Tweet |
MEHMET ERDAL
BERKİN ELVAN YAŞASAYDI 26 YAŞINDA OLACAKTI
Datça'nın merkezinde bulunan Berkin Elvan yontusu önünde 130. kez gerçekleştirilen Adalet ve Barış buluşması sırasında yapılan basın açıklaması öncesi Aydın Bodur kısa bir açıklama yaparak şunları söyledi: “Babası Sami Elvan, Berkin için yapılan bu Anıt’ın açılışında okunan mektubunda: 'Biz Berkin’in ailesi olarak sadece barış ve adalet istiyoruz… Dileğimiz başka Berkinler, başka çocukları kaybetmemek, tüm çocukların hak ettikleri gibi mutlu yaşamalarıdır' demiş. Onun için buluşmalarımızın ismi 'Barış ve Adalet buluşmaları”...
Burada hemen her hafta bir sürü adaletsizliği dile getirdik. Berkin Elvan’ın doğum günü de olan bu hafta da birinci basamakta eziyet gören sağlık çalışanlarının uğradığı adaletsizliğe ses çıkartmak üzere Sağlık Çalışanlarının grevine destek vermek için de buradayız… Sağlık Meclisi Girişimin bir açıklaması var…”
SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZIN YANINDAYIZ
Aydın Bodur'un kısa açıklamasından sonra Solmaz Sarı Datça Sağlık Meclisi Girişimi'nin basın açılamasını okudu: “Sağlık ve Sosyal Hizmetlerin çoğaltılması ve eşit-hakça erişimin sağlanması için harekete geçen Sağlık Meclisi Girişimcileri olarak Sağlık Çalışanlarımızın Yanındayız: Onların Mücadelesi Hepimizin Sağlığı İçindir!
Bizler, toplumun farklı kesimleri olarak, aile sağlığı merkezlerinde fedakarca hizmet veren hekimlerimizin, ebelerimizin, hemşirelerimizin ve tüm sağlık çalışanlarımızın mücadelesine destek olmak için buradayız. Sağlık sistemimizin temel taşları olan bu emekçiler, bugün sadece kendi hakları için değil, hepimizin nitelikli ve erişilebilir sağlık hizmetine ulaşması için seslerini yükseltmektedir.
Aile sağlığı çalışanlarının talepleri, tüm toplumun sağlık hakkını doğrudan ilgilendiren haklı taleplerdir:
Daha kaliteli ve nitelikli sağlık hizmeti için çalışma koşullarının düzeltilmesi: Sağlık çalışanlarının her bir hastaya yeterli zaman ayırarak, etkin bir şekilde tedavi ve takip yapabilmeleri için daha insani koşullar talep ediyorlar.
Hastaların müşteri gibi görülmesine karşı duruş: Sağlık ticaret değil, temel bir insan hakkıdır. Sağlık çalışanlarımızın bu anlayışa karşı verdiği mücadele toplumun vicdanını temsil etmektedir. Yenidoğan bebek ‘çetelerinin’ sebep olduğu ölümlerin önüne sağlıkta özelleştirme yerine sağlığın temel insan hakkı ve sosyal devletin gereği olduğu kabulü ile geçilebilir…
Tedavi bağımsızlığının korunması: Sağlık çalışanlarımızın, hastalarının ihtiyaçlarına göre en doğru tedaviyi uygulayabilmesi için mesleki özerkliklerinin kısıtlanmasına son verilmelidir.
Erişilebilir ve ücretsiz sağlık hizmeti: Herkesin sağlık hizmetine eşit ve ücretsiz erişim hakkı anayasal bir gerekliliktir ve bu hak korunmalıdır.
Bugün sağlık çalışanlarımız, tükenmişlik noktasına getiren koşullara rağmen halk sağlığını savunmaya devam ediyor. Ancak, onları desteklemek hepimizin sorumluluğudur. Bu mücadele sadece onların değil, hepimizin daha iyi bir sağlık sistemine kavuşması içindir.
Sağlık çalışanlarımızın yanındayız! Taleplerinin yerine getirilmesi, hepimizin daha sağlıklı bir geleceğe ulaşması anlamına gelir. Bu mücadelede tüm toplum olarak onların sesine ses katmalıyız.”