Tweet |
Yaklaşık 6 aydır dar ve geniş anlamda toplantılarla biraraya gelen 1980 öncesi değişik sol gençlik örgütleri içinde yer almış bireylerden oluşan topluluk, kendi içerisinde bir platforma dönüştü.
Etkinlik Bitez Tolaman Otel’de gerçekleşti. Yağışlı havaya karşın manifestonun açıklanmasında 100’ün üzerinde platform katılımcısının yer alması dikkatlerden kaçmadı. Oldukça hareketli, heyecanlı ve adeta konferansa dönüşen bir atmosferde geçen etkinlik sabah 10’da başlarken, karşılıklı sohbetlerle saat 14.00’e değin sürdü. Katılımcılardan ressam Bünyamin Pehlivan bu durumu; “Evet dört saat uzun görünebilir. Ama konuşacağımız, paylaşacağımız şeyleri bir hayli biriktirmişiz. En önemlisi birbirimizi çok özlemişiz. Yoldaş buluşması böylesi doyumsuz, bitimsiz bir mevzudur. Dört saat yetersiz dahi geldi. Göz açtık, kapadık, tekrar açtık ki; bitmiş. Bu buluşma burada bitmez. Yürüyecek hayli zor, ışıklı, uzun ve destansı bir yolumuz var” sözleri izah etti.
Doğer: “Geleneğimiz, Aynı Zamanda Geleceğimiz Olacak.”
Etkinlikte açılış konuşmasını yapan Aydın Doğer; “Bizler uzun süredir bir araya gelerek titizlikle oluşturduğumuz platformumuzu kamuoyuna açıklıyoruz. Bizler devrimciyiz, sosyalistiz, komünistiz, mücadeleden kaçmayan, yılmayan, baskı ve işkencelere boyun eğmeyen yurtseverleriz. Bugün tam da bitti denilen yerden, yeniden başlayanlarız. Çünkü biz hiç bitmedik. Belki dallarımızı kırdılar ama baharın gelişini engelleyemediler. Bugün biz biraz da baharın müjdesini veriyoruz. 1980 öncesinin tüm sol gençlik örgütlerinin sahibiyiz. O bizim geleneğimizdir. Bugün gelenek ayakta. Geleneğimiz aynı zamanda geleceğimiz olacak. Bunu dost, düşman görecek. Gelinen noktada Bodrum, solun kalesi olarak adlandırılıyor. Dediğim gibi; ‘Geleneği olmayanın, geleceği de olmaz.’ Eğer Bodrum’da sol gençlik örgütlerinin 1980 öncesi mücadele ile yarattığı o onurlu gelenek olmasaydı, bu yarımada Türkiye’de parmakla ve imrenilerek gösterilen bir coğrafya olmazdı. Gericiliğin en azgın dönemlerinde dahi bu kent kendisini koruyabildi ise, teslim olmadı ise 1980 öncesi o şanlı geleneğin, bunda belirleyici etkisi var. Gelenek yaşıyor, devrimciler savaşıyor. Bodrum için, memleket için savaşıyor. Ranta karşı, yağmacı iktidara karşı, külliye adı altında dayatılan gericilik üssüne karşı savaşıyor. Koylarımız için, ormanlarımız için savaşıyor. Devrimciler güncel haliyle faşizme, yağmacılığa karşı Bodrum’un ve memleketin en önemli güvencesidir,” görüşlerine yer verdi.
Kerim Cangır: “Bizi Dayanışma Yaşatır.”
Doğer konuşmasının bitiminde mikrofonu Bodrum siyasetinin duayen isimlerin Bodrumlu doktor Kerim Cangır’a verdi. Cangır konuşmasında; “Yüzü aşkın bir toplamla bu ilk kamuoyuna açık toplantımızı yapmamız elbette önemlidir ama kişisel görüşüm şu anda Bodrum’da bizim ile aynı siyasi frekansta 1000’in üzerinde yoldaşımız var. Bu dostlarımıza da ulaşmamız gerek. Sol geleneğin bugünkü Bodrum’un aydınlık fotoğrafında belirleyici etkisi olmuştur. O geçmişi hepimiz yaşadık bu bereketli topraklar üzerinde. Halen de yaşıyoruz. Mücadeleye dün olduğundan daha istekli devam ediyoruz. Unutmamamız gerek bir önemli konu da; salt siyasal birliktelik değil bizimkisi. Dayanışmayı da her boyutta en üst seviyede tutmamız gerek. Birbirimizin sağlık, eğitim, barınma gibi sorunlarında mutlak bir dayanışma gereklidir. Sistem hayatı giderek zorlaştırıyor. Bizlerde buna karşı dayanışmamızla bir nebze olsun bu ağırlaşan yükü azaltabiliriz. Çağımızın ve ülkemizin en önemli sorunlarından birisi yabancılaşmadır. İnsanlar birbirlerine, komşularına, ülkelerine en önemlisi kendilerine yabancılaşıyorlar. İnsansızlaşıyorlar. İnsansızlaşmayı ve yabancılaşmayı dayanışma ile aşacağız. Bizi dayanışma yaşatır. Bu arada geçmiş siyasal birikimimizi günümüz gençliğine aktarabilmemiz gerekir. Gençliğin buna ihtiyacı var. Bizim için ise bu ertelenemez bir görevdir. Gençliği yozlaşmadan, lümpenleşmeden, uyuşturucudan kurtaracak olan bilimin, felsefenin, kültürün, siyasetin esaslı taşıyıcısı bizleriz. Darbeler ve azgın gerici dönemler arada önemli kopukluklar yaratmış olsa da, biz bu bağı tekrar kurabilecek yetenekte ve güçteyiz,” diye konuştu.
Güneşin Sofrası Platformu, Manifestosunu Açıkladı
Son olarak 1980 öncesi Bodrum’daki sol gençlik örgütlenmesinin önemli öznelerinden Aydın Öncel’e söz verildi. Öncel de 1980 öncesi Bodrum sol siyasetinin bazı özelliklerine değinerek; “Güneşin Sofrası, Bodrum’da toplumsal dayanışma, eşitlik ve adalet arayışını doğa ve insan hakları temelinde buluşturan sol-sosyalist bir harekettir. Görevimiz, tarihsel solun ve sosyalizmin değerlerini ve deneyimlerini yeni nesillere aktarmak, geçmiş dönemdeki farklılıklarımızı bir kenara bırakarak, ortak idealler doğrultusunda güçbirliği oluşturmaktır. Çevresel, sosyal, siyasal ve ekonomik sorunlara karşı yerelden ulusala ses getiren çözüm önerileri sunarak, toplumsal belleği güçlendirmek ve sivil toplum dayanışmasının en güçlü örneğini Bodrum’da sergilemektir,” ifadelerini kullandı.
Öncel daha sonra, Güneşin Sofrası Platformu’nun manifestosundan önemli bölümleri dile getirdi.
10 Ay, 10 Günlük Devrimciler
Oldukça uzun süren etkinlikte katılımcılar birlikte hatıra fotoğrafları çektirdiler. Türkülere ve marşlara, birlikte eşlik ettiler. Hep birlikte çekilen toplu fotoğrafın ardından; “Faşizme karşı omuz omuza” sloganını attılar. Günün maskotları; Zeynep ve Mir Bahattin Demir çiftinin çocukları bugün 10 ay 10 günlük olan Alvin ve Lavin oldu. Anne Zeynep Demir: “İkizleri ilk kez bu kadar uslu, keyifli, ortama ilgili gördüm. Adeta atmosferin farkında gibiydiler. Kahvaltıda yedirmek istediklerimi dahi ret edip, konuşmaları izlediler. Anne olarak bu anlamlı buluşmada ikizlerimin en genç devrimciler olarak nitelenmesi de gururumu okşamadı değil. Bu kültür, bu dünya görüşü çocuklarımıza bırakabileceğimiz en mühim miras olsa gerek diye düşünüyorum,” diyerek duygularını dile getirdi.
GÜNEŞİN SOFRASI PLATFORMU MANİFESTOSU
GÖREVİMİZ:
Güneşin Sofrası, Bodrum’da toplumsal dayanışma, eşitlik ve adalet arayışını doğa ve insan hakları temelinde buluşturan sol-sosyalist bir harekettir. Görevimiz, tarihsel solun ve sosyalizmin değerlerini ve deneyimlerini yeni nesillere aktarmak, geçmiş dönemdeki farklılıklarımızı bir kenara bırakarak ortak idealler doğrultusunda güç birliği oluşturmaktır. Çevresel, sosyal, siyasal ve ekonomik sorunlara karşı yerelden ulusala ses getiren çözüm önerileri sunarak, toplumsal belleği güçlendirmek ve sivil toplum dayanışmasının en güçlü örneğini Bodrum’da sergilemektir.
HEDEFLERİMİZ:
Güneşin Sofrası olarak hedefimiz; toplumsal duyarlılığı artırarak Bodrum’da ve Türkiye genelinde daha adil, doğaya ve insana saygılı, dayanışma temelli bir toplumu yeşertmektir. Geçmişin birikimlerini yeni kuşakların enerjisiyle harmanlayarak, Bodrum’un tarihi ve doğal değerlerini koruyan, kalıcı ve güçlü bir dayanışma hareketi oluşturmayı, toplumun her kesimini dayanışma ruhuyla bir araya getirerek daha adil bir dünya inşa etmek için örnek bir model oluşturmayı amaçlıyoruz.
BODRUMDA ÖNCELİKLİ TEMEL HEDEFLER:
*1. Çevreye Saygı ve Koruma:
Ekolojik dengenin korunması ve çevresel tahribatın önlenmesi adına hukuki, sosyal ve kültürel çalışmaları desteklemek, Kıyı işgalleri, orman tahribatı ve rant projelerine karşı durarak Bodrum’un doğal varlıklarını koruma sorumluluğunu üstlenmek.
*2. Toplumsal Dayanışma ve Yardımlaşma:
Toplumun tüm kesimlerine ulaşan, sosyal adaleti destekleyen ve dayanışmayı teşvik eden projeler geliştirmek. Bodrum’da eğitim, barınma, sağlık gibi temel haklara erişimi kolaylaştırarak sosyal dokuyu güçlendirmek.
*3. Hak Savunuculuğu:
Her bireyin temel haklarına sahip çıkarak, adalet ve eşitlik prensiplerine dayalı bir yaşamın sağlanması için çalışmak. Tarihsel solun değerlerini temel alarak, hak mücadelelerine öncülük etmek ve toplumsal vicdanı harekete geçirmek.
*4. Sürdürülebilir Yaşam:
Sürdürülebilir yaşam anlayışını yerleştirmek için çevre dostu uygulamaları hayata geçirmek ve ekolojik bilinci yaygınlaştırmak. Bodrum’un doğal kaynaklarını koruma ve gelecek nesillere yaşanabilir bir çevre bırakma hedefiyle hareket etmek.
*5. Kuşakları Buluşturmak ve Toplumsal Belleği Güçlendirmek:
Tarihsel solun birikimlerini ve değerlerini genç kuşaklara aktarmak; geçmişin deneyimlerinden beslenerek toplumsal dayanışmayı yeniden canlandırmak. Farklı nesilleri bir araya getirerek güçlü bir örgütlenme modeli oluşturmak.
*6. Toplumsal Katılım ve Geniş Kapsamlı Eylemler:
Bodrum ve Türkiye’nin siyasi, toplumsal, sosyolojik ve ekolojik sorunlarına duyarlı geniş kitleleri harekete geçirecek etkinlikler düzenlemek. Küçük ölçekli basın açıklamalarıyla sınırlı kalmamak; çevre tahribatı, ekonomik adaletsizlikler, kadın cinayetleri, insan hakları ihlalleri, yüksek yaşam maliyetleri, hayvan haklarının ihlalleri gibi ülkemizin temel sorunlarına dikkat çekerek daha geniş katılımlı eylemler ve farkındalık kampanyaları düzenlemek.
*7. Yerel Sorunlara Duyarlı Olmak:
Bu çerçevede, Bodrum özelinde trafik sorunları, düzensiz kentleşme, artan kira fiyatları, kıyı ve orman alanlarının işgali gibi yerel meselelere çözüm aramak; ulusal sorunları da kapsayan bir dayanışma ve eylem kültürü geliştirmek.
*8. Tarihsel solu ve geçmiş dönemlerdeki coşkumuzu, sevincimizi, yasımızı, kederimizi bizlere anlatan şarkı, marş ve ağıtlarımızı unutturmamak amacı ile çalışmalarda bulunmak.
*9. Ülkemizde ve dünyada sosyalizm yolunda iz bırakan günleri unutmamak için anmalar, seminerler, paneller düzenlemek.
*10. Siyasi, Sosyolojik ve Ekolojik Sorunlara Karşı Tavrımız:
Güneşin Sofrası olarak, Türkiye’nin ve Bodrum’un karşı karşıya olduğu sorunlara karşı sosyalist bilinçle, örgütlü ve kalıcı çözümler üreten bir tavır sergilemek.
*11. Emekçilerin sorunlarına farkındalık yaratmak.
Bu bağlamda:
*Siyasi Adaletsizlikler:
Toplumsal ve siyasi hakların kısıtlanmasına, ifade özgürlüğüne yönelik baskılara, hukuki adaletsizliklere karşı farkındalık yaratmak ve çözüm odaklı projelerle katkıda bulunmak.
*Sosyolojik Sorunlar:
Artan gelir eşitsizliği, yüksek enflasyon ve işsizlik gibi sosyoekonomik baskılarla mücadele eden toplum kesimlerine destek olmak; Bodrum özelinde barınma ve istihdam gibi temel insan haklarını savunmak.
*Ekolojik Tehditler:* Bodrum’da ve ülke genelinde ekolojik dengeyi tehdit eden projelere karşı durarak; orman yangınları, kıyı işgalleri, akarsu ve dere yataklarının imara açılması gibi çevresel yıkımları önlemek adına yerel ve ulusal düzeyde çalışmalara katılmak.
*Çocukların, gençlerin, kadınların ve engellilerin toplumsal yaşamdaki etkinliklerini arttırmaya ve yerel karar alma mekanizmalarında aktif rol almalarını sağlamaya yönelik çalışmaları desteklemek,
SONUÇ:
Güneşin Sofrası olarak; Bodrum ve Türkiye’nin sorunlarını bütüncül bir bakış açısıyla ele alarak, sol ve sosyalist düşüncenin süzgecinden geçirerek, toplumu bilinçlendiren, dayanışmayı güçlendiren, geniş kitleleri kapsayan bir dayanışma modeli sunmayı hedefliyoruz. Toplumun vicdanını harekete geçirerek adil, eşitlikçi ve sürdürülebilir bir dünya inşa etmek için kararlıyız. Bu hedefler doğrultusunda tüm üyelerimiz ve destekçilerimizle birlikte çalışarak geleceğe dair güçlü bir iz bırakacağız.
Haber: https://bodrumhaberi.com/2024/11/17/bodrumlu-devrimciler-gunesin-sofrasinda-bulustu/