Bugun...


ALİ GÖNENLİ

facebook-paylas
Doğanın Dönüşümü, Doğayı Dönüştürmek
Tarih: 23-06-2024 01:05:00 Güncelleme: 23-06-2024 01:05:00


 Doğanın kendi işleyiş kuralları adildir. Yalnızca kendi ahengini sürdürebilmek için bu kuralları devreye sokar. İçinde barındırdığı canlı -cansız varlıklar bu kurallara uyum sağladığı sürece varlığını devam ettirir.

  Yaklaşık 50 yıl önce kısa bir dönem yaşadığımız Koca Orman (Gocorman), Bafa Gölü kıyısında bir bölge. Eski adı Mersenet olan (şimdiki Pınarcık) yere uzaklığı 10 km Söke yönünde. Yaz dönemlerinde 25-30 mt kıyı sularının çekildiği dönemi hatırlıyorum. Çeri’nin yeri olarak bildiğimiz yerin karşısındaki adaya yürüyerek gidebilirdik. Şimdi gidilmiyor. Göle girdiğimiz Gocorman sahilinde, suların çekildiği dönemlerde el, ayak hatta bel kalındığında suların yeraltından fışkırdığı yerleri hatırlıyorum. Her hangi bir uzman kişi ya da kurum tespiti var mı bilmiyorum, ancak bu patlayan suların tuzlu deniz suyu olduğunu çok net hatırlıyorum. Tahminim Ilbıra dağının altından Güllük körfezi ile bir bağlantısının olduğu yönünde. Bu deniz suyu akımının olduğu su aktarma noktalarının genişlemesi yüzünden (bu konuda tahminim) Bafa gölü 30-35 senedir çekilmiyor. Bunlarla birlikte başka bir yaşam değişikliği gölde yaşayan iki balık türünün artık olmaması. Biri sarıbalık dediğimiz sazan türü (10 kg büyüklükte çok yakaladığımız olmuştur) diğeri ulubat türü. Bu balıkların tatlı su balığı olması ve o dönemde Bafa gölünün tam tuzlu olmaması. Yukarda sözünü ettiğim deniz suyunun denizden göle doğru sürekli akması nedeniyle artık tatlı su balıkları gölde yaşamıyor. Göl suyu artık neredeyse tamamen deniz suyu tuzluluk oranına ulaşmış durumda. Seviyesi de deniz seviyesinde.

Bu bölgenin başka doğa dönüşümü de pınarları. Mersenet adını kaldırıp, yerine koydukları Pınarcık'a ilham veren pınarlar artık yok denecek kadar az.

  Başka bir doğa dönüşümünü Yatağan bölgesinden verelim. Bozüyük-Kapubağ arasında akan dereden, yaklaşık 45 yıl önce Ağustos ayında balık yakaladığımızı hatırlıyorum. Şu anda değil balık su bile yok.

  Başka bir örnek Milas Geyik barajı yolu üzerinde bulunan ve artık kaybolan Suçıkan şelalesi. Yusufça köyünü geçtikten sonra sağ taraftan akan bu küçük şelale, içindeki kireç oluşumu nedeniyle Pamukkale gibi beyaz bir görüntü oluştururdu. Maalesef 20-25 yıldır akmıyor.2019 ocak ayında yoğun yağışlar nedeniyle bir kaç hafta akıp tekrar kayboldu.

   Yukarda paylaştığım örneklerin hepsi, doğanın kendi işleyen kuralları nedeniyle oluşmuş dönüşümler. Bir de insanın müdahale ederek oluşturduğu dönüşümler var. Aslında bunun adı dönüşün değil YOKETMEK. Hem de sonsuza dek.

  İnsanların bireysel müdahalesi ile dönüştürülen doğa, aslında çok fazla yok etmeye yönelik değil. Tarlanın usulüne uygun sulanmaması, havuz yapımı, çeşmenin açık bırakılması vb. Asıl yok etme endüstriyel tüketim amaçlı girişimler. Özellikle maden sahaları, turizm amaçlı kıyılardaki yapılaşmalar, yenilenebilir olmayan fosil yakıt üretim tesisleri.

  Muğla özeline bakarsak verilebilecek ilk örnek Stratonikeia antik kentinin hamam suları. Bu eşsiz alanın 3 bin yılı aşkın süredir akan suları artık yok. Yatağan termik santraline kömür sağlamak için yapılan kazılar nedeniyle bu yeraltı su kaynakları yok oldu. İkinci örnek Milas Karacahisar’da bulunan suçıkan. Maalesef bu su kaynağı Yeniköy termik santraline kömür sağlamak için yapılan kazılar nedeniyle yok oldu.

  Önümüzdeki dönemlerde, yüzde 60'ı üzerinde maden sahası ile Muğla coğrafyasının birçok doğal varlığı (su, zeytin, bal, toprağın kendisi vb.) bir daha geri gelmemek üzere yok olacak.

  Yatağan, Kavaklıdere, Karaltı-Aksivri bölgesi mermer, Labranda dağı çevresi feldspat maden sahaları nedeniyle şu an bile geri dönülmez şekilde yıpratılmış durumda. Özellikle Latmos dağının 8 bin yıl geçmişe dayalı yaşam tarihinin izleriyle birlikte yok olması söz konusu.

 Son olarak şunu söyleyebiliriz. Doğanın kendi işleyiş kurallarına uyum sağlamak zorundayız. Aksi takdirde zaten ödediğimiz çok boyutlu faturalar çok daha ağır olacak.



Bu yazı 1721 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI