Tweet |
Açıklama şöyle:
Depremde sevdiklerini, yuvalarını kaybetmiş vatandaşlarımız için en uygun şartlarda barınma imkânı yaratılması acil bir ihtiyaç olmakla birlikte üniversite yurtları bu amaca hizmet edecek donanımda değildir. Depremzedelerin konaklaması için birçok alternatifin var olduğu ülkemizde tüm üniversitelerin uzaktan eğitime zorlanması, kurumlar arasındaki farklılıkları gözetmeyen, tektipleştirici ve tepeden inme bir karardır.
Uzaktan eğitimin öğrenim sürecini ve kalitesini olumsuz etkilediği pandemi dönemindeki deneyimle sabittir. Kaldı ki, depremzede öğrencilerimizin verilecek eğitimden yararlanabileceği şüphelidir. YÖK’ün bu kararı eğitimde fırsat eşitliğini de zedeleyecektir. Eksik eğitimle meslek yetkisi verilen donanımsız mezunlar ülkemize liyakatle hizmet edemeyecektir. Tüm bunların sorumluluğu büyüktür.
Üniversitelerin esas işlevleri göz önüne alındığında, bu kurumların eğitim faaliyetlerini sürdürmesi, paydaşlarına destek mekanizmaları sağlamaları, yardım faaliyetleri düzenlemeleri ve benzeri etkinliklerini sürdürebilmeleri, bu kurumlardaki her kademedeki araştırmacının bir araya gelerek depremin olumsuz etkilerini en aza indirgeyecek bilimsel çözümleri üretebilmeleri için açık kalmaları, öğrencilerin ve öğretim üyelerinin bir arada olmaları ülkemizin menfaatinedir.
İçinde bulunduğumuz olağanüstü koşullarda bu işlevlerin yeniden düzenlenmesi için eğitime ancak kısa bir süreliğine ara verilmeli; her bir yükseköğrenim kurumunun yönetimi bu süreye kendi koşullarını değerlendirerek karar vermelidir. YÖK’ün işlevi deprem bölgesindeki öğrencilerin talep etmeleri durumunda kayıt dondurabilmeleri ve öğretim üyelerinin izinli sayılmaları ya da diğer üniversitelerin imkânlarına göre dağıtılmaları, barındırılmaları ve eğitimlerine devam etmeleri yolunda imkânları araştırmak, koordinasyonu sağlamakla sınırlı olmalıdır.
Yapılan yanlıştan ivedilikle geri dönülmesi gerektiğini kamuoyuna saygılarımızla duyururuz.
Bilim Akademisi Yönetim Kurulu, 12.2.2023