Prof. Dr. Mehmet Turgut, Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı 

Dr. Kaan Özalpay, Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi

Baylor Tıp Fakültesi'ndeki araştırmacılar, COVID-19 teşhisi konmuş 600'den fazla hastayı içeren 84 çalışmayı inceledi. Ortalama yaş 61 ve hastaların 2/3’ü erkek, 1/3’ü kadındı. Johns Hopkins Medicine'daki çalışmaya göre, hastaların EEG (beyin dalgalarındaki anormallikleri tespit eden test) sonuçlarını incelendiğinde, COVID-19 hastalarında yaygın şekilde beyin anormalliklerinin olduğu görüldü.

Dr. Zulfi Haneef, "Beyin dalgalarının yaygın yavaşlaması, beynin genellikle çalıştığı kadar iyi çalışmadığını gösteren en yaygın bulguydu,’’ İfadesi dikkat çekiyor. Bu bize şunu anlatıyor olabilir; “COVİD-19 beynimizi yavaşlatıyor, tembelleştiriyor!”.

İlginç bir şekilde, Dr. Haneef, "yaşlı erkekler beyin dalgası değişikliklerine daha duyarlı görünüyor," diyor.

Ohio Eyalet Üniversitesi’nde görevli Dr. Assad Amin, “Hastaların EEG bulgularının çoğunun beyinde kaybı olan hastalara benzer olduğunu,” ifade etti.

Temmuz 2020'de Beyin, Davranış ve Bağışıklık Dergisi’nde yayınlanan bir önceki çalışmada, COVID-19 hastalarında, "beyinde küçük kanamalar ve insanlarda felçlere sebep olduğu," sonucunu kanıtladı.

COVID-19 enfeksiyonu ile ilişkili beyin anormalliklerinin bazıları dolaylı olarak ortaya çıkıyor. Örneğin; "akciğer tutulumu beyne daha az oksijen ulaşmasına neden olur ve kalp tutulumu daha az kan ulaşmasına neden olur”. Bunun sonucunda beyinde beslenme bozukluğu ortaya çıktığı gösterilmiştir.

Ayrıca, Pittsburgh Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Bölümü öğretim üyesi olan Dr. Arun Antony, beyni virüsün direkt etkileyip etkilemediği ile ilgilendiğini belirtti.

"Çalışmamızda bunun için doğrudan kanıtımız olmasa da, virüsün burun giriş noktasına yakın olan frontal lob değişikliklerinin baskınlığının doğrudan viral yayılmayı gösterdiğine dair bazı göstergeleri var," diyor.

Ayrıca, COVID-19 ile ilgili bu beyin değişikliklerinin bazılarının geçici olup olmadığı henüz net değil. "Bunu kesin olarak bilmiyoruz" diyor Haneef, "ancak beyin MRG anormallikleriyle ilgili birkaç rapor olduğu göz önüne alındığında, bunların birçoğu büyük olasılıkla kalıcıdır," şeklinde bir eklemede bulunuyor.

Haneef, çalışmasında, COVID-19 hastalarının % 5'inden fazlasında nöbetler gördüklerini ekliyor, bu da belirli bir düzeyde beyin hasarına işaret ediyor; "Herhangi bir beyin hasarı muhtemelen kalıcıdır, çünkü beyin kendini yenileyebilen bir doku değildir."

Haneef, bu araştırmanın virüsün ciddiyetinin ve uzun vadeli sonuçlarının altını çizdiğini söylüyor. Haneef, Baylor Tıp Fakültesi basın açıklamasında: "Birçok insan hastalığa yakalanacağını, iyileşeceğini ve her şeyin normale döneceğini düşünüyor. Ancak, bu bulgular bize uzun vadeli sorunların olabileceğini söylüyor."