|
Tweet |
MEHMET ERDAL
(İkinci Bölüm)
VATANDAŞIN ELEŞTİRİLERİNİ DİNLEME KONUSUNDA ISRARCI OLMALIYIZ
“CHP Datça İlçe Örgütü'nün istisnasız bütün üyeleri böyle düşünüyor” diyemem ama gördüğüm kadarıyla CHP Datça İlçe Örgütü, parti üyesi olmayan Datçalıların, genel ve/veya yerel seçimde CHP'ye oy versin ya da vermesin, CHP'ye, CHP Datça İlçe Örgütü'ne ve özellikle de 26,5 yıldır CHP tarafından yönetilen Datça Belediyesi'ne yönelik eleştirilerini “AKP-MHP'nin işine yarayan eleştiriler”, “çok kötü niyetli eleştiriler”, “nankörlük”... olarak görüyor, değerlendiriyor. Bir dönem CHP Datça İlçe Örgütü Başkanlığı ve belediye meclis üyeliği yapmış birisi olarak bu konuda ne söyleyebilirsin?
“Bizim arkadaşlarımız, gerek Aytaç (Kurt) başkan, gerek Sezai (Öz) başkan olsun, zaman zaman katıldığımız halk buluşmalarından biliyorum, anlayış olarak 'Tamam' diyorlar ama pratikte bu konunun üzerine gitme, ısrar etme noktasında eksiklik var.”
CHP üyesi olmayan vatandaşları konuşmaları, varsa eleştirilerini dillendirmeleri konusunda teşvik etmek gerekmiyor mu?
“Kesinlikle. Mesela, halkın arasına girdiğin zaman, çok doğru şeyler söylendiğini görüyorsun. Onları dinliyorsun, not alıyorsun, düzeltmeye çalışıyorsun ama sorun şu, bu konuda ısrarcı olamıyoruz; ısrar etmek gerekir. Biz, mesela, bir, iki yapıyoruz bir şeyi, ondan sonra işin ucunu bırakıyoruz.”
Gökhan Sağır, bu noktada, CHP üyesi olmadan önceki dönemde, öğrencilik yıllarında (Trabzon) içerisinde yer aldığı gençlik örgütlenmesinde bir arkadaşının bir nedenle kendisine “Kendine güvenmeyen insan, başkasına da güvenmez. Önce kendine güveneceksin.” dediğine atıfta bulunarak “Düşündüğüm zaman, hak verdim; gerçekten, kendine güvenen insan, hem eleştiriye açık oluyor, hem de kendisini eleştiren insanlara da güveniyor. O yüzden diyorum ya, eleştiren insanları dinlemek, onları eleştirmeye teşvik etmek lazım. Kısacası, bu konu, yöneticilerin tavrıyla ilgili bir konudur,” dedi.
BAZI ELEŞTİRİLERİ, BEN DE PEK DOĞRU BULMUYORUM
Datça'da yerel yönetim (Datça Belediyesi), 1999 yılından beri CHP tarafından yönetiliyor. Bu geçen sürede her şeyin mükemmel yapılmış olması mümkün değil. Örneğin, 31 Mart 2024 Yerel Seçiminde CHP'nin Datça'da aldığı oylar, 2023 Genel Seçiminde aldığı oylardan daha düşük; bağımsız belediye başkan adayı Mesut Yar, büyük ölçüde CHP'ye oy verecek seçmenden oy aldı, keza sandığa gitmeyenler, büyük ölçüde CHP'ye oy vermesi olası seçmenlerdi. Dolayısıyla, farklı nedenlerle bazı eleştirilerin yapılıyor olması çok doğal. İlçe kongresinde, bu eleştirilerden birisinin bile gündeme getirilip konuşulmadığını gördüm. Örneğin, ilçe örgütünün faaliyet raporunu okuyan Emre Şahin, bu eleştirileri de içeren bir faaliyet raporu okumak ve tartışma başlatmak yerine, çıktı, monoton bir şekilde “şunu, şunu yaptık...” diyerek, bilemiyorum ama belki 50-100 tane faaliyetten söz etti ama bir kez bile herhangi bir konuda “Arkadaşlar, bunların yanı sıra şunu da yapamadık.” demedi. Sanki sokak, sosyal medya... bir tarafta, CHP Datça İlçe Örgütü bir tarafta. Sanki CHP Datça İlçe Örgütü'nün penceresinden bakıldığında, “Datça'da CHP'ye yönelik hiçbir şey konuşulmuyor” veya “konuşanlar çok ciddiye alınmayı hak etmiyorlar.” CHP İlçe Örgütü, 26,5 yıldır CHP'nin yönettiği Datça Belediyesi, CHP Örgütü dışından yöneltilen eleştirilere kapıyı tamamen kapattı mı?
“Sol yapılarda 'eleştiri-özeleştiri geleneği' vardır, o geleneklerin birisinden geliyorum, insanlar dönem dönem toplanır, 'Şunları doğru, şunları yanlış yaptık. Yanlışları nerede yaptık? Yanlışları düzeltmek için neler yaptık?..' derler. Bizdeki (CHP) faaliyet raporları, sadece Datça'da değil, bütün ilçe örgütlerinde, 'Oraya katılım sağladık, buraya gittik, bunları yaptık... bilmem ne' şeklindedir. İşte, bunları düzeltmenin yollarını aramamız lazım. Kongrede yaptığım konuşma notlarımda da vardı, zaman darlığı nedeniyle konuşamadım, 'Kaç tane üye yaptık? Hangi mahallelerde kaç tane temel mahalle örgütü kurduk? Kaç tane miting ya da gösteri örgütledik; davetli olarak katılmak anlamında değil, bizzat bizim örgütlediğimiz?...' Bunların faaliyet raporunda olması lazım. Yoksa, 'şuraya gittik, buraya gittik...', bunlar siyasi faaliyetler değildir. Bu tür sunumu değiştirmeliyiz. Bunu değiştirmek için de eğitim lazım. Parti olarak kaç üyeyi eğittik? Kaç eğitim toplantısı yaptık?”
Bazı partilerde “Parti okulu” var. CHP'de yok mu?
“Bizde de var. Ben Ankara'da iken, gençliğimde parti okuluna gittim, bir ay parti eğitimi aldım. Bizi bir ay kapattılar, üniversitelerden hocalar geldiler ve bize her konuda eğitim verdiler. Eğitim aldığın zaman, kendini güçlü hissediyorsun. Bunlar devam ettirilmedi. Şimdi eğitim çalışmaları çok zayıf. Eğitim olmadığı zaman, insanlar niçin CHP'li olduğunu da bilmiyor. Bizde farklı farklı eğilimler var. Herkes aynı nedenlerle CHP'ye üye olmuyor. Hangi nedenle olursa olsun CHP'ye üye olanları toparlayıp, eğitmek lazım. Kongrede bir konuşmacı dedi ya 'Arkadaşlar, parti tüzüğünü okuyun'. Tüzüğü, programı okuyup tartışmak gerekir. Güncel olayları tartışıp ortak bir fikir oluşturmak lazım. Tartışmadığımız için yarımız o tarafa, yarımız başka bir tarafa gidiyor, ortak bir duruşumuz ve görüşümüz yok.”
Soruma, tam cevap alamadım. Yani, ilçe örgütü sokaklarda, sosyal medyada, daha pek çok düzlemde eleştiriliyor. Bu eleştirileri yapanların ezici çoğunluğu da size oy veriyor, biliyorum. Siz, bu eleştirilere kapalı mısınız ya da bu eleştirileri ciddiye almıyor musunuz?
“Alınıyor, alınıyor ama bazı eleştirileri, şahsen ben de pek doğru bulmuyorum; değerlendirmeye alınabilecek, değerlendirmeye alınamayacak eleştiriler var. Örneğin, belediyeyi basma, Aytaç (Kurt) başkanı istifaya çağırmayı doğru bulmuyorum. Belediye önündeki o protesto eylemlerinde Aytaç başkanının sabrına da hayranım, doğrusunu söyleyeyim.”
Ben de “sinirleri alınmış” bir insan profili gördüm, çok iyi durdu.
“Aşağıya indi, herkesi dinlemeye çalıştı. Sadece Aytaç başkana değil, belediyeye karşı da daha saygılı olmak gerekir. Ben olsaydım Aytaç başkan yerine, o kadar sabırlı olamayabilirdim. Biraz daha usturuplu eleştiriler yapmak lazım. Bir de bazı konuların muhatabı belediye değil ama gelip belediye protesto ediliyor. Belki, süreci iyi yönetemediğimiz söylenebilir. Haksız eleştirilerin de yapıldığına inanıyorum.”
Gökhan Sağır, bu bölümü bitirirken, “Parti kongrelerinde, yerelden çok partinin genel politikalarının konuşulması gerektiğine inanıyorum.” dedi.
Tartışılmadı!
“Onlar da tartışılmadı. Önce partiyi düzeltelim ki belediye düzelsin.”
(Devam edecek)