Bugun...



TİMOSEN Genel Başkanı Ahmet Sert: “Çalışanlarımızı Akbelen Ölüm Çukurunda Yalnız Bırakmayacağız!”

Toplu İş Makinaları ve Operatörleri(TİMOSEN) genel başkanı Ahmet Sert, Akbelen dekupaj sahasında açıklama ve girişimlerine rağmen olumsuz iş koşullarında bir iyileştirme olmaması üzerine yeniden bir açıklama yaptı ve “Akbelen ölüm çukurunda, çalışanlarımızı yalnız bırakmayacağız, idari ve hukuki anlamda haklarını aramaya devem edeceğiz,” dedi.

facebook-paylas
Güncelleme: 24-05-2024 01:47:25 Tarih: 24-05-2024 01:40

TİMOSEN Genel Başkanı Ahmet Sert: “Çalışanlarımızı Akbelen Ölüm Çukurunda Yalnız Bırakmayacağız!”

NEVZAT ÇAĞLAR TÜFEKÇİ

Sert’in açıklaması şöyle:

Milas’ta bulunan YK Enerji’ye ait Yeniköy Termik Santralı kömür işletmesi şantiyesinde, daha önce orasıyla ilgili çalışma koşullarının kötülüğüne ilişkin açıklamalarımız olmuştu. İki gün önce, şantiye sahasından dışarı çıkmaması gereken bir personel servisinin karıştığı bir kaza yaşandı. Bir şoför arkadaşımız vefat etti, bir arkadaşımızın da ayaklarında kırıklar var. Hastanede yatıyor. Bu servis aracının şantiye dışına çıkarılması yasak çünkü bir sürü eksiği var ve karayolunda seyretmesi sakıncalı. Onun dışında yine YK Enerji’ye ait bu işletmeye patlayıcı madde taşıyan bir tır da bugün yine öğle saatlerinde, mevcut maden şantiyesine ulaşmak üzereyken kontrolü kaybediyor ve uçuruma düşüyor ve TIR şoförü de hayatını kaybediyor. Bu tır ilgili firmanın bir aracı ve çalışan da elamanı olmayabilir ama bir emekçi arkadaşımız. Bunlar tesadüf olamaz.

Akbelen şantiyesinde, İş Güvenliği kuralları uygulanmıyor

Yine şantiyede bugün yeni işe giren bir personelin karıştığı bir hasarlı kaza da var. Bunların bilgileri bizlere geliyor. Arkadaşlarımız şantiyelerde her gün ölüyor. Ülke genelinde durum bu. İşyerlerinde iş sağlığı güvenliği uygulanmıyor, bu konuda bir denetim yok maalesef. İşverenlerin çoğu bu konuda duyarsız. Onlar için bir çalışanın hayatının hiç önemi yok. Varsa yoksa kendi kazançları.

Buranın özelinde biraz bilgi vermek istiyorum. Bununla ilgili olarak 14 Nisan’da burada bir ölülü kaza oldu. Biz sahadaki gerçekleri biliyoruz. Bunun arkasından meydana gelen kazalar vardı. Nisan’ın son haftalarında o işyerine bir ziyarette bulunduk. Sahada yaşanılanlarla ilgili olarak şantiyede görevli olan proje müdürüyle birkaç kez görüşme yaptık. Bu görüşmelerin dışında LİMAK-İÇTAŞ firma sahiplerine kadar görüşme taleplerimiz oldu, durumları yazılı olarak ta ilettik. Maalesef onlardan da bir sonuç alamadık. En son burada meydana gelen olaylarla ilgili İÇTAŞ firmasının sahibi İbrahim Çeçen’e bir yazıyla müracaat ettik. Bu başvurumuz geçen hafta içindeydi. Bugün buradaki işletmenin genel müdürünü telefonla yine aradım, bize dönüş olmadı. Çalışma şartları kötü. Mesailer 11 saatten fazla. Araçların yaklaşım mesafeleri, takip mesafeleri, Günlük fazla sefer sayıları, 30 km hız sınırın üstüne çıkılması vb. Kazalar zaten bunlardan dolayı gerçekleşiyor.

40 sefer yapan ödüllendiriliyor, az sefer yapan sorgulanıyor

Aynı şantiyede 20 sefer atan da var, 40 sefer atan da. 40 sefer atanlar ödüllendiriliyor, sefer sayış az olanlar sorguya çekiliyor. Burada 60-70 km hızla araçları burun buruna takip edene, 3-5 sefer fazla atana, bunları teşvik ederek adeta kazalara davetiye çıkarıyorlar. Şantiye sorumluları kaza nedenlerini resmen teşvik ediyorlar. Şantiyede kazaları önleme, güvenli çalışma ortamı yaratma yerine çok iş uğruna iş sağlığı ve güvenliği kuralları bilerek ve isteyerek yok sayılıyor, uygulanmıyor. İşçinin hayatı hiç sayılıyor, yok hükmünde oluyor.  Yönetimin şantiyedeki uygulamaları kanun dışı, insanlık dışı. Yoğun mesaiye dayanamayan, can güvenliği tehlikesi yaşayan arkadaşlarımız, sorunlarını gerek yönetime gerekse bize ilettiklerinde, onları işten çıkarıyorlar. Mobing uyguluyor ki istifa etsin gitsin sosyal haklarını ödemeyelim tavrı içinde oluyorlar. Kendiliğinden gitmeyince bu sefer kendileri, işten çıkarıyorlar. SGK kayıtlarına göre en çok işçi çıkaran firma burası yani YK Enerji. Burada işten çıkarılan işçilerin gittiği başka şantiyeler de takibe alınıyor, oralarda da arkadaşlarımıza baskı uygulanmaya çalışılıyor.

Paşa arkadaşımız da onlardan birisi. İsterseniz kendisinden dinleyelim yaşadıkları sorunları.

Bir kamyon şoförünün anlattıkları

Paşa Köse(Kamyon Şoförü): “Akbelen dekupaj sahasında iş güvenliği zafiyetleri devam ediyor. Mobinge halâ devam ediliyor. İşçiler aleyhine yasal olmayan tutanaklar tutularak kıdem tazminatını almamaları için işçiler istifaya zorlanıyor. Aşrı hız ve sefer sayılarını tutturma istekleri devem ediyor. Halâ bunun önüne geçilmiş değil. Bu nedenlerden dolayı iş kazaları olmaya devam ediyor. Önlem alınma yok.  Gündüz vardiyasında 369 ve gece vardiyasında da 369 şoför olmak üzere 738 şoför şantiyede çalışıyor. Saha içinde 30 km hızla gelinecek ve 30 km hızla gidilecek kuralına hiç uyulmuyor. Şoförler fazla sefer yapmaya ve dolayısıyla hızlı gitmeye zorlanıyor. Kazalar hep bundan dolayı oluyor. Mesaisi içinde 40 sefer atan ödüllendiriliyor; 20-25 sefer atandan savunma isteniyor. Sabah 06;45 işbaşı, akşam 05:45 iş bırakma. Yani 11 saatlik bir çalışma. Öğleden önce ve sonrası dinlenme molaları verilmiyor. 15 günde bir verilmesi gereken izinler verilmiyor. Bir de işyerinde bölgecilik ve ayrımcılık yapılıyor. Hemşerilik ilişkileri ön plana çıkarılıyor; onlar korunurken diğer işçiler ise çeşitli baskılara maruz bırakılıyorlar.

Ölüm çukuru

Bir gazetecinin,”Akbelen dekapuj sahasında çalışma koşullarındaki olumsuzlukları ve ölümlü iş kazalarını sık sık dile getirmenize, sorunları yetkili kişilere iletmenize rağmen bu sorunlar neden çözülmüyor?” sorusunu TİMOSEN genel Başkanı Sert şu şekilde yanıtladı: “Biz bu konularda, şantiye yönetiminden başlayarak en üst yönetime kadar ilettik. İki defa şantiye içi ziyaret yaptım. Oradaki sorumlularla görüştüm. Bu görüşmeler sonrasında biz sahada bir iyileştirme göremedik. Aksine bildiklerini okumaya devam ediyorlar. Şantiye yönetimi buradaki olayları örtbas ederek, çalışanları baskı altına alarak, işten çıkarmakla tehdit ederek, olayların yukarıya yansımasını engelliyorlar. Şantiyede işçi hayatının hiçbir değeri yok. Ölen ölür, biz işimize bakarız anlayışı hakim. Biz bu anlayışla mücadele edeceğiz. İşçi arkadaşlarımızı bu ölüm bataklığında yalnız bırakmayacağız. Yasal anlamda idari ve hukuki haklarını aramalarını sağlayacağız. 2024 yılında insanı ölüme sürükleyen böyle çalışma koşulları olmaz. Olumsuz çalışma koşullarını ya düzeltecekler ya da bu ölüm çukurunu kapatacaklar. İnsan hayatı her şeyin üstündedir.”

 




Bu haber 1047 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER TOPLUM Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI