Tweet |
AÇIKLAMA ŞÖYLE:
Eziyet Yönetmelikleri Değil Sağlığa Bakan İstiyoruz! Yapılan düzenlemelerin hiçbiri halkımız ve hizmet sunan sağlık emekçileri açısından kalıcı çözüm getirmiyor. Aile Sağlığı Merkezlerindeki sağlık hizmetleri ücretli olma yolunda hızla ilerliyor.
Resmi Gazetede Ekim ayında yayınlanan Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğininhalkın sağlığını, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin özlük hakları ve çalışma koşullarını iyileştirmek bir yana yaşanmakta olan sorunları daha da derinleştireceğini hemen her kademeden bakanlık yetkililerine iletmiş ve 5 temel talebimizi kamuoyuna açıklamıştık. Kasım ayının ilk haftasında bu yönetmelik geri çekilinceye kadar uyarı niteliği taşıyan üç günlük iş bırakma eylemini gerçekleştirmiştik.
Taleplerimiz yerine getirilmediği ve çözüme yönelik kararlar alınmadığı takdirde alanda örgütlü “sağlık emek-meslek örgütleri” ile birlikte 2-3-4-5-6 Aralık 2024 tarihlerinde 5 günlük iş bırakma kararını da kamuoyuna duyurmuştuk.
Halkın sağlık hakkına erişimi engellenmemeli
Bizler 1. basamakta her gün emek veren hekimler, sağlık çalışanları ve onların örgütleri olarak halkın sağlık hakkına erişimini engelleyen, hekimlerin mesleki özerkliğini yok eden ve sağlık emekçilerinin iş ve gelir güvencesini ortadan kaldıran bu yönetmeliğin geri çekilmesini beklerken, TBMM’ye 25 Kasım 2024 günü bir kanun teklifi sunuldu. 28 Kasım’da komisyonda görüşülerek değişiklik yapılmaksızın Genel Kurula sevk edilen Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi ile 5258 sayılı Aile Hekimliği Kanununun 5. maddesi ve 5510 sayılı kanunun 68. maddesinde değişiklikler yapılmaktadır.
Baştan söylemek istiyoruz; bu değişiklikler TBMM’de yasalaşacak olursa, ücretsiz birinci basamak sağlık hizmetlerinin ücretlendirilmesi ve özelleşmesinin kapısı açılacaktır. TBMM’ne sunulan yasa teklifi ile etkili ve güvenilir olduklarına ilişkin henüz yeterli bilimsel veriler bulunmayan sülük, hacamat gibi geleneksel ve tamamlayıcı tıp (GETAT) uygulamaları aile hekimleri birimlerinde mesai dışında paralı olarak gerçekleştirilebilecek. Asli görevi koruyucu sağlık hizmetleri olan Aile Sağlığı Merkezlerimizin etkililiği belirsiz bu yöntemlere kamu eliyle yönlendirilmeleri, toplumun bizlere güvenini sarsacaktır.
Sevk isteyen hasta ile aile hekimi karşı karşıya getirilmemeli
Yine aynı yasa taslağı aile hekimliğinde ücretsiz olarak verilen raporları ücretli hale getirmektedir. Bu durum aile hekimi arkadaşlarımızı “parasıyla değil mi? Raporumu vermek zorundasın” diyen hastalarla karşı karşıya getirecektir. “Olmaz” demeyin daha kanun meclisten geçmeden bir arkadaşımız usulsüz rapor isteyen bir hasta tarafından darp edildi.
Bu yasa teklifi ile katkı katılım payı artırılmakta halk cebinden daha fazla ödeme yapmaya zorlanmaktadır. Hasta eğer daha az katkı payı ödemek istiyorsa 2. ve 3. Basamak sağlık kuruluşuna aile hekimliğinden sevkle gitmesi gerekecektir. Ancak Eziyet Yönetmeliği 2 ve 3. Basamağa yaptığı sevklerden dolayı aile hekimini, maaşını keserek cezalandırmaktadır. Bu durumda sevk isteyen hasta ile hekimler yine karşı karşıya gelecektir. Sağlık Bakanlığı aslında bizim de talep ettiğimiz sevk zincirini hastalarla hekimleri karşı karşıya getirerek, hekimlerin kazancı üzerinden kurmaya çalışmaktadır. Bizler ancak gerektiğinde yapılan, bilimsel, basamaklar arası iletişime dayanan gerçek sevk sistemi istiyoruz.
Buradan Bir kere daha hatırlatıyoruz
Sağlık Bakanlığını bir kez daha uyarıyoruz sorun yumağına dönüşmüş sağlık sistemini performansa dayalı, bilimsel yaklaşımdan uzak yönetmelikler ile düzeltemezsiniz. Alanın öznesi olan bizlerin, hekimlerin ve sağlık emekçilerinin örgütlerinin, yapılan değişikliklere yönelik görüşlerimizi ve önerilerimizi dikkate almayarak, yok sayarak ne halk sağlığını geliştirebilirsiniz ne de sağlık emekçilerinin sorunlarını çözebilirsiniz. Sağlıklı bir toplum, iyi çalışan bir sağlık sistemi için daha önce de dile getirdiğimiz taleplerimizin hayata geçirilmesi yeterlidir. Buradan bir kere daha hatırlatıyoruz:
1-Kamusal bir hizmet olan birinci basamak sağlık hizmetlerinin fiziki ve tıbbı donanımı ve aile sağlığı merkezleri kamu tarafından sağlanmalıdır.
2-Halkımıza nitelikli bir sağlık hizmeti sunabilmemiz için yeterli zaman, olanak ve mekân sağlanmalıdır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin öncelendiği ve ekip anlayışını gözeten bir sistem inşa edilinceye kadar Aile Sağlığı Merkezi sayısı hekim başına 2.000 nüfusu aşmayacak şekilde artırılmalıdır. Unutmayın bu bir tercih meselesidir, Şehir Hastanelerinin bir yıllık kira bedeliyle 6128 adet 4 hekim ve 4 hemşireli ASM yapılabilir ama yıllardır depreme dayanıklı kamu ASM binaları yapacağını söyleyen bakanlıkta bu niyet yoktur.
3-Aile Hekimliği’nde güvencesiz ve kadrosuz istihdamı kabul etmiyoruz. Aile sağlığı merkezlerinde nüfus yapısına göre yeterli hemşire, ebe, teknisyen görevlendirilmeli, aşılama ve diğer koruyucu hekimlik uygulamaları desteklenmeli, geliştirilmelidir. Aile Hekimleri işveren olmamalıdır. Ebe ve hemşirelerin maaş ve teşvik ödeme kriterleri mesleki sorumluluklarının dışında kriterlerden oluşmakta iken Aile Sağlığı Merkezleri’nde çalışan ebe hemşirelerine ödenecek ücret Aile Hekiminin çalışma kriterleri ile değil kendi mesleki sorumluluklarına göre düzenlenmelidir. Aile Sağlığı Çalışanlarının Kanun değişikliği gerektiren tavan ücreti katsayısı artırılmalıdır.
4-Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan hekim, ebe, hemşire ve sağlık emekçilerine emekliliğe yansıyacak tek kalemden oluşan, insanca yaşamaya yetecek düzeyde, izin kullandıklarında, hastalandıklarında, çocuğu olduğunda veya ailesinden biri öldüğünde kesilmeyecek maaş ödenmelidir. Türkiye’de yerine bakacak birini bulmadığı sürece izine çıkamayan, çıkarsa maaşı kesilen tek kamu çalışanı Aile Sağlığı çalışanlarıdır, Anayasal bir hak olan ücretsiz yıllık izin hakkımız yoktur.
5- Sağlıkta şiddeti artıracak düzenlemeler değil şiddetin önlenmesini sağlayacak etkin ve caydırıcı tedbirler alınmalı, etkili şiddet yasası çıkarılmalı ve sağlık çalışanlarının can güvenliği sağlanmalıdır.
6-Türk halkının sağlık verileri ticari işletmelere satılmakta ve Aile Sağlığı çalışanları bu usulsüz işlemde veri toplama memuru gibi kullanılmakta, yapmak istemeyenler maaş kesintisi ile tehdit edilmektedir. ‘E Nabız’ın Katar’a satıldığı söylentileri varken biz bu işe ortak olmak istemiyoruz.
Aile hekimliği eziyete dönüştürülmemeli
Bizler halkın sağlık hakkını, mesleki özerkliğimizi, mesleğimizin onurunu, ekonomik ve özlük haklarımızı savunmaya devam edeceğimizi bir kez daha kararlılıkla vurguluyoruz. Eziyete dönüşen Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin iptalini ve mecliste sunulan yasa taslağının geri çekilmesini istiyoruz.
Bu taleplerimizin hayata geçmesi için 2-6 Aralık 2024 tarihleri arasında yapacağımız eylemler daha da önemli hale gelmektedir. Bu eylemlerimiz sadece sağlık emekçileri için değildir. Bizler meslek onurumuza sahip çıkarken, bilimsellikten uzak uygulamalara karşı dururken halkımızın sağlık hakkını da savunuyoruz. Bu nedenle de bir hak olan sağlık için cebinden daha fazla para ödemek istemeyen, nitelikli sağlık hizmeti almak isteyen halkımızın da desteğini bekliyoruz. 2-6 Aralık 2024 tarihlerinde halkımızı ASM’ lerden hizmet almak için değil, sağlık hakkına sahip çıkmak için alanlarda bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz.
2- 6 Aralık 20204 tarihleri arasında aile sağlığı merkezleri çalışanları olarak üretimden gelen gücümüzü kullanarak iş bırakıyoruz. Bu haklı taleplerimiz gerçekleşene kadar çeşitli eylem ve etkinliklerle halkımızın sağlığı ve haklarımız için sağlık otoritesini harekete geçme konusunda zorlamaya devam edeceğimizi, sonuç alıncaya kadar vazgeçmeyeceğimizi tüm kamuoyuna bildiriyoruz.
İş bırakma eylemine destek verenler
Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF)
Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası (AHESEN)
Aile Sağlığı Çalışanları Ebe ve Hemşire Dernekleri Federasyonu (ASEF)
Birinci Basamak Sağlık Çalışanları Birlik ve Dayanışma Sendikası
Birlik Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası
Genç Sağlık Sendikası
Genel Sağlık ve Sosyal Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası (Genel Sağlık-İş)
Hekim Birliği, Sağlık ve Sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası
Hekim ve Diğer Sağlık Çalışanları, Sağlık ve Sosyal Hizmetler Sendikası (Hekimsen)
Hürriyet Sağlık ve Sosyal Hizmetler Çalışanları Sendikası (Hürriyet Sağlık Sen)
Sağlık Çalışanlarına Hak ve Mücadele Derneği (SAHADER)
Sağlık Hizmetleri Sendikası (SAHİMSEN)
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES)
Tabip ve Diğer Sağlık Çalış. Sağlık ve Sosyal Hizmetler Kamu Görevlileri Sendikası (TABİP-SEN)
Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği (TÜMRAD-DER)
Türk Tabipleri Birliği (TTB)
xxx
HALKI BİLGİLENDİRME BROŞÜRÜ
Aile Hekimleri Olarak 2-6 Aralık Tarihlerinde 5 Gün İş Bırakıyoruz, Neden mi?
1-Reçetelerimize müdahale ile hastalarımıza yapacağımız tedaviye, reçetemize karışılmasını, hastalarımızın maddi ve tıbbi olarak zarar görmesini istemiyoruz.
2-ASM’lerde raporların paralı olması ücretsiz birinci basamak hizmetlerinin sonu olur, ASM ye para girerse sağlığınız gider. Sağlıkta ticaret ölüm getiriyor, yakın zamanda para peşindeki ahlaksızların katlettiği bebeklerimizi unutmayın. VE AİLE SAĞLIĞI MERKEZLERİNİ 6 AYDA BİR DENETLERKEN ÖZEL HASTANE BEBEK YOĞUN BAKIMLARI DENETLEYEMEYENLERİ DE UNUTMAYIN.
3-Günde 100 hastaya bakmış gibi 3 dakikada işlem yapmak değil aşı, izlem, takip ve muayenelere en az 10 dakika insanca zaman ayırmak istiyoruz.
4-Hastalarımızın müşteri, puan, katsayı olarak görülmesini değil, insan olarak değer görmesini istiyoruz.
5-Nedeni bizle ilgili olmadığı halde son 6 aydır ASM ye uğramayan vatandaş için ihtar ve maaş kesintisi yapılmasını istemiyoruz.
6-Yılda 7 den fazla hastane başvurusu olan hastaların tedavi hakkının, bizim üzerimizden kontrol edilerek, yine ihtar ve maaş kesintisi ile kısıtlanmak istenmesini kabul etmiyoruz.
7-Geçen yıl 160.000 kamu hekimi tüm Türkiye’de 880 milyon muayene yaparken, 25.000 aile hekimi bu muayenelerin 340 milyonunu gerçekleştirmiş, yani tüm kamu hekimlerinin %15 i olan aile hekimleri toplam muayenelerin %39 unu gerçekleştirmiştir. Daha fazla yük ve angarya değil işimizi yapmak istiyoruz.
8-Sizlere ait kişisel verilerinizin aile hekimleri ve aile sağlığı çalışanlarına toplattırılarak sigorta şirketleri, özel sağlık işletmelerine satılmasına aracılık yapmak istemiyoruz.
9-15 yıldır Anayasaya aykırı düzenlemelerle yapılan, bozulan, yamalı bohça haline gelen Aile Hekimliği mevzuatının sahaya, meslek örgütlerine danışılarak ve özlük haklarımız verilerek yeniden düzenlenmesini istiyoruz. SAYGILARIMIZLA