Tweet | Tarih: 08-02-2024 22:52 |
Melda Omay / Datça
Günaydın, desem de gün ayalı çok oldu, 6 gibi uyandım azıcık okudum, yazdım ve tekrar uyudum. 11 civarı uyandım, şimdi saat bir buçuk. Haliyle iyi günler dileyip yuvarlayayım.
Sizin Datça muhabiriniz –Mehmet Erdal-bana bir şeyler yaz dedi, seçimler hakkında mı? Evet ve şart değil, sen istemesen de politik bir kimliksin dedi. Evet ya öyleyim. Kendime tecrübeli TC vatandaşı derim hep. Altmışı geçeli beri unvanım bu. Bizim ilçede adaylar belli oldu, ortam yumuşadı epey. Düşünsenize 23 bin nüfuslu ilçede seçmen olsun 18 bin olsun. Sadece CHP’den 12 aday vardı benim bildiğim. Geçen haftaya kadar Belediye çay bahçesi acayip şenlikliydi, gelsin çaylar, gitsin çaylar. Akşam çöküp, hava soğuyunca, istemeden eve döner olmuştuk ertesi güne sözleşip. Benim oturduğum masada hep bir aday olurdu, tabii çayı biz ısmarlardık, neme lazım rüşvet neyin demesinler, herkes bir diğerinin masasını gözetliyordu. Çok sevdiğim vişneli pastayı bile alamaz oldum kendi paramla, mis gibi zam almışım Tayyip abi devletinden, Tayyipland diyorum ben bu ülkeye rejim değiştiğinden beri. Ahlak yoksunu Land de olabilir, hepimiz arasak ne isimler buluruz dimi?
Geçenlerde Kış Yüzme Maratonu madalya töreninden sonra limana indik, ODTÜ’lü genç yüzücülerle. Hadi nereye gitsek? Devlet flütçüsü bir hanım var dediler, hadi eski ismini yazayım da reklam olmasın Eklips’de. Flütçü mü hani eğlenecektik dendiyse de gittik, hiç de pişman olmadık, keşke ismini hatırlayabilsem genç sanatçının. Bak o noktada reklamını yapardım. Yan flütünü yeri geldiğinde zurna gibi kullandı, helal olsun. Bi ara baktım sahnede bir bey, gayet yakışıklı, sesi güzel. İki parça seslendirdi, indi sahneden ve mekândan gitti. Kim bu dedim. Aaa Mesut Yar’ı tanımadın mı, dendi. Hayda eski NTV zamanlarında izlerdim, tanımam gerekirdi, hadi karanlıktı diyelim. Ne uğraşıyon abim, gel burada sahne sanatçısı ol, masaları doldurursun. Kısaca sesi güzel. Şu anda bağımsız aday. Ona oy verirseniz makamına gider dilediğiniz parçayı istek yapabilirsiniz, makamda alkol olamayacağı için çay eşliğinde, alkol hiç de gerekmiyor, katılırsınız bana sanırım.
Ona mı oy versem? Projeleri arasında Datça’ya rakı üretim merkezi yapmak olduğu söyleniyor, konuşulanların yalancısıyım, şakadır tabii. Şimdi uyandım, tanıdığım, muhatap olduğum adaylardan bahsedeyim birer birer. AKP’nin adayını tanıyorum uzaktan, yabana atılır biri değil, seçilebilir yani. Ondan da bir yazı bahsedebilecek kadar Datçalıyım. O da Datçalı. Ben çakma olanından haha ha.
Şimdi bu yazı açılış olsun, kısa oldu galiba, misafir bekliyorum, (geçmiş olsun ziyareti) fırın da bozuk, zaten kaza geçirdim, kaburgamda ezik var, ağrıyor. Boşver misafir coffee içsin, niye içsin coffee? Avusturalyalı da ondan, hiç de çakma olmayan bir Datçalı, sanırım 35 yıldır burada yaşıyor, çok güzel dans eder. Dans demişken eski güzel günlerde sabahlara kadar dans edişimiz geldi, gencidik. Ne zaman 60’ı geçtim işler değişti, uykum gelir oldu, bir birayı bile bitiremez oldum. Hepiniz gençliğinizin kıymetini bilin ve bol bol dans edin, burada öyle bir mekân yok mu dediniz? İşte size fırsat, borç harç açın bi mekân. Minimal döşedik der sandalye bile koymazsınız, tarzımız var bizim olummm! Fazla bilgi için beni arayınız fikir satıyorum, sudan ucuz, zira su çok pahalı, minimal mekân diye çeşme suyu koymazsınız dimi rakıya? Hele buzları sakın çeşme suyuyla yapmayın. Merci.
Oooo ikinci yazıda kampanyasına bir servet döken aday ile geleceğim huzura. Datça’da yaşayanlar hemen bildi tabii kimden bahsettiğimi. Peki, madem haftaya görüşmek üzere, haftaya kadar kaç yazı üretirim dersiniz? Malzeme bol n’apalım? Ha? Yine eski kadın halleri, tefrika mı yapacaksın? İstersen günde üç yazı yaz, yeter ki bu ilk makalem(!) beğenilsin, karilerim beni sevsin, uzun yazmamalıyım. Okunmuyor, toplumca dikkat eksikliği var bizde. X’tır sağolsun, yoooo tik tok demeliydim daha doğru olurdu. İyi günler diliyorum. Melda Omay the seçmen.