Eğitim kurumlarına yönetici ataması aslında siyasi iktidar ve malum sendika açısından bir “kadrolaşma” harekatına dönüştürülmüştür. Belirli dönemlerde yandaş sendikaya üye olmayanların eğitim kurumlarına yönetici olması ise neredeyse imkansız hale gelmiştir. Malum sendika görünümlü yapı bu durumu kendisini büyütmek ve etki alanını genişletmek için sürekli kullanmıştır.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un istifa ettiği bugünlerde belirtmemiz gerekir ki söz konusu istifanın en önemli nedenlerinden biri de eğitim kurumlarına yönetici atama süreçlerinde yandaş sendika görünümlü malum yapının eskisi gibi at oynatamaması, istediklerini istedikleri kuruma yönetici olarak atayamamasıdır. Yeni bakanla birlikte bu alanda yaşanacak gelişmeleri birlikte izleyecek ve oluşacak her türlü hukuksuzluğa ve mağduriyete hızlıca müdahale edeceğiz.

Eğitim kurumlarına yönetici atama biçimi farklı dönemlerde farklı biçimlerle uygulansa da her dönemin ortak özelliği ”istenmeyeni”, “muhalif olanı” eleyecek ve sürecin dışına bırakacak bir aracın idarenin kullanımına sunulmasıydı. “Mülakat” adı verilen bu araç siyasi iktidar ve MEB yönetimlerince bir eleme ve kedine yakın olanı seçme aparatına dönüşmüş durumdadır.

Eğitim kurumlarının yöneticilerinin belirlenmesi için yapılan mülakatlarda Muğla ili bu yıl tam anlamıyla bir “kıyıma” tanıklık etmiştir. Yazılı sınav sonuçlarına göre barajı geçen pek çok öğretmen mülakat sonuçlarına göre baraj altında bırakılarak elenmiştir.

Yazılı sınav sonuçlarına etki etmeyecek şekilde mülakat notu verilmesi eğitim camiası içerisinde genel kabul gören bir yaklaşımken ve Türkiye’nin pek çok kentinde bu şekilde bir uygulama yapılırken Muğla’da yine eski “saray oyunlarının” sahnelenmeye çalışılmasına hayretle ve şaşkınlıkla izliyoruz. Ancak bu durumu kabul etmeyeceğimizin ve her zeminde arkadaşlarımızın hakkını arayacağımızın bilinmesini isteriz.

Anlaşılan o ki Muğla’da yakından tanıdığımız malum karanlık el devreye girmiş ve kendine yakın görmediği, muhalif olarak kabul ettiği öğretmenlerin elenmesi için düğmeye basmıştır. Bilinmesi gerekir ki, tüm yurttaşlar gibi öğretmenlerin de üyesi olduğu sendikalardan, sahip oldukları siyasi düşüncelerden, yaşam biçimlerinden, etnik ve dini kökenlerinden dolayı ayrımcılığa uğraması, mağdur edilmesi suçtur. Bu durum sadece öğretmenleri değil aynı zamanda da öğrencileri mağdur etmekte, eğitim haklarının ihlal edilmesine neden olmaktadır.

Eğitim Sen Muğla Şubesi  olarak Muğla Valiliğine ve Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğüne çağrımız acilen bu yanlıştan dönülmesidir. Arkadaşlarımızın yapacağı itiraz dikkate alınmalı ve yazılı sınav sonuçlarına etki etmeyecek şekilde mülakat puanı verilmesidir. Mülakatın tamamen kaldırılması en önemli çözüm adımlarından biri olacaktır. Kamuoyunu bu konuda bilgilendirmeye devam edeceğimizi ifade eder acilen bu hukuksuzluğun sona ermesi gerektiğini belirtiriz.