Bugun...


Nevzat Çağlar TÜFEKÇİ

facebook-paylas
SOSYAL MEDYADA ÇOCUK PAYLAŞIMLARI VE SAKINCALARI
Tarih: 24-01-2021 23:52:00 Güncelleme: 24-01-2021 23:52:00


Teknolojik gelişmelere bağlı olarak internete bağlı sosyal ağların da baş döndürücü hızla gelişmesi, toplumları ve dolayısıyla insanları da etkilemektedir. İnternet ağları üzerinden geliştirilen sosyal medya oluşumları da bireyleri olumlu ve olumsuz olarak etkilemektedir. Bilinen en yaygın sosyal medya oluşumları şunlardır: Facebook, Twitter, Instagram, WhatsApp, Wikipedia, LinkedIn, Google+ ve Pinterest. Günümüzde sosyal medya kullanımı günden güne artmakta ve her gün milyonlarca insan sosyal ağlar üzerinden iletişime geçmektedir.

“Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), bir yetişkin tarafından bilerek ya da bilmeyerek yapılan, fiziksel, cinsel, duygusal ve ekonomik boyutları olan, çocuğun fiziksel, psiko-sosyal gelişimini ve sağlığını olumsuz yönde etkileyen davranışların tamamını çocuk istismarı olarak tanımlamaktadır. Günümüzde teknolojinin akıl almaz bir hızla gelişmesi ve internet ortamının sosyal hayatın ayrılmaz parçalarından biri haline gelmesiyle birlikte, istismarın birçok boyutuyla sosyal medya platformları aracılığıyla gerçekleştiği görülmektedir.” (1)

ÇOCUK TANIMI VE HAKLARI

Ele aldığımız ve tartışacağımız konu, çocuk ve onun haklarıdır. Çocuk, yasalarla belirlenen yaş sınırları içinde hangi yaşta olursa olsun bir bireydir ve onun da yetişkinler gibi hakları bulunmaktadır. Çocuk hakları uluslararası sözleşmelerle de tanımlanmış ve güvence altına alınmıştır.

Öztürk, bir sunumunda bu konuyu şöyle ele almakta ve anlatmaktadır:  “Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’nin 1. maddesi, 18 yaşına kadar olan her insanın çocuk sayılacağını ifade etmektedir. Çocuklar da bir bireydir; ne devletin ne de ailenin malıdır. İnsanlık ailesinin üyeleri olarak, diğer insanlarla eşit statüye sahiptir. Çocukların hakları denince, 18 yaş altı bireylerin hakları tanımlanmaktadır 191 ülkenin onayladığı bir insan hakları belgesi olan Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ne göre, çocuklarla ilgili bütün konularda, çocuğun yüksek yararı gözetilecektir. Bu çerçevede ana–babanın rolü ve sorumluluğu; bunun ihmal edildiği durumlarda ise devletin rolü ve sorumluluğu, yaşama ve gelişme hakkı, istismar ve ihmalden korunma hakkı, suistimal biçimlerinden korunma hakkı vb. konular ele alınmaktadır (www.unicef.org)” (2)

Sosyal medyada, çocuk hesaplarının olması, o hesapta çocukların özel yaşamı ve mahremiyetine ait resim ve yazıların bulunması, bunların sosyal ağlar vasıtasıyla paylaşılması, istismara açık bir konudur. Bu durum, çocuk istismarcılarına çokça malzeme sunmaktadır.

“Sosyal medyadaki çocuk hesapları, zaman zaman çocuk istismarcıları tarafından çocuklara ulaşabilmek amacıyla bir araç olarak kullanılabilmektedir. Blogger annelerin sosyal medya hesaplarında ikiz annesi, stresli anne, uykusuz anne, koşturan anne vb. gibi bazı kavramları kullanarak anneliklerini ve kendilerini tanımladıkları görülmektedir. Sosyal Medyada Çocuk Fotoğrafı Paylaşımlarının Mahremiyet İhlali ve Çocuk İstismarı Açısından Değerlendirilmesi Sosyal medyada paylaşılan çocuk fotoğraflarının, çocukların özel anlarına ait görüntüleri içermesi çocukların mahremiyetini ihlal etmektedir.” (3)

ÇOCUĞA AİT PAYLAŞILAN FOTOĞRAFLAR

Sosyal medyada bir çocuğun banyo, deniz, havuz fotoğrafları, hasta halleri, sorunlu davranışları, bebeklik fotoğrafları, çocuk hakkında özel bilgiler, başkalarının çocuklarının fotoğrafları paylaşılmamalıdır. Bu tür fotoğraflar; çocuk istismarcılarına malzeme vereceği gibi çocuğun ilerleyen yaşlarda, istemeyeceği ve kabullenemeyeceği görüntüler olabilir ve bu çocuğun psikolojisi üzerinde de olumsuz etkiler yaratabilir.

Öztürk, bu durumun sakıncasını şöyle açıklıyor: Çocuklarla ilgili her şeyi paylaşmak gittikçe artan bir alışkanlık haline gelmiştir. Konuyla ilgili “sharenting” (paylaşılan fotoğrafların reytingi-beğeni alması) kavramı da dijital ortama girmiş durumdadır. Bu paylaşımlar göründüğü kadar zararsız mı? Bebeğin ebeveyne göre en tatlı, en özel halini paylaşırken acaba bebeklerinin önümüzdeki 10 yıl boyunca o fotoğrafı internette görmek isteyeceklerinden eminler mi?”

HUKUKİ DURUM

“Çocuklar anne-babaya ait değildir,” diyen hukukçular, çocukların anne ve babaları kadar birey olduğunu, onlar kadar haklarının bulunduğunu ifade ederek ebeveynleri uyarmaktadırlar: “Çocuklarınız henüz iradelerini kullanabilecek yaşta olmadıkları için size izin de veremezler. Dolayısıyla siz de onların fotoğrafını izinsiz paylaşmış oluyorsunuz, onların haklarını ihlal ediyorsunuz, iradelerini hiçe sayıyorsunuz.” (www.kandemirhukuk.com). (2)

Sosyal medyanın ortaya çıkması ve hesap sahiplerinin bu oluşumlar üzerinde bilgi ve belge üretmeleri, paylaşmaları sonucu; bu paylaşımla o sosyal medya arşivlerinde yer almakta, silinememektedir. Bu paylaşımlar ileride kişilerin karşısına çıkmakta ve toplumsal yaşamlarında onları etkileyen birer psikolojik ve başka olumsuz neneler haline gelebilmektedir. Sosyal medya kayıtlarına bir sefer giren bir bilgi artık yok edilememekte ve bu durum toplumsal yaşam içindeki bireyleri olumsuz olarak etkilemektedir.

PSİKOLOG YAKLAŞIMI

Uzman Klinik Psikolog Ece Özçırak, aileleri, çocukların sosyal medyada karşılaşabileceği tehlikelere karşı uyarıyor ve şu önerilerde bulunuyor: “Sanal dünyanın giderek daha da yaygınlaşması ile görüyoruz ki birçok ebeveyn, çok küçük olan çocuklarına ve hatta bazen henüz dünyaya gelmemiş bebeklerine bile sosyal medya hesabı açarak, paylaşımlar yapmaya başladı. İyi niyetle ve tüm anıların sanal bir platform üzerinde biriktirilmesi amacıyla yapılan bu girişimler, bazen istemediğimiz sonuçlar ile de karşılaşmamıza neden olabilir ne yazık ki… Öncelikle biliyoruz ki dijital dünyada paylaştığımız herhangi bir içerik mutlaka kayıt altına alınıyor ve biz bu içerikleri kaldırsak da sanal bir hafızada tutulmaya devam ediliyor. Henüz kendi muhakeme yeteneğini kullanamadığı bir dönemde, çocuklarımızın özel fotoğraflarını paylaşmak, başkalarının görmesine izin vermek; ileride çocukların arzu etmediği ve rahatsız olabilecekleri bir durum olabilir. Bu ileride aile ve çocuk arasında sürtüşmelerin yaşanmasına zemin hazırlayabilir. Her ne kadar iyi niyetle yapılan paylaşımlar olsa da henüz kendi kararlarını ifade edemeyen ve yaşı bunun için çok küçük olan bebekler için bu durumun gelecekte bir kişilik hakkı ihlali durumu olarak nitelendirebileceği öngörülmelidir.” (5)

SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARINDA, NELERE DİKKAT EDİLMELİ?

Anne-babalar, paylaşım yaparken çocuğunu çıkarları düşünülmeli ve çocuğun gelecekte olumsuz durumlarla karşı karşıya kalarak, kişilik ve kimlik sorunu yaşamaması göz önünde bulundurulmalıdır. Bu nedenle anne-babalar, paylaşım yapmadan önce çok düşünmeli ve bu konuda çok duyarlı davranmanın bir zorunluluk olduğunu akıllarından çıkarmamalıdırlar.

Sosyal medya paylaşımları için öneriler:

i)Çocuklarınızın davranışsal ya da duygusal mücadelelerinin olduğu öfke nöbetleri, yeme problemleri, acı çektiği anları içeren paylaşmaktan kaçınılmalıdır.

ii)Çocuğun bulunduğu yerler hakkında bilgi paylaşılmamalıdır.

iii)Çocuklar hakkında paylaşım yapılmadan önce, bununla ilgili çocuğun gelecekte neler hissedebileceği düşünülmelidir.

iv)Çocuğun yaşı ne olursa olsun çıplak, küvette, denizde resimlerini paylaşılmamalıdır.

v)Çocuğun tam adı ve doğum tarihi ya da bunların var olduğu resimler paylaşmaktan kaçınılmalıdır.

vi)Başkalarının çocuklarının resimleri izinsiz paylaşılmamalıdır.

viii)Kullanılan sosyal medya hesaplarının gizlilik ayarlarından emin olunmalı ve sık sık kontrol edilmelidir. Çünkü sosyal medya hesapları yapılan güncellemelerle birlikte gizlilik ayarlarında değişiklik yapabilmektedir.

ix)Sosyal medya hesaplarının gizlilik ayarları kontrol edilmiş olsa bile, yapılan paylaşımlar arkadaş listesi dışındaki kişilere de ulaşabileceği için, yapılan paylaşımlar konusunda dikkatli davranılmalıdır.” (4)

 

KAYNAKÇA:

(1)Sosyal Medya ve Çocuk İstismarı: İnstagram Anneleri Örneği, KADEM(Kadın Araştırmaları Dergisi) Alev Fatoş Parsa, Ege Üniversitesi, Güzel Sanatlar, Mimarlık ve Tasarım Fakültesi, Görsel İletişim Tasarımı / Zuhal Akmeşe, Dicle Üniversitesi, İletişim Fakültesi, Radyo Televizyon ve Sinema.

(2)Facebook’ta Çocuklarının Fotoğraflarını Yayınlayan Ebeveynler ve Çocuklarının Kişilik Hakları, Şerife Öztürk, Yeni Medya Çalışmaları III. Ulusal Kongre İfade Özgürlüğü, Ankara Üniversitesi, S.B.E Gazetecilik A.B.D.

(3)Sosyal Medyada Çocuk Fotoğrafı Paylaşımlarının Mahremiyet İhlali ve Çocuk İstismarı Açısından Değerlendirilmesi, Serap Duygulu, TRT Akademi, Temmuz 2019)

(4)Sosyal Medyada Çocuk Hakkı İhlali: Sharenting

       Sevim ÇİMKE (i), Dilek Yıldırım Gürkan (ii), Sevinç Polat (i)

i)Bozok Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği A.D., Yozgat

ii)Bozok Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Halk Sağlığı Hemşireliği A.D., Yozgat, Güncel Pediatri

(5)Sosyal Medya Çocuklar İçin Sakıncalı İçeriklerle Dolu, Siberzorbalik.org, 3.5.2019

 



Bu yazı 5058 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI