Tweet |
MEHMET ERDAL
TELEFON ÇALIYOR, ANKETÖR ARIYOR
Telefon çalıyor. Eğer telefonunuz sessizde ya da sizden uzak bir yerde değilse haliyle sesi duyunca çok doğal olarak bakıyorsunuz; sizi arayan 0 212...., 0 216..., 0 312... ile başlayan bir telefon. Merak edip “Alo” diyorsunuz. Karşı tarafta anlık bir sessizlik olduktan sonra bir kadın size “... anket şirketinden arıyorum. ... yapılacak yerel seçim ile ilgili birkaç sorumuz olacak. Müsait misiniz?” diye soruyor.
Merak ettiğinizden ya da “Benim de fikrimi soruyorlar. Söyleyeyim...” diye düşünerek “Evet. Müsaitim” diyorsunuz.
Anketör soruyor, siz yanıtlıyorsunuz.
“Nerede oturuyorsunuz?”
“...”
“Kaç yaşındasınız?”
“...”
“Öğrenim durumunuz?”
“...”
“Geçiminiz?”
“...”
“2019 Yerel Seçiminde hangi partiye oy verdiniz?”
“...”
“31 Mart günü yapılacak yerel seçimde kime oy vereceksiniz?”
“Sol Parti”
“Hangi Sol Parti?”
“Adı üstünde, Sol Parti”
“Beyefendi elimdeki kâğıttan işaretlemem gerekiyor, o nedenle soruyorum: Hangi Sol Parti?”
“Hanımefendi, söylüyorum ya: Sol Parti?”
Ya da,
“Datça'da hangi adaya oy vereceksiniz?”
“...”
“Beyefendi öyle bir isim yok.”
“Var. Hanımefendi Datça'da siyasi partilerden seçime giren 12, bağımsız giren 2 kişi var.”
“Beyefendi şu sayacağım isimlerden kime oy vereceksiniz?”
“Hanımefendi ben o saydığınız isimlerden birisine değil, şu isme oy vereceğim. Söyledim.”
....
Konuşma devam ediyor ve sonunda “yeter” deyip, telefonu kapatıyorsunuz.
Anket sonuçlarının açıklanması yasa gereği olası değil ama anket firmaları anket yapmaya ve siyasi partiler ya da adaylar kendi lehlerine çıkan anket sonuçlarını İnternet üzerinden de olsa bir biçimde bütün seçmene duyurmaya, “kazanıyoruz/kazanıyorum” algısı yaratmaya çalışıyorlar; çok normal ve çok doğal.
Seçmen olarak siz siz olun, iletilen anket sonuçlarına bakın ama “Bu bana iletilen sonuçlar ne kadar doğru? Ne kadar yönlendirme amaçlı?” diye kendi kendinize sormayı da unutmayın.