Bugun...


Bir Barınak Gönüllüsünün Yürek Parçalayan Mektubu
Tarih: 23-09-2021 01:16:24 Güncelleme: 23-09-2021 01:16:24 + -


Ben bir barınak yöneticisiyim. Sizlere bir barınağın arka planında olan bitenleri anlatmak istiyorum. Umarım bu sesi duyarsınız. Öncelikle, siz üreticiler ve satıcılar… Hepiniz bir tek gün olsun bir barınakta çalışmalısınız. Belki o gözlerdeki kederli, acı dolu, hüzünlü ifadeyi görürseniz, tanımadığınız ve hiç tanımayacağınız insanlar için köpek üretmekten ve satmaktan vazgeçersiniz.

facebook-paylas
Tarih: 23-09-2021 01:16

Bir Barınak Gönüllüsünün Yürek Parçalayan Mektubu

Yazan: Bir Barınak Görevlisi

Ben bir barınak yöneticisiyim. Sizlere bir barınağın arka planında olan bitenleri anlatmak istiyorum. Umarım bu sesi duyarsınız. Öncelikle, siz üreticiler ve satıcılar… Hepiniz bir tek gün olsun bir barınakta çalışmalısınız. Belki o gözlerdeki kederli, acı dolu, hüzünlü ifadeyi görürseniz, tanımadığınız ve hiç tanımayacağınız insanlar için köpek üretmekten ve satmaktan vazgeçersiniz.

Az önce sattığınız şu küçük şirin köpek yavrusu var ya… Büyüyüp de artık “küçük şirin köpek yavrusu” olmadığında büyük olasılıkla benim barınağıma düşecek yolu… Peki, bir barınağa bırakılan bir köpeğin % 90 olasılıkla o barınaktan yürüyerek çıkmadığını biliyor musunuz? İster safkan olsun, ister olmasın… İster sahibi tarafından terkedilmiş olsun, ister başıboş olsun. Barınağıma gelen köpeklerin en az yarısı safkan köpekler…

HAYVANI TERK ETME BAHANELERİ

En çok duyduğum bahane; “Taşınıyoruz ve köpeğimizi (ya da kedimizi) yeni evimize götürmemiz mümkün değil.” Öyle mi gerçekten? Ya da “Büyüdüğünde bu kadar iri olacağını bilmiyorduk, kocaman oldu”. Bir Alman Çoban Köpeğinin ne kadar olmasını bekliyordunuz ki? “Ona fazla zaman ayıramıyoruz” Öyle mi? Ben günde 10-12 saat çalışıyorum ve 6 köpeğime de zaman ayırabiliyorum, isteyince mümkün bu… “Bahçeyi birbirine katıyor”. Onu evinize alıp ailenizin bir parçası yapmayı denediniz mi hiç? Köpeklerini bana bırakırken hep söyledikleri de; “Biz ona yeni bir yuva bulmakla uğraşamıyoruz, ama eminiz ki barınakta birileri onu sahiplenecektir, çünkü o çok iyi bir köpek.”

Hayır… Büyük olasılıkla köpeğiniz barınaktayken yeni bir yuva bulamayacak. Bir barınakta yaşamanın ne kadar zor ve gerilimli olduğunu bilir misiniz? Anlatayım size isterseniz… Siz köpeğinizi barınağa bıraktıktan sonra yuva bulmak için en fazla 72 saat zamanı vardır. Eğer barınakta yeterince boş yer varsa ya da köpeğiniz sağlıklı kalmayı başarırsa bu süre belki birkaç gün daha uzayabilir. Eğer üşütür ve nezle olursa oracıkta ölüverir.

HAYVAN, KENDİSİNİ TERK EDEN AİLEYİ DÜŞÜNEREK, SÜREKLİ AĞLAR

Köpeğiniz, havlayan ve ağlayan 25 diğer hayvanla birlikte daracık bir bölmeye tıkıştırılacaktır. Son derece depresif olacak ve kendisini terk eden aileyi düşünerek durmadan ağlayacaktır.

Eğer köpeğiniz şanslıysa, o gün barınağa köpekleri gezdirmek için yeteri kadar gönüllü insan gelir. Eğer yeteri kadar gönüllü gelmezse, köpeğiniz hiç kimsenin ilgisini ve dikkatini çekecek şansı bulamaz, kimse onun için bir şey yapamaz. Kapısının altından uzatılan bir kap yiyeceği ya da kocaman bir vakumlu hortumla atıklarının temizlenmesini saymazsak tabii…

Eğer köpeğiniz iri ve sert ırklardansa (Pitbull, Rottweiller, Mastiff vb), neredeyse barınaktan içeri girdiği anda ölmüştür zaten… Bu cins köpekler asla yeni bir yuva bulamazlar.. Ne kadar “şirin”, “akıllı” ya da “iyi huylu” olurlarsa olsunlar, fark etmez.

BARINAK DOLUYSA, YENİ GELENLERE YER AÇMAK İÇİN, BAZI KÖPEKLER İMHA EDİLİR

Eğer barınak doluysa ve köpeğiniz ilk 72 saatte yuvalandırılamadıysa, yeni geleceklere yer açmak için köpeğiniz imha edilir. Eğer barınakta yeteri kadar boş yer varsa ve köpeğiniz talep gören ırklardan birindense, imha süresi birkaç gün daha ertelenir. Çoğu köpek birkaç gün içinde yaşadığı bölmeyi aşırı koruyucu tavır geliştirir ve takındığı saldırgan tutum nedeniyle imha edilir. En masum, uysal ve sakin köpekler bile bu tavrı geliştirirler.

Köpeğinizin bu engelleri aştığını varsaysak bile, kulübesinden dışarı çıkmadığı için birkaç günde öksürmeye başlayacak ya da üst solunum yolu enfeksiyonuna yakalanacaktır. Barınakların her köpek için tedavi sağlayacak bir bütçeleri yoktur, bu nedenle hastalanan köpeğinizin imha edilmesi kaçınılmazdır.

Size köpeğinizin barınakta nasıl uyutulacağını da anlatmamı ister misiniz?

Önce, köpeğiniz kafesinden tasmayla alınacak. Sevinerek kuyruğunu sallamaya başlayacak, çünkü gezmeye götürüldüğünü sanacak. O “oda”nın kapısına geldiğinde içeri girmek istemeyecek ve deliye dönecek. Ölümün kokusu mu var, bilmiyorum. Orada yitip giden ruhları mı hissediyorlar, bilmiyorum. Ama orada benim anlayamadığım bir şey var ve istisnasız her köpek o kapıdan içeri girmemek için inanılmaz bir direnç gösterir.

ÇARESİZ ÇIĞLIKLAR

Köpeğiniz önce bağlanacak. Ne kadar güçlü olduğuna bağlı olarak, 1 ya da 2 veteriner teknisyeni tarafından sıkıca tutulacak. Sonra ötenazi teknisyeni ya da veteriner işleme başlayacak. Ön ayakta bir toplardamar bulacak ve öldürücü dozda bir pembe sıvıyı damara enjekte edecek.

Umarım köpeğiniz bağlı olduğu için panikleyip aniden bacağını çekmez. Ani hareketlerde bacağı delip geçen iğneler gördüm ben… Fışkıran kandan kıpkırmızıya boyanan duvarlar gördüm. Kulakları sağır edecek çaresiz çığlıklar duydum. Hepsi hemen oracıkta “tatlı bir uykuya dalmaz”, bazen bir süre kasılırlar ve solukları kesilir, nefes almaya çalışırlar ve kendi üzerlerine dışkılarlar.

Her şey sona erdiğinde, köpeğinizin cesedi, barınağın arkasında çöp gibi toplanmayı bekleyen diğer köpeklerin cesetleri üzerine istiflenir, tıpkı yakacak odunlar gibi. Sonra ne olur dersiniz? Yakılır mı? Çöpe mi atılır? Başka evcil hayvanlar için mamaya mi dönüştürülür?

Bilemezsiniz, hatta hayal bile edemezsiniz. Zaten bilmek de istemezsiniz.

Nasılsa o sadece bir hayvandı. Hem istediğiniz zaman yenisini alabilirsiniz, öyle değil mi?

Umarım bunları okurken gözleriniz yuvalarından fırlıyordur ve umarım benim her gün tanık olduklarımı gözünüzde canlandırıyorsunuzdur.

İŞİMDEN NEFRET EDİYORUM

İşimden nefret ediyorum. İşimin ve barınakların halâ var olmak zorunda oluşundan nefret ediyorum. Sizler değişmedikçe barınakların var olmaya devam edecekleri gerçeğinden nefret ediyorum. Etkilediğiniz hayatların, sadece barınağa atıp gittiğiniz zavallı bir köpeğin hayatından ibaret olmadığını bilmiyor oluşunuzdan nefret ediyorum.

Her yıl sadece Amerika Birleşik Devletleri’nde barınaklarda 11 milyon hayvan ölüyor ve bunu sadece siz durdurabilirsiniz. Her bir canı kurtarabilmek için elimden gelenin fazlasını yapıyorum, ancak barınaklar tıka basa dolu ve her gün yeni hayvanlar gelmeye devam ediyor.

Söyleyeceğim şeye lütfen kulak verin:

Barınaklardaki Köpekler Ölüyorken, Köpek Satın Almayın. Köpeğinize Eş Aramayın, Köpeğinizi Çiftleştirmeyin.  “Bir Kez Olsun Anneliği / Babalığı Yaşasın” Demeyin. Köpeklerde Annelik / Babalık Duygusu İnsanlardaki Gibi Değildir, Aile Kavramı Yoktur. Dişi Köpekler, Büyüdüğü Zaman Yavrularını Tanımazlar Bile… Erkekler İse Hiç Bir Zaman Yavrusunu Bilmez.

Kısırlaştırılmamış Her Bir Köpek, 6 Yılda 67.000 Köpeğin Doğumuna Neden Olur, Bunu Unutmayın.

GERÇEK HER ZAMAN ACIDIR

Kaçınılmaz Sonları Barınaklarda Ölmek Olan Yavruların Doğmalarına İzin Vermeyin.

“Doğacak Yavruların Hepsini de Sahiplenecek Güvenilir İnsanlar Buldum” Diyorsanız Tekrar Düşünün. 6 Ay Sonra Gidip Baktığınızda Artık O “Güvenilir” Kişilerde Olmadıklarını Göreceksiniz, Bundan Emin Olun…

İsterseniz benden nefret edin ama gerçeği değiştiremezsiniz ve gerçek her zaman acıdır.

Belki bunu okuyanlar içinde köpeğini çiftleştirmek isteyen, köpeğini barınağa vermeyi düşünen ya da köpek satın almaya niyetli bir tek kişinin olsun fikrini değiştirebilirim.

Belki bunu okuyan bir kişi bir barınağa gider, “bir yazı okudum ve bir köpeği kurtarmaya geldim,” der.  İŞTE O ZAMAN, BU YAZIYI YAZDIĞIMA DEĞER...

Kaynak: Facebook paylaşımı




Bu haber 1211 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KONUK YAZAR Haberleri

ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI