Bugun...



Datça'nın Mikro Değil, Makro Planlara İhtiyacı Var!

Datça Belediye Başkanı Aytaç Kurt güncel bazı konularla ilgili sorularımızı yanıtlarken “Datça'nın mikro değil, makro planlarına ihtiyacı var,” dedi.

facebook-paylas
Tarih: 06-12-2024 02:27

Datça'nın Mikro Değil, Makro Planlara İhtiyacı Var!

MEHMET ERDAL

03.12.2024 günü yapılan Datça Belediye Meclisi Aralık Ayı Olağan Toplantısının bitiminde daha kürsüde iken yanına varıp Ilıca Kamping ile ilgili gelişmeler hakkında bilgisi olup olmadığını sorduğum belediye başkanı Aytaç Kurt, kendisine gelen herhangi bir bilgi olmadığını, kendilerinin de Datça'nın bir çadır ve karavan kampingine gereksinimi olduğunu bildiklerini, Datça'nın bu ihtiyacını karşılamak için çalıştıklarını ifade ettikten sonra sormam üzerine çadır ve karavan kamping alanı için düşünülen yerin Kızlanaltında boğa güreşlerinin yapıldığı yer olduğunu söyledi. Başkan Aytaç Kurt bu yeri aynı zamanda çocukların optimist ve kış sporlarını yapacakları bir alana dönüştürmeye çalıştıklarını belirttikten sonra “Şimdi bazı şeyleri, 'engeller çıkınca olmadı, yapamadılar' dedirtmemek için engelleri aşıp 'Burayı böyle yapacağız' diyecek hale gelecek bir akılla yola çıktık,” dedi.

ADA'NIN (DATÇA'NIN) PLANLANMASI LAZIM

Yani mevcut yasalarda istediğinizi yapmanızı engelleyen problemler mi var?

“İmar planlarının çıkmamasının sebeplerine baktığımız zaman, işte 'Tarımdan görüş al' diyor. Tarımdan görüş alıncaya kadar orada yaptığınız bütün planlamalarda başa dönmek zorunda kalıyorsunuz. Buna benzer sorunların halledilmesi lazım. Datça'nın mikro değil, makro planlarına ihtiyacı var. Ada'nın (Datça'nın) planlanması lazım.

Bakın 'gemi yanaşma yerimiz' yok. 'Çekek yerimiz' yok. Bunlarla ilgili problemleri aşmadığımız sürece Ada'nın (Datça'nın) birçok problemi birbirleriyle bağlantılı hale gelmiş. Bütün problemler birbirinin içerisine girmiş. Bunları aşmadan öteki sorunu ortadan kaldıramıyoruz. Mesela, adam, dün Kaş'tan Çeşme'ye kadar bütün sahillere yolcu taşımacılığı yapıyordu; sadece Datça'yı atlayarak. Yani Datça'ya misafirlerimizin deniz yoluyla gelmemesi sebebini ortadan kaldıramazsak, buradaki esnafın, işte bugün görüyoruz, birçok esnaf işyerini kapattı. Yani müşteri gelmiyor. Bu sorunlar bir tane, iki tane değil ki!.. Denizden gelen yolcu sorun, karadan gelen yolcu sorun.

Bu adanın, bu coğrafyanın güzelliğini doya doya yaşayacak insanları çoğaltmamız lazım. İnsanlar mutsuzsa, geliri yoksa orada yaşamak istemez. Bakın, bugün 'planlama' dediğim sadece 'imar' anlamında değil, esnaflarla da ilgili sorun. Şöyle: Bir yerde 5 tane esnaf varken oraya istediğiniz kadar ruhsat verirseniz o 5 esnafın kazancına da ortak olunca bu kez onlar da batıyor, onlar da zarar ediyorlar... gibi bir sürü yasal boşluklar var. Bunların giderilmesi gerekiyor...”

PLANIN OLMADIĞI YERDE PROJE DE OLMAZ!

Konuşmanızda değinirsiniz diye beklemiştim, değinmediniz: Datça Yat Limanı ile ilgili mahkemenin “İtiraz yolu kapalı” olacak şekilde karar verdiği ve ruhsatı iptal ettiği, “Bu yer uygun değildir” dediği söyleniyor. Ne diyorsunuz?

“O konuyu görüşüyorum, süreç daha devam ediyor. Mahkeme şöyle karar veriyor: 'Bunlar yerine getirilir ise... ' diyor. Hani mahkemenin tespit ettiği konular var ya o olayda, işte 'ÇED raporunu neye göre gidip aldın?' gibi... Yani bunlar yerine getirilir ise tekrar olma olasılığı tarafı da var.

30 sene önce yapılan bir plan bu (geçen) süreçte olmadıysa bundan sonraki coğrafya da değişmiştir artık. İhtiyaçlar farklılaşmıştır. Kentin gelişimi değişmiştir. Limanın o günkü şartlarda doğru ama bu süreçte oluşan kent başka türlü oluşmuştur. Bugün başka bir ihtiyaç doğmuştur. Bugün başka yere de olabilir. Yani şu anki yerde olmamasının sebebi olan sorunlar ortadan kaldırılmış, başka bir yerde olmuştur. Planlı bir marinadan ya da buna benzer bir yerden razıyız ama bir şeyi hep yanlış tartışıyoruz. Özellikle son zamanlarda daha gelişti bu, bir şeyi bilimsel, akılcı, o konuda yetkili kişilerle değil, halk diliyle, örneğin 'Marina olacakmış-olmayacakmış' gibi tartışıyoruz. Yahu siz neyi tartışıyorsunuz? Burada plan yok. Planın olmadığı bir yerde bir şeyin olma ihtimalini tartışmak, toplumu karşı karşıya getirmek doğru değil. Biz bu süreçleri yaşadık. Geldiğimiz noktada 'Böyle bir şey yapılamaz' denilmiş. Tamam, yapılmasın ama yarın eksiklikler tamamlanır da yapılır hale getirilir ise yönü de var.

Önce orada bir plan olacak, planın yanında bir proje olacak, bu projenin tartışmasını o zaman yapacağız. Plan yok. Planın olmadığı yerde proje mi olur? Datça Yat Limanının geldiği nokta bu. Buranın planı yok. Temel problem bu. Bir şey varken, bunu ortadan kaldırmadan diğerlerini tartışmanın mantığını pek kuramıyorum...

Billurkent'in karşısında da aynı durum var. Oraya bir sürü bina yapıldı. Orada plan iptali var. Şimdi o alanda plan yok. Sen oraya herhangi bir şey yapamazsın. Plan olmayan yere proje yapılır mı? Yapılmaz.”

 




Bu haber 1123 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YEREL YÖNETİM Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI