Bugun...



Halı Doktoru, Eski Halılara Hayat Veriyor!

Mehmet Deregözü; 58 yaşında ve 12 yaşından bu yana eskiyen, yıpranan halılara hayat veriyor, onları eskisinden farksız hale getiriyor. O’na Halı Doktoru diyorlar, ismi öyle ünlenmiş. Bir mikro cerrahın sinir uçlarını birbirine bağlaması gibi, yama yapılan yerin iplerini birbirine bağlıyor; bir estetik cerrah gibi de yama yeri halıda iz bırakmıyor, halı estetik güzelliğini koruyor.

facebook-paylas
Güncelleme: 01-12-2020 01:24:56 Tarih: 30-11-2020 22:56

Halı Doktoru, Eski Halılara Hayat Veriyor!

NEVZAT ÇAĞLAR TÜFEKÇİ

Mehmet Deregözü; 58 yaşında ve 12 yaşından bu yana eskiyen, yıpranan halılara hayat veriyor, onları eskisinden farksız hale getiriyor. O’na Halı Doktoru diyorlar, ismi öyle ünlenmiş. Bir mikro cerrahın sinir uçlarını birbirine bağlaması gibi, yama yapılan yerin iplerini birbirine bağlıyor; bir estetik cerrah gibi de yama yeri halıda iz bırakmıyor, halı estetik güzelliğini koruyor. Halı ustası Mehmet Deregözü, yaptığı işi anlatırken, kendisinin hem mikro cerrah gibi hem de bir estetik cerrah gibi çalıştığını ve yaptığı işi sevdiğini söylüyor. Deregözü, Milas Arastapark'taki dükkanında, yıpranmış halıları eski haline getiriyor...

Bu mesleğe ilk olarak 1972 yılında İstanbul Kapalıçarşıda kuzenlerinin yanında çırak olarak başladığını, Kapalıçarşı’da 5 sene kadar çalıştığını belirten Halı Tamir Ustası Deregözü, daha sonra şöyle konuştu: “İşi kavrayınca, kendim bir işyeri açtım. İstanbul’da, 40 seneye yakın bu işi yaptım. Milas Ildız halı çiftliğinde bir sene çalıştım. Sevdim burayı ve kaldım. Halıcılığı ile meşhur Mumcular(Bodrum)’da dükkân açtım. Kapattım orayı. Son 3 yıldır da Milas’tayım.”

HALI TAMİRİ, İNCELİK İSTER!

Deregöz, halılarda tamir işinin nasıl yapıldığını şöyle anlattı: “Halıya uygun ip ve renkleri bulmanız lazım. Yamada, renkler ve ip uyumu çok önemli. Yama sırıtmamalı. Yün uymuyorsa, yeniden boyuyoruz.  Seneler geçtikçe renkler birbirine aktığı için orijinal rengi bulmaya çıkarmaya çalışıyoruz. Halının desenine ve dokumasına uyum sağlaması için, yamada kullanacağımız iplikleri renklendiriyoruz. Bir boyayı çıkarmak için 3-4 renk kullandığımız oluyor. Yamada kullanacağım ip rengini bulmak için, kazan kurup o ipi boyuyorum. İnce, hassas ve zahmetli bir iş bizimkisi… 50 yaşında, 100 yaşında halılar geliyor bize tamir için. Onlara uygun yün boyuyorum. Birebir aynı.“

HALILAR, NEDEN YIPRANIR?

Halıların daha çok güve yemesinden dolayı yıprandığını dile getiren Deregözü, bir halının nasıl yıprandığı hakkında da şu bilgileri verdi: “Halıya güve giriyor. Güve toz yapıyor. Yün de yağlı. Tozla yağ birleşince, doğurganlık yapıyor. Önce kurt, sonra kelebek oluşuyor. Kelebek olamasa da halıyı yiyor ve ölüyor. Bu tür güve yemelerini tamir ediyoruz. Bazen fareler yiyor. Sandalye ve masa ayakları takılıyor yırtılıyor. Getiriyorlar ve bu şekilde zarar gören halıların o kısımlarını tamir ediyoruz.”

Yaptığı işten dolayı Amerika’daki dergilerde haber olarak çıktığını belirten Deregözü,  hatta Amerika’daki bir üniversiteden teklif aldığını ama gitmediğini kaydetti.

BU İŞTE, SABIR GEREKİR

Şu anda kendisinden başka bu işi yapan kimsenin bulunmadığına dikkat çeken Deregözü, “Bu iş, herkesin yapabileceği bir iş değil. İşin başında, sabır gerekiyor,” diyerek şöyle devam etti: “Çünkü bu iş, çok hassas bir iş. Herkes bu sabrı gösteremiyor. Çok çırak aldım ama hiçbiri sonunu getiremedi. Bakarak ve yaparak öğrenmek mümkün bu işi. Biraz yaratıcılık olması gerekiyor insanda. Biraz da sanatsal yetenek.”

Kendisine tamir için Türkiye’nin her yerinden halı ve kilim geldiğini anlatan Deregözü, “İran halısı bile geliyor. Geçenlerde 150 yaşında bir Şiraz halısı geldi. Halının yaşını, yöresini ve değerini rahatlıkla tespit edebilirim,” dedi.

BİZ SON USTALARIZ...

“Biz son ustalarız. Bizden sonra bu işi yapan kalmayacak. Öğrenmek isteyen olursa karşılıksız öğretirim. Arkada bu işi yapan birini bırakmak en büyük isteğim” diyen Halı Tamir Ustası Deregözü, yaptığı işle ilgili olarak ta şunları dile getirdi: “Bizim iş şuna benziyor: adamın kolu kopmuş, gel dik diyorlar. Bize gelen halılar da böyle. Yıpranmış ve bunu eski haline getiriyorsun ve yaptığın tamir hiç fark edilmiyor. Bazen ben bile yama yaptığım yeri halıda bulmakta zorlanıyorum. Yaptın mı, öyle yapacaksın. Yama, halıda veya kilimde hiçbir şekilde sırıtmamalı. Bizim iş, mikro cerrahi gibi. Sinir uçlarını bağlar gibi biz de ipleri halıda birbirine tutturmaya çalışıyoruz.”

HALILAR, BENİM HASTALARIM

Halı Tamir Ustası Mehmet Deregözü sözlerini şu şekilde tamamladı: “Halıların yaşları ilerledikçe tamiri zorlaşıyor. Genç halılar daha rahat tamir oluyor. Neden? Eski halı çelikleşiyor. Yaştan dolayı. Bir de yün kendini çekiyor. İnsan yaşlandıkça boyu nasıl kısalıyor, kemikleri eriyorsa halı da aynı pozisyona giriyor. Örneğin beş senelik bir halı yumuşak oluyor ve tamiri de kolay oluyor. Halının yaşı yüksekse tamiri de o oranda zor oluyor. Çünkü halı sertleşiyor, kemikleşiyor, renk olayı farklılaşıyor. Halılar benim hastalarım ve ben onlara iyi bakıyorum. Onları tedavi ediyor, sağlamlaştırıyor ve eski özelliklerine kavuşturuyorum.” İletişim: 0545 880 74 16




Bu haber 1471 defa okunmuştur.


Etiketler :

FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÜLTÜR-SANAT Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI