nın başat havası sende ifadesini bulmuş gibi. Ne söyleyebilirsin? Seçildikten sonraki tepkiler nasıl?

“Tepkiler iyi. Farklı kesimlerden çok güzel tepkiler aldım. Bazı şeylerin giyimle kuşamla değil akılla, bilimle alakası var. Ben seçildikten sonra bu daha net anlaşıldı. Bir insanın dış görünüşü değil, onun bilgi birikimi, hitabı, samimiyeti, doğruluğu, şeffaflığı... öne çıktı. Gelecek seçimde aday olacak gençlerin kesinlikle, ki ben bu konuda, yani saçım, sakalım nedeniyle çok çektim ama bu seçimde bunları aştık, giyimi kuşamı, saçı sakalı... değil de ne bildiği, okulu, kaç dil konuştuğu, çevreyle ilişkisi... sorgulanacaktır.”

 GENÇ ARKADAŞLAR KENDİLERİNE GÜVENSİNLER

Datça'da söyleşi yaptığım ilk genç sendin ve 2021 yılında yaptığım bu söyleşinin başlığını da “DATÇA'DA GENÇLER DE VAR!” koymuştum. Çünkü öncesi süreçte “Datça'da genç yoktur. Datça orta yaş üstü insanların yaşadığı bir yerdir.” gibi yaygın bir kanı vardı. Ben bu kanıyı kırmak, “Datça'da artık gençler de var, onları hesaba katmadan hiçbir şey yapmayın” gibi bir mesaj vermeye çalışmıştım. Bu seçimde senin dışında Reşadiye Muhtarının da çok genç bir arkadaş olduğunu öğrendim. Senden sonra ona da mikrofon tutacağım. Özellikle senin ve elbette şimdi Reşadiye Muhtarı seçilen Baran'ın bundan sonra Datça'da gençlerin varlıklarını hissettirmesi, Datça'ya yapabilecekleri katkıları ortaya koymaları anlamında simge olduğunuzu düşünüyorum. 31 yaşında bir “abi” olarak senden daha genç arkadaşlara neler söyleyebilirsin?

“Reşadiye Muhtarı seçilen Baran 24 yaşında çok genç bir arkadaşımız. Bütün genç arkadaşlarımız ilk etapta kendilerine güvensinler. Sonuçta şöyle düşünsünler: Bugün belli bir konuma gelmiş insanların onlardan bir eksiği ya da fazlası var mı, yok mu? 'Şunu yaparsam, bunu söylersem insanlar bana ne der? Ne düşünürler?' demesinler. Doğru bildikleri çizgide tam gaz devam etsinler. Doğru bildiklerinden vaz geçmesinler. Gerçekten okusunlar. Eğitim, özellikle Datça'da yabancı dil öğrenmeye özen göstersinler. Burası bir turizm kentidir. Yaz sezonunda sokakta yürürken bir yabancı konuğa denk geliyorsunuz, yabancı dil biliyorsanız konuşuyorsunuz, bilgi veriyorsunuz. Böylece hem kente yararınız oluyor hem de bilgi birikiminizi test ediyorsunuz. İçinde yaşadığınız kente katkıda bulunuyorsunuz.

Atatürk 'Tüm ümidim gençliktedir’ demiş...”

Şimdi seçildiğin İskele Mahallesi Muhtarlığı senin ideallerini gerçekleştirmende, geleceğe dair planlarında bir basamak mıdır?

“Ben muhtarlığımı bir 'başlangıç' olarak düşünüyorum. Bu 'Muhtar olduktan sonra doğrudan bir üst kademeye aday olacağım' demek değildir. Muhtarlığım süresince gerçekten güzel şeyler yaparım. Öyle körü körüne bir başka makama aday olamam. İnsanlar gerçekten bana inanır, gerçekten başarılı olurum, insanlar beni destekler, o zaman aday olurum. Ben burada kimin için muhtar oldum? Bu mahallede yaşayanlar için. Bazı şeyleri başarabilmek için. Gerçekten bazı şeyleri başarırım, aday olurum. Başaramazsam da yapacak bir şey yok. Burası benim için bir sınav yeridir. 'Görevini en iyi yapan, vatanını en çok sevendir.' Ben buna inanıyorum.”

Son sözünüz?

“Büyüğünden küçüğüne Datça'da yaşayan herkesin Ramazan Bayramını kutluyorum.”