Bugun...



Madenciliğin Tehdidi Altındaki; Su, Orman ve Milas

"Daha önce yaşanan Çanakkale Kaz Dağlarında, Kütahya Murat Dağı’nda, Artvin Cerattepe’de, Rize İkizdere ile daha sayabileceğimiz yüzlerce maden işletmeleri sonuçlarında olduğu gibi ruhsat verilmesi gündemde olan ilçemiz yakın çevresindeki ormanlık ve su alanlarının da maden işletmelerine açılmak istenmesi kaygı verici ve oldukça düşündürücüdür."

facebook-paylas
Tarih: 10-05-2021 20:07

Madenciliğin Tehdidi Altındaki; Su, Orman ve Milas

SUAT ÖZCAN / CHP MUĞLA MİLLETVEKİLİ

İnsan ve yeryüzünde yaşayan tüm varlıklar için vazgeçilmez olan, sudur. Su, en küçük canlı organizmadan en büyük canlı varlığa kadar bütün biyolojik yaşamı, insan, hayvan, doğa bütününü ayakta tutan ortak ögedir. “Dünyanın su varlığı %70’lerde iken vücudumuzun %75’i de sudan oluşmaktadır. Yeryüzündeki su kaynaklarının yaklaşık %3’ü kullanılabilir ve içilebilir özelliktedir.”

Su da tükenen kaynakların başında gelir. Nüfusun hızla artması, su ihtiyacını her geçen gün arttırmaktadır. “Küresel ısınma, doğal kaynakların bilinçsiz kullanımı, nüfusun artmasıyla birlikte suya olan talebin artması, su kaynaklarının ve var olan kalitesinin düşmesine neden olmaktadır. Genelde yüksek rakımlı bölgeler ve dağlık bölgeler daha fazla yağış alan bölgeler coğrafyanın esas su üretim alanlarını oluşturmaktadır. Tatlı ve temiz suların ana kaynakları; orman, mera ve yüksek dağ ekosistemleridir. Her ne kadar çıplak alanların miktar olarak daha fazla su ürettikleri düşünülebilecekse de bu alanlarda yağışla birlikte meydana gelecek erozyon, sel ve taşkınlarla birlikte baraj havzalarının hızlı bir şekilde dolması söz konusudur.”

Bu nedenle kaliteli suyun depolanması ve korunmasında ormanların büyük önemi vardır. “Ormanlar su ve su kaynaklarını koruyucu, toprak koruma fonksiyonundan ötürü de suyun depolayıcı, su rejimini düzenleyici, suyun nitelik ve nicelik olarak iyileştirici, sel ve taşkın önleyici etkileri vardır. Ormanlar değeri para ile ölçülemeyecek ürün ve hizmetleri de vermektedir.”  Bilindiği üzere yüksek rakımlı bölgeler ve dağlık mıntıkalar daha fazla yağış aldığı bu nedenle de su üretim alanları olarak görülmektedir.

SU KAYNAKLARIMIZ

İlçemiz Milas’ın su kaynaklarına bakıldığında, iki bölgede yoğunlaştığı görülmektedir. İlki kuzeyde Aydın ili sınırlarında Çomakdağ dağlık ve orman bölgesidir. Bu bölgeden tarihi Labranda arkeolojik alanının adını aldığı Milas ve çevresinin en önemli su içme gereksinimini karşılayan marka olan Labranda su kaynaklarıdır. Çomakdağ dağlık ve ormanlık alanlarının maden vb. işletmeler yüzünden ne hale geldiği tüm kamuoyunca bilinmektedir. Bu bölgenin karşı karşıya kaldığı ekolojik tehditler ortada iken şimdi de Milas’ın doğu ve güneydoğusunda bulunan ikinci çok önemli su kaynakları ve ormanlık alanları maden işletilmesi tehdidi ile karşı karşıyadır. Bölgenin görünüşü eskiden ormanlık alan iken, günümüzde büyük toprak ve taş yığınları olarak hemen karşımıza çıkmaktadır. Bu görüntü, maden şirketleri tarafından denetimsiz ve hunharca işletildiğinde nelerle karşı karşıya kalabileceğimizin en önemli örneklerinden bir tanesidir. Açıktır ki su ve orman büyük tehdit altındadır.

ORMANLIK ALANLARIN TALANI

Milas ilçesi Tuzabat Mahallesi mevkii ile Yatağan ilçesi Bencik Mahallesi olmak üzere iki bölgede maden çıkarılabilir ruhsatı verilmesi, ormanlık alanların talanı ve ekolojik dengeye vereceği büyük zararı şimdiye kadar uygulanan örneklerden görebiliriz. Daha önce yaşanan Çanakkale Kaz Dağlarında, Kütahya Murat Dağı’nda, Artvin Cerattepe’de, Rize İkizdere ile daha sayabileceğimiz yüzlerce maden işletmeleri sonuçlarında olduğu gibi ruhsat verilmesi gündemde olan ilçemiz yakın çevresindeki ormanlık ve su alanlarının da maden işletmelerine açılmak istenmesi kaygı verici ve oldukça düşündürücüdür.

Madenin çıkartılmasında gerekli olan; ulaşımda yol için ağaç kesimi, iş makinelerinin çevreye vereceği fiziksel ve kimyasal zararlar, kullanılan patlayıcıların su kaynaklarına ve ekolojik sistemi tahrip etmesi gibi zararlar maddiyatla tamiri mümkün olmayan sonuçlardır.  

Yukarıda açıklanmaya çalışılan su ve orman yapısının insan ve canlıların yaşamı için olmazsa olmaz önemi doğrultusunda, maden işletmelerinin etkisinin Tuzabat ve yakınındaki mahallelerden başlayarak tüm Milas’ı kapsayan bir etkileme alanına sahip olacak olması kabul edilecek bir durum değildir. Toprağına, suyuna, ormanına ve yaşadığı bölgenin yaşanabilir olmaktan çıkmasına neden olacak tüm faaliyetlere karşı durulması konusunda hassasiyet gösterilmesi hem insan hem de doğa haklarının korunması ile ilgili bir vatandaşlık sorumluluğudur.

ÇORAK, SUSUZ, KURAK BİR MİLAS DEĞİL; YAŞANABİLİR BİR MİLAS İSTİYORUZ…

(Tırnak içi ifadeler, Ebru Olur’un Yeşil Dünya Dergisindeki ‘Yeryüzünün Su Depoları’ yazısından alınmıştır)




Bu haber 1685 defa okunmuştur.


FACEBOOK YORUM
Yorum

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KONUK YAZAR Haberleri

YAZARLAR
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
HABER ARŞİVİ

Web sitemize nasıl ulaştınız?


nöbetçi eczaneler
HABER ARA
Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Google Youtube RSS
YUKARI YUKARI