Bugun...



Tutsak anıt: Gümüşkesen Anıtı ve Çevresindeki Çirkin Yapı

Milas’ta bir arkeoloji Müzesi şart ama yer seçimi otopark vb. açılardan uygun olmalı. Gümüşkesen anıtının bulunduğu yere arkeoloji müzesi yapacağız diye betondan bir yapı konduruldu. Anıt’ın etrafı kapatıldı, 18 yüzyıldır özgür olan anıt adeta hapsedildi, ziyarete kapatıldı.

facebook-paylas
Tarih: 29-07-2022 14:22

Tutsak anıt: Gümüşkesen Anıtı ve  Çevresindeki Çirkin Yapı

NEVZAT ÇAĞLAR TÜFEKÇİ

Gümüşkesen mezar anıtı, 1800 yıllık bir tarihi eser. Milas’ın Güney-Batı kesiminde yer alır. Ord. Prof. Dr. Ekrem Akurgal, Anadolu Uygarlıkları kitabında, bu anıtın, Bodrum’da Dünyanın Yedi harikasından biri olarak kabul edilen Mouselum’un bir minyatürü olarak MS 2. Yüzyılda inşa edildiğini yazar.

Bodrum’daki Mouseleum, Osmanlı’nın son döneminde parça parça gemilerle İngiltere’ye götürüldü ve British Museum’a taşındı. Bu önemli tarihi eser, bugün Bodrum’da yok ama onun minyatürü Milas’ta varlığını sürdürüyor. Gümüşkesen anıtı, Milas’ın kent kimliği logolarında tütün ve pamukla birlikte yer alan bir figürdür.

Milas’ta bir arkeoloji Müzesi şart ama yer seçimi otopark vb. açılardan uygun olmalı. Gümüşkesen anıtının bulunduğu yere arkeoloji müzesi yapacağız diye betondan bir yapı konduruldu. Anıt’ın etrafı kapatıldı, 18 yüzyıldır özgür olan anıt adeta hapsedildi, ziyarete kapatıldı.

Anıtın etrafındaki bu çirkin/ucube yapının kaldırılması için çeşitli açıklamalar oldu. CHP Muğla Milletvekili Suat Özcan da bu konuyu dile getirdi. Milaslılar’ın tepkisine rağmen, anıtın etrafındaki bu kötü beton-kondunun kaldırılması konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı yetkilileri tarafından hiçbir girişim olmadı. Bu arkeoloji müzesi yapısı, Yeniköy-Kemerköy Termik Santrallerini işleten Limak ve İçtaş grubuna yaptırıldı, gene onlara yıktırılmalıdır. Bu çirkin yapı, hem Gümüşkesen anıtıyla çelişki yaratıyor hem de Milas tarihi kent kimliğine uygun düşmeyen bir yapı konumunda.

Milas Belediyesi ve Milâs’taki Odalar, STK’lar bu çirkin yapının bir an önce ortadan kaldırılması için elele vermeli, Kültür ve Turizm Bakanlığı nezdinde girişimde bulunmalıdır. Tarihi ve kültürel miras, kimseye danışılmadan, tartışılmadan hazırlanan oldu-bitti projelerle sahip çıkılamaz. Bir kentte bir şey yapılacaksa, orada yaşayan halkın ve kuruluşların görüşü alınmalıdır.

GÜMÜŞKESEN ANITININ ETRAFINDAKİ YAPI İÇİN NE DEDİLER?

Nese Tuncer: Tarihi ve kültürel değerlerin korunması için de bu konuda duyarlı olan, elini taşın altına koymaktan çekinmeyen kişilerin bir araya gelmesi, bu konuda bilgilendirmeler, eylemler yapması, gerektiğinde hukuki mücadele başlamaları önemli. Hele Milâs’ın bu konuda girişimlere o kadar ihtiyacı var ki...

Sultan Acar: Nasıl bir aymazlık bu; defalarca uyarı, eleştiri. Nasıl sesimizi duyuracağız?

Münevver Seyfi Şahin: Sesimizi nasıl duyurabiliriz ki?

Binyamin Roditi: Çözüm farkındalık ile demokrasi içinde toplumsal tepki ve eleştiriyi getirebilmek ile başlayabilir. Mesela, Nasıl "Akbelen Ormanını, madencilerin istilasından korumak için", mücadelesi veriliyorsa; Arkeolojik değerlerin de korunması için aynı yaklaşımın gösterilmesi gerekir.

Zeynep Çiftçioğlu: Değerlerimiz baştan değerlendirilmiyor. Sorun bu!

Zülfer Çalış: Tarihe ihanet!

Halil Şener Mergen: Buna izin verene ne denebilir ki…

Abdullah Altunay: Tam bir ucube.

Lütfi Karaköse: Milas’ın simgesine gözümüz gibi bakmalıyız

Binyamin Roditi: Arkeolojik ve Tarihi değere sahip ve özellikle yöre tarihi ile bütünleşen yapıların muhafaza ve korunmasına itina gerekir. Geçmişte bazen padişahların izniyle(Bodrum’daki Mauzolos Abidesi, Pergamum Sunağı ve daha birçok), bazen satın alınarak, bazen de ülkemizden gizlice kaçırılarak çok değerli anıt ve eserler başka ülkelerin müzelerine götürülmüştür. Bu gün eğer, birçok bireyde "farkındalık-duyarlılık-bölgesinin kültürüne sahiplenme" gelişmişse, bunu tebrik etmek ve başka bireylerde de, aynı duyarlılığın yaratılmasına çalışmak gerekir. Bir şey daha katmak isterim: Turizm, Kültür ve Milli Eğitim Bakanlıklarının bu konuyu sahiplenmesi ve daha İlkokuldan beri, Anadolu’ya ait her türlü eserin korunması gerektiğini çocuklara aşılaması lazımdır.

Rifat Kalakoğlu: Ben de katılıyorum… Yöre insanı olarak biz Milas’ı, tarihi ve kültürel kimliği, tarihi eserlerinin zenginliği ile biliriz. Hep öyle tarihi değerlerinin korunmasını ve de turizme açılmasını dileriz…

Şippidik Şippidik Yüzen Balık(rumuz): Bu duruma getirenler hakkında suç duyurusu yapılmalı.

Ata Bayır: Yetkili olanlar neyin kimin etkisinde! Hayret etmemek elde değil.

Hüseyin Yorulmaz: Onca eleştiriye, suç duyurusuna rağmen, ne yerel yönetimden ne de idari makamlardan hiç bir hareket olmaması düşündürücü.

Erhan Yürüt: Nasıl bir anlayıştır, algılanması mümkün değil. Kaş yapalım derken göz çıkartmak ya da kendi ayağına kurşun sıkmak diye buna denir. Şimdi bunun yıkılıp eski haline getirilmesi de astarı yüzünden pahalı bir işlem, adeta bir yangının külünü yeniden yakıp geçmek gibi olacak ama başka çare de yok. Peki kimdir bu kimseye danışmadan bu kararları veren kişiler ya da kurumlar. Maalesef kendisinin her şeyi bildiğini sanan kişiler gibi bazı kurumsal yapılar da aynı kompleksleri sergileyebiliyor. Milas onca bulunmaz özelliğine karşılık sırf Arkeolojisi ile bile tam bir dünya markası olabilecekken böyle kısa ve kestirme yollara başvurduğunda tamamen tıkanmaktadır.

Abdullah Gürgün Bu "ucube/çirkin yapı" nasıl yapılabilmiş acaba? Hangi kurum ve kuruluşlar nasıl bir düşünce ile yapabilmişler. Bu "ucube/çirkin yapı"ya ne kadar para gitmiş? Kimin kimlerin cebine ne kadar komisyon girmiş? En yapılmayacak iş "yap - yık" ya da "yık - yap"tır. Bu memleketin kültür, tarih, tabiat koruma kurumları ne iş yapar. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ne işi yapar? Belediye, kaymakamlık, valilik neden ses çıkarmaz? En önemlisi: Neden hiçbir kurum, kuruluş ve yurttaş gıkını çıkarmaz?

Durmuş Arat: Tarihi gömmüşler, saklamışlar. Bu ucube binanın yapılmasına nasılsın göz yumulur?

Kemal Polat Türk: Gümüşkesen anıtının boyutlarına bakın, bir de yapılan inşaatın boyutlarına. Bu projeyi yapan zihniyete söylenecek çok söz var da… 

Canan Küçükeren: Yaza yaza bıktık...

Durmuş Arat: Bu binanın yapılmasına nasıl izin verilmiş?

 




Bu haber 1118 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÜLTÜR-SANAT Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI