MUSTAFA TUNCAELLİ / MUÇEP

11 Nisan’dan bu yana Bayır’da Direniş Çadırı kurup, sabah-akşam 24 saat nöbet tutup yaşam alanlarımızı korumak ve Çimento Fabrikası yaptırmamak için fiili mücadele yürüten bizlerin hukuk alanında mücadelemiz de sürüyor. Hukuk alanında mücadelemiz iki ayrı koldan yürütülmekte. Birincisi Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na karşı yürüttüğümüz ÇED İptal davası diğeri de Menteşe Belediyesi’ne karşı açtığımız Yapı Ruhsatı İptal Davası. Yapı Ruhsatı İptal davasında istediğimiz Yürütmeyi Durdurma talebimiz mahkemece kabul edilmemiştir. Bizler de bir üst mahkemeye itirazımızı yaptık. İtirazımız İzmir Bölge Adliye Mahkemesi’nde görüşülecektir.

BİZİ ÜZEN ŞEY

Esas üzüldüğümüz karar ÇED İptal davası açtığımız 2 Nolu İdare Mahkemesi’nin kararıdır. ÇED İptal davamız 27-01-2022 tarihinde Menteşe Kent Konseyi, Akdeniz Yeşilleri Derneği ve 8 köylümüz adına 2. İdare Mahkememizde açılmıştır. Mahkeme davamızı kabul etmiş ve 14-04-2022 tarihinde aldığı ara kararla 25.000TL keşif ve bilirkişi avansı ile 571,90TL Keşif Harcı’nın bir haftalık kesin süre içinde yatırılmasını istemiştir. Talep yerine getirilmiş ve bilirkişi avansı ve keşif harcı Kent Konseyi tarafından yatırılmıştır. Araya Ramazan Bayramı girmiş ve bayram sonu keşif heyetinin tespiti ve keşif gününün ilanını beklerken mahkeme ilginç bir karar almıştır. Mahkemeye yeni bir bilgi ve belge sunulmamışken, mahkeme kendi kararını bozmuş ve 09-02-2022 tarihinde iki üyenin oluru, bir üyenin itirazı ile oyçokluğuyla davanın süreaşımı nedeniyle reddine karar vermiştir. (Neden sizce?)

ÇİMENTO YIKIM PROJESİ

Çimentocu firmanın iptal edilmiş 1. ÇED dosyasının kopyası olan ve ikinci bir firma kurarak hazırlatıp, onaylattığı ve yeni bir bilirkişi tarafından incelendiğinde kesinlikle iptal edileceğine inandığımız “2.ÇED” Sözde “Olumlu” raporuna karşı açtığımız ÇED İptal davası süreaşımı nedeniyle reddedilince çimentocu firma önemli bir avantaj elde etmiş ve yıkım projesini yapabilmek için zaman kazanmıştır. 2 Nolu İdare Mahkemesi’nin kararına Danıştay’da itiraz edilecektir ama Danıştay ne zaman davaya bakacaktır? Danıştay’ın davaya bakma ve karar verme süreci Çimento Yıkım Projesinin yapılmasını engellemediği için atı alan Üsküdar’ı geçecek bu süre içinde Çimento Fabrikası yapımı bitecektir. Geç gelen adalet, adalet olmayacaktır.

YIKIM PROJESİ İÇİN BİR DİZİ GÖRÜŞME

Çimento Yıkım Projesinin uygulanması bir an önce durdurulmalıdır. Bunun için Belediye tarafından verilen Yapı Ruhsatı şu veya bu gerekçe ile iptal edilmeli ya da mahkemece Ruhsat İptal Davasında Yürütmeyi Durdurma Kararı verilmesi gerekir. Bizler MUÇEP Menteşe Meclisi, Deştin Çevre Platformu ve Bayır Çevre Komitesi üyelerinden oluşan Çimento Fabrikasına Hayır Yürütme Kurulu olarak ÇED İptal Davamızın 09 Mayıs Pazartesi günü süre aşımı nedeniyle reddedilmesi üzerine Çimento Yıkım Projesinin hukuki olarak durdurulabilmesi için Menteşe Belediye Başkanı ile görüşme, Meclise gidip MUĞLA Milletvekilleri ile görüşme, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşme vb. bir dizi girişimde bulunma kararı aldık. 13 Mayıs Cuma günü heyet olarak gidip Menteşe Belediye Başkanı ve idari ekibiyle görüşme ve öğleden sonra da idare mahkemesi önünde ÇED İptal davamızın süre aşımı nedeniyle iptal edilmesini protesto eden basın açıklamamızı yaptık. 17 Mayıs Salı günü de TBMM’ne gidip mücadelemizi CHP Grup toplantısına taşıma, hangi partiden olursa olsun Muğla Milletvekilleri ile görüşme ve ayarlanabilirse CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşerek Çimento Yıkım Projesini engellemek için desteğini almayı planladık.

BAYIR DİRENİŞ ÇADIRI ÖNÜNDEN YOLA ÇIKIŞ

Bu doğrultuda 30 kişilik bir araç kiralayarak 16 Mayıs Pazartesi akşamı saat 23:30 da Bayır Direniş Çadırı önünden yola çıktık. Sabah Ankara’daydık. Katılımcılarımızın bir kısmı Anıtkabir’i ziyaret ederken bir grup arkadaşımız da ön görüşmeleri yapabilmek için TBMM’ne gitti. Anıtkabir’i ziyaret eden grubumuz da CHP Grup toplantısından önce meclise geldi ve hep birlikte grup toplantısına katıldık. Toplantı sonunda "Çimentocu Şirket, Muğla’yı Terk Et” ve “Deştin Çayı Özgür Akacak” sloganları atarak dikkat çekmeye çalıştık.

KILIÇDAROĞLU İLE GÖRÜŞME

Grup toplantısı sonrası CHP Muğla Milletvekilleri Burak Erbay, Süleyman Girgin ve Suat Özcan’ın yardımlarıyla Muğla grubu olarak CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşme yaptık. Kemal Bey’e ÇED İptal davamızın önce kabul edildikten sonra süre aşımı bahanesiyle nasıl reddedildiğini, Çimentocu şirketin yıkım projesini gerçekleştirmek için var gücüyle çalıştığını, bizlerin ise yaklaşık iki aydır sabah-akşam 24 saat Direniş Çadırında yaşam alanlarımızı korumak ve çimento fabrikası yıkım projesinin önlenmesi için nöbet tuttuğumuzu, bu yıkım projesinin bir an önce durdurulması gerektiğini, yoksa iş işten geçtikten sonra gelecek adaletin adalet olmayacağını bunun için tek şansımızın Menteşe Belediyesi’nin verdiği Yapı Ruhsatın iptalinden geçtiğini bu konuda kendisinden yardım talep ettiğimizi dile getirdik. Kemal bey de elinden gelen yardımı yapacağını, bu konuda Ali Öztunç’u gerekirse Muğla’ya gönderebileceğini, Milletvekillerinin ve Belediye Başkanının bu konuda yapılması gereken ne varsa yapması gerektiğini, konuyla ilgileneceğini söyledi. Genel Başkanın yanından umutlu ayrıldık.

MECLİS BAHÇESİNDE MİLLETVEKİLLERİYLE DEĞERLENDİRME

Meclis bahçesinde Muğla grubu olarak üç milletvekilimiz ile birlikte bir değerlendirme toplantısı yaptık. Çimento Yıkım Projesinin hızla ilerlediğini ve bunu durdurmak için ne yapılacaksa bir an önce yapılması gerektiği konusunda mutabakata vardık. 27 Mayıs’ta Muğla’da milletvekillerimiz, Ali Öztunç, Belediye yetkilileri, çevreci avukatlar ve bizler ortak bir toplantı yaparak bir çözüm üretilmesi kararlaştırılmıştı. Bugün, toplantının 26 Mayıs, Perşembe günü saat 19:30’da Menteşe Konakaltı İskender Alper Kültür Merkezi’nde yapılacağı bilgisi geldi. Bütün çevre dostlarını Konakaltı’na bekliyoruz.

Mecliste iken bütün Muğla Milletvekilleri ile görüşme yapmak istedik ama hepsi Ankara’da bulunmadığı için görüşemedik. Öğlenden önce meşgul olduğu için görüşemediğimiz Ak Parti Milletvekili Yelda Erol Gökcan ile saat 19:00 dan sonra görüşebildik.

1.ÇED VE 2. ÇED RAPORU

Yelda hanıma 1. ÇED’in mahkemece iptal edildiğini, 2.ÇED’in ise bu iptal edilen ÇED’in bir kopyası olduğunu, normalde geçerli olmaması gerektiğini, belediyelere ve muhtarlıklara bilgi verilmediği için itiraz edilmediğini, itiraz edilmediği için de onaylandığını söyledik. Bu 2.ÇED’in iptal davamızın önce kabul edilip, sonra da süre aşımından dolayı reddedildiğini, buna Danıştay’da itiraz edeceğimizi ama bu sürenin çok uzun süreceğini, Çimento Yıkım Projesini engellemek için çok geç olacağını, Muğla’yı gerçekten korumak istiyorsak öncelikli işimizin ÇED’in iptali olduğunu söyledik. 2.ÇED’in 31 Aralık 2014 yılında bakanlıkça ÇED Olumlu belgesi aldığını ama 7 yıl süre içinde herhangi bir yatırım yapılmadığı için bu ÇED’in yönetmeliğe göre iptal edilmesi gerektiğini söyledik.

HER RUHSAT VERME, BİR YATIRIM DEĞİLDİR

Belediyece sürenin dolmasına iki gün kala ruhsat verilmesinin yatırım yapılması anlamına gelmediğini, Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü’nce bu süre içinde yapıldı diye bahsettiği şeylerin iptal edilen ÇED sürecinde 15 sene önce yapılmış olduğunu, ÇED ve ilk ruhsat iptal olduğu için yapılan bu şeylerin son 7 sene içinde yapılmış sayılmayacağını, ruhsat almadan yapılmış şeyler varsa geçerli olmayacağını, bu yüzden de bu 2.ÇED’in hukuken iptal edilip, yeni bir ÇED yapılması gerektiğini, bunun için onun yardımlarını rica ettik. O da bu konuyu yeni öğrendiğini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile bu konuyu görüşeceğini, yapılabilecek bir şey varsa yapacağını, Çimento Fabrikası yapılmasına karşı olduğunu söyledi.

Heyetimiz daha sonra milletvekilimiz Burak Erbay’ın yaptırdığı kısa bir Meclis turundan sonra yola çıkmak için Meclis’ten ayrıldık.