MEHMET ERDAL

     “Marmaris Artık Yeter” platformunun düzenlediği “Geçinemiyoruz” yürüyüşü, bugün(13 Mart) saat 14.30'da Uzunyalı girişindeki Ketenci Otel önünden başladı.

      Elektrik, akaryakıt, gıda zamlarına, yoksulluğa ve sefalete karşı yürüyoruz; tencereni, tavanı, komşunu al da gel çağrısı ile yapılan yürüyüşe Marmarislilerin ilgisi yoğun oldu.

     “Geçinemiyoruz” pankartı arkasında yürüyen ve Atatürk Meydanına kadar sloganlar atan yüzlerce Marmarisli arasında Marmaris Belediye Başkanı CHP'li Mehmet Oktay da vardı.

     Pek çok siyasi partinin, demokratik kitle örgütünün ve geçim sıkıntısı çeken yurttaşın katıldığı yürüyüş yarım saat sürdü.

     Yürüyüş sonrası, Atatürk meydanında, platform bileşenlerinden Hafize Kaya, platform adına önceden hazırlanan basın açıklamasını okudu; basın açıklamasından sonra, isteyen Marmarisliler söz alarak kısa birer konuşma yaptılar ve dertlerini dile getirdiler.

     Okunan basın açıklaması şu ifadeleri içeriyordu:   

    “Artık Yeter!

     Sözü çok uzatmadan iki çift lafımızı söyleyelim.

     İlk sözümüzü hükmedene, karar alana ve uygulayana, yani AKP iktidarına söylüyoruz:

     “Geçinemiyoruz!”

     Temel ihtiyaç mallarına ulaşamıyoruz, kiramızı ödeyemiyoruz, çocuklarımızın ihtiyaçlarını karşılayamıyoruz, şehir içi toplu ulaşım araçlarına bile binerken iki kere düşünüyoruz, arabamıza yakıt alamıyoruz, dükkânımızın giderlerini karşılayamıyoruz. Özetle sağlık, eğitim, barınma, ulaşım, beslenme gibi en temel insani ihtiyaçlarımızı bile karşılayamaz olduk. Bu şehirde bir ailenin oturabileceği en ucuz evin kirası üç bin lira, basit bir market harcamasının faturası yüzlerce lira, donarak oturduğumuz evlerimize gelen elektrik faturaları bin liralarla ölçülüyor…  Bu listeyi sabaha kadar uzatabiliriz.

     AKP iktidarına buradan sesleniyoruz ve uyarıyoruz:

     Üç-beş müteahhite ve yandaş gruplara akıtılan milyarlarca liranın sorumluluğunu almayacağız.

     Yanlış ve bilimden uzak ekonomi politikalarınızın faturasını ödemeyeceğiz.

     Kutuplaştırıcı ve ayrıştırıcı dilinizin sosyal ve ekonomik sonuçlarına katlanmayacağız.

     Ülkemize ve geleceğimize sahip çıkıyoruz! Artık Yeter!

     İkinci sözümüz emeğiyle geçinen, bu ülkeyi küllerinden var edip ayağa kaldıran, her tuğlasına alın terini akıtmış, ülkenin sanatını, bilimini üreten, dürüst ve namuslu halkımızadır:

     Gün; emeğine, alın terine, geleceğine sahip çıkma günüdür arkadaşlar! Gerektiğinde evindeki iki çift çoraptan birini paylaşmayı onur sayanlar, bugün de ekonomik zulme karşı durmak zorundadır.    Biz kimseden sadaka istemiyoruz. Emeğimizin karşılığını, insanca yaşamamıza yetecek olanı istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti, kimsenin çiftliği, kasası, ailece yönettiği şirketi değildir. Burası bizim evimiz, yuvamız, vatanımızdır! Tüm halkımızı birlikte mücadele etmeye, ülkesine sahip çıkmaya ve bu gidişata dur demeye çağırıyoruz ve taleplerimizi yineliyoruz:

     Temel ürünlere, elektriğe ve akaryakıta yapılan tüm zamlar derhal geri alınmalıdır,

     Piyasacı, halktan kopuk, özelleştirmeci ekonomi politikalarından vazgeçilmelidir,

     Esnafa, çiftçiye, üreticiye destekleyici paketler hazırlanmalı ve derhal yürürlüğe girmelidir.

     Sabit gelirle yaşayan tüm emekçilerin maaşlarında günün koşullarına uygun iyileştirmeler yapılmalıdır.

     Bıçak kemiğe dayandı, ARTIK YETER! “